Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu zararlardan da TMK 1007. Maddesi gereği Devlet (Maliye Hazinesi)'in sorumluluğu bulunmaktadır. Söz konusu davaların kesinleşmiş olması yeterli görülmekle istinaf ya da temyiz yoluna başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. Davaya konu Mersin ili, Mut İlçesi, Geçimli Mahallesi, 101 ada, 823 parsel sayılı taşınmazın davacı adına tescil edilmiş iken Mut Orman İşletme Müdürlüğünce Mut Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/167 E- 2013/363K sayılı dosyası ile açılan tapu iptal ve tescil davası sonucunda taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği ve kararın 30/12/2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla taşınmazın kadastro tespitinin yapılması ile buna göre tapu sicilinin oluşturulması ve tutulmasından doğan zararlardan TMK 1007 maddesi uyarınca devletin sorumluluğu bulunmaktadır....

Maddesine göre özel ve sonradan gelen kanun olduğundan huzurdaki davaya MK 1007. Madde hükmünün uygulanmasının mümkün olmadığını, bu sebeple davanın 6292 sayılı Kanun gereği de esas yönünden reddi gerekirken kabul yönünden hüküm kurulması hukuka açık aykırılık teşkil ettiğini ve bölge adliye mahkemesince ortadan kaldırılarak, davanın reddi yönünden hüküm kurulması gerektiğini, davacının açtığı tazminat davasında esasa girilse bile kanundan kaynaklanan sebep sorumluluğunun unsurları oluşmadığından davanın reddi gerekirken mahkemece kabul kararı verildiğini, belirtilen nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DAVA: Tapu kaydına konulan orman şerhinin terkini olmadığı takdirde TMK ' nın 1007.maddesi uyarınca tazminat talebine ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dosya kapsamından dava konusu Sarıyer, Gümüşdere Mah....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TMK' nun 1007. Maddesine dayalı , Tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacıların da hissedarı olduğu taşınmaz tapu kaydının orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle iptal edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların zararının tazmininin yerinde olduğu (bakz. Y. 20....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TMK' nun 1007. Maddesine dayalı , Tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacının da hissedarı olduğu taşınmazın tapu kaydının orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle bir kısmının iptal edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların zararının tazmininin yerinde olduğu (bakz. Y. 20....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : SATIN ALMAYA DAYALI -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; TMK'nun 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 03.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    TMK'nın 1007. maddesine göre tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan Devlet sorumlu ise de; somut olayda Antalya 4....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 26/09/2018 tarihinde davalı orman işletme müdürlüğü tarafından davacı şirkete devletin hüküm ve tasarrufu altında kalan yer iddiasıyla dava açıldığı bu dava sonucunda dava konusu taşınmazın 11.161,20 m2'lik kısmının orman sayılan yerlerden olduğunun tespit edildiği bu nedenle dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile hazine adına kaydına şeklinde hüküm kurulduğu, hükmün 18/10/2019 tarihinde kesinleştiği, hülasa TMK 1007.maddesi gereğince tapu sahibi olan davacıların tapu kaydının iptali ile oluşan zararından hazinenin sorumlu olduğu, mahkememizce itibar edilen ve Yargıtay kararlarına da uygun olan 09/02/2020 tarihli bilirkişi heyetinin raporuyla davacının zararının 357.098,65 TL olarak hesaplandığı anlaşıldığından açılan davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, 4721 Sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir....

      Davacının tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede; TMK 1007 madde gereğince devletin sorumluluğu kusursuz sorumluluk olup, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18/11/2009 gün ve 2009/4- 383 esas, 2009/517 karar; 16/06/2010 gün ve 2010/4- 349 esas, 2010/318 karar sayılı kararlarında da vurgulandığı gibi; tapu işlemleri kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğundan ve tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan, TMK'nın 1007. maddesi anlamında devletin sorumlu olduğunun kabulü gerekir. TMK'nın 1007. maddesine dayanarak açılan davalar için de, ayrıca zamanaşımı süresi belirlenmemiştir....

      Değerlendirme ve Gerekçe Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. Devlet ormanlarının mülkiyeti Maliye Hazinesi'ne ait olduğundan ve TMK'nun 1007 maddeden doğan zararlardan Devletin sorumlu olduğu belirtildiğinden davalı tarafın husumete yönelik itirazı yersizdir. Davalı tarafın zamanaşımına ilişkin itirazının incelenmesine gelince; TBK'nun 146. maddesine göre uygulanması gereken zamanaşımı süresi 10 yıldır. Tapu iptale ilişkin kararlar 2012 yılında kesinleşmiş olup, eldeki dava 2018 yılında açıldığından bu itiraz yersizdir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki geçit hakkı kurulması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 8.2.2007 gün ve 2007/192-1007 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R HUMK.nun 440/III-2. maddesine göre, istisnaları hariç olmak üzere, Sulh Hukuk Mahkemesi kararları karar düzeltmeye tabi değildir. Bu dava da, yasanın öngördüğü, istisnalardan olmadığına göre, karar düzeltme istemi incelenemez. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, karar düzeltme isteğini içeren dilekçenin REDDİNE, gereksiz yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 4.5.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        UYAP Entegrasyonu