SUÇ : Suç işlemek amacıyla örgüt kurma veya üye olma, tefecilik, şantaj, açığa imzanın kötüye kullanılması, bedelsiz senedi kullanma, tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında dolandırıcılığa teşebbüs, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılığa teşebbüs HÜKÜM : 1)Sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma veya üye olma, tefecilik, şantaj, açığa imzanın kötüye kullanılması, bedelsiz senedi kullanma, tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında dolandırıcılığa teşebbüs, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılığa teşebbüs suçlarından beraat 2)Sanıklar ... ve ... hakkında; a)Suç işlemek amacıyla örgüt kurma veya üye olma, şantaj, tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında dolandırıcılığa...
Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra ve İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır. Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması hâlinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK'nın 4 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır....
ile ticari ilişkinin bitirildiğini, davacının cari hesap içerisinde takip konusu gösterdiği faturalar davalı şirkete tebliğ edilmemiş olduğunu, ticari defterlerinde yer almadığını, davalı şirket ile davacı firma arasında bu faturalara dayalı herhangi bir ticari ilişki mevcut olmadığını, faturanın tek başına alacağın kanıtı olmadığını, faturanın dayanağı temel ilişkinin ispatı gerektiğini belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
ni kurup %100 pay sahibi olduğunu, eşinin de aynı alanda ticari faaliyete katılması ve ticari işlerinde kendisine yardımcı olması için 13.09.2021 tarihinde davacı şirketin %100 payını davalı ...'ya devrettiğini, ancak, ...'nın bankalarla olan ilişkisinde sorunlar olduğundan şirket adına kredili işlemler yapamaması nedeniyle şirketin ticari faaliyette bulunamaması üzerine 10.10.2022 tarihinde şirketin %60 payını tekrar ...'ya devredildiğini, şirketin %40 payı davalı ...'...
Bilirkişi ... tarafından hazırlanan 24/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, davacı şirket dava dışı ... A.Ş, ... Ltd. Şti., ... İnşaat, ... İnşaat Ltd. Şti., ... ve ... Ltd. Şti. ile ticari ilişkilerini sürdürmekte olup, davacının ticari kayıtlarına göre yukarıda isimleri geçen şirketler dışında başkaca ticari ilişkisinin bulunduğu kişi ya da şirket bulunmamaktadır. Davacı şirketin daha önce ortağı iken pay devri suretiyle ortaklıktan ayrılan ...'ın yakını olan davalı ... üzerinden tek ortak ve yetkilisi olduğu diğer davalı şirketi kurarak haksız rekabet oluşturan eylemlerde bulunduğu ileri sürülmüştür. Dava dışı ... 23/10/2020 tarihinde davacı şirket ortaklığından ayrılmış, 17/12/2020 tarihinde davalı şirketin kurulmuştur. Davacı şirketin ticari ilişki içerisinde bulunduğu yukarıda isimleri yazılı 6 adet şirket ya da işletme yer almaktadır. Davalı şirket 2020 yılında bu 6 şirketten sadece ......
Davalılardan ... vekili; ticari ipotek sözleşmesi altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığı, ipotek senedinin süreli ve 01.01.2008 tarihine kadar yapılacak ticari borçları kapsadığını, ipotek konusu alacak ve borç ilişkisinin sona erdiğini, ipoteğin davacı şirket ile Gülizi Gıda Ltd. Şti. arasındaki ticari borcun teminatı olarak verildiğini, ancak ticari ilişkinin bittiğini sahte olduğu tahmin edilen ticari ipotek sözleşmesinin de hukuken geçersiz olduğunu, ipotek senedinin Narenciye Gıda Ltd. Şti. için düzenlenmediğine ve bu şirketin borçlarının teminatını kapsamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Diğer davalı şirket Narenciye Tem. Ürünl. Itr. ve Gıda Paz. Tic. ve San. Ltd. Şti. ise davaya cevap vermemiştir....
İcra Müdürlüğü’nün 2012/1756 esas sayılı dosyasıyla icra takibine konulmasından sonra durumun katılan şirket tarafından fark edildiği, sanıkların bu suretle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda; sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamından, katılan tarafın ticari şirket olduğu, faaliyetlerinde basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğünün bulunduğu, şirket yetkilisinin söz konusu 300.000 TL'lik senedin arkasında bulunan ciroyu iptal etmeyi unuttuğu yönündeki beyanının senedin miktarı gözönüne alındığında hayatın olağan akışına aykırı olduğu, sanık ... ile söz konusu şirket arasında daha önceye dayalı ticari ilişki bulunduğu, sanığın, şirketten teminat senedi istediği yönündeki beyanının şirket ile aralarındaki ticari ilişkileri kapsamında mümkün ve muhtemel bulunduğu, keza bahse konu senet üzerinde herhangi bir tahrifat yapılmak suretiyle ya da başka bir şekilde sahtecilik yapıldığına ilişkin bir...
------- davacı şirket ticari defter kayıtlarında mevcut alacaktan, davalı yanca dayanakları sunulan ödemeler ve davacı yanca dayanakları sunulmayan satış faturası tenzil edildiğinde, davalı şirketin davacı şirketten 284.676,88 TL asıl alacaklı duruma geçtiği, 2016 ve 2017 yılında davalı şirket tarafından yapılan ve dayanakları mevcut ödemelerin hiçbirini ticari defterlerine kaydetmeyen, sadece satış faturalarını ticari defterlerine kaydettiği tespit edilen davacı şirket ticari defter kayıtlarına ve bu kayıtlarının sonuçlarına itibar edilemeyeceği belirtilmiştir....
ne 05.07.2017 tarihinde 348.000 TL'nin banka hesabına gönderildiği, davacı şirket tarafından bu ödeme ticari defterlerinde, davalı şirkete alacak olarak kaydedildiği, davalı şirket tarafından, Yunus Zeytinci TEB hesabına 45.500 TL (1454 nolu ......
Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK'da yeterli görülmüştür....