Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından; ".. davalı şirketin keşif tarihi olan 04/11/2019 tarihi itibariyle borca batık durumda olduğu, iflas koşullarının oluştuğu, TTK 376 ve devamı maddeleri uyarınca şirket yönetimi tarafından borca batıklık ve iflas bildiriminde bulunulmadığı, bu durumda davalı şirket iflas etmiş olduğundan, şirket ortakları olan davacılara kar payı ve rayiç hisse bedellerinin ödenmesi mümkün olmadığı, davacıların şirket ortaklığından ayrılmaları için her ne kadar haklı sebepler bulunmakta ise de; davacıların gerek şirketin iflasa sürüklenmesinin önlenmesi, gerekse iflas etmiş şirket hakkında gerekli yasal girişimlerde bulunmadıkları, dolayısıyla ortağı oldukları şirketle ilgili yasal yükümlülüklerini yerine getirmedikleri, bu durumda iflas etmiş olan ve iflas bildirimi yapılmayan şirketten ayrılmalarına yönelik taleplerinin bu aşamada TMK'nun 2.maddesinde düzenlenen iyi niyet ve dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil edeceği gerekçeleriyle...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/417 Esas KARAR NO : 2022/158 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 20/05/2015 KARAR TARİHİ : 09/02/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 10/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 20/05/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin %50 oranında hissedarı olduğunu, şirket yöneticisi olan diğer ortak ......... 'ın şirketi yönettiğini, müvekkilinin Afganistan uyruklu olduğunu, yabancı uyruklu olması nedeniyle kendisine şirketle ilgili bilgi verilmediğini, şirketten dışlandığını, şirket tarafından kar payı dağıtılmadığını, bu bağlamda şirketin kötü yönetiliyor olması nedeniyle müvekkilinin ayrılma akçesi ile ödenmeyen kar payının kendisine ödenmek suretiyle ortaklıktan çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Davalı şirket tarafından sunulan, fatura dökümleri, cari hesaplar ve diğer belgeler incelendiğinde aşağıdaki detay tabloda görüleceği üzere davacıya kar payı sözleşmede belirtildiği üzere, elde edilen toplam karın % 90 olarak pay edildiği, % 10 ise davalı şirkete kar payı kaldığı görülmüştür. Taraflar arasında akdedilen sözleşme ve protokol şartları gereği 2010, 2011, 2012, 2013, 2014 ve 2015 yıllarında davalı tarafından davacı yana % 90 oranında kar oranı verildiği, belirlenmiştir. "gerekçesi ile, Kanıtlanamayan davanın reddine, karar verilmiş ve karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

        : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)|Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) KARAR TARİHİ : 23.06.2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 23.06.2022 Balıkesir Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 14/02/2022 tarih 22022/162 Esas sayılı Ara Kararına istinaden yapılan İstinaf incelemesi neticesinde; DEĞERLENDİRME: Davacı; davalı ... ile dershanecilik hususunda adi ortaklık kurduklarını, sonradan bu adi ortaklığı Limited Şirketi haline dönüştürdüklerini, kendisinin kamu görevlisi olması nedeni ile hissedar gösterilmediğini, ancak adi ortaklığa %50 oranında hissedar olduğunu, davalının %50 hissesini devretmediği gibi kar payı dağıtımını da yapmadığını belirterek, davalı şirketin %50 oranında hissedarı olduğunun tespiti ile adına tescilini ve şirkete, şirket işlemleri ile mali duruma göre kar payı dağıtımı yapılıp yapılamayacağının incelenmesi için yeminli mali müşavirin kayyım olarak atanmasını talep etmiştir....

          Davacı, yüksek kâr payı verilmek ve istenildiği zaman iade edilmek üzere kendilerinden para toplandığını, bu paraların davalı şirkete aktarıldığını, yurt dışı şirket ile davalı şirket arasında bağlantı bulunduğunu ileri sürerek işbu davayı açmış olup, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, ... ...'nin ... A.Ş. ile şirketler hukukuna özgü hiçbir ilişkisi mevcut bulunmadığı, sonradan yönetim kuruluna giren ... dışında herhangi bir yönetimsel bağlantının olmadığı, davacının iddiasını "... ... Taahütname" adlı belgeye dayandırdığı, söz konusu belgenin verilmesi ve şirkete ortak edilirken davalıların katkısının ispat edilemediği, yabancı ülkede kurulu bir şirket için davacının yabancı şirkette ortaklığının bulunup bulunmadığının dosyadaki belgelerden tespit edilemeyeceği, ... ...'nin ikraz sözleşmeleri karşılığında alacağını Türkiye'de mukim ......

            e devretmiş olmasına rağmen şirket faaliyetinden dolayı vergi dairesi ve ... tarafından çıkartılan borçlardan oluşan toplam 106.578,70 TL'nin müvekkili tarafından zorunlu olarak ödendiğini, bu ödeme kadar davalıların haksız olarak zenginleştiğini, alacağının tahsili için başlattığı icra takibine borçluların haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz ettiklerini ileri sürerek itirazın iptali ile davalı şirketin ödemediği kar payına, davalıların edimlerini ifa etmemeleri nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararın tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davacının talep ettiği safi kar payının hukuka aykırı olduğunu, Yüksek ... İth. İhr. Tic. Ltd. Şti.'...

              nin %25' ine tekabül eden 1.000 pay ile ortağı olduğunu, davalı şirketin diğer ortakları ise; temsil ve ilzama yetkili %50 oranında paya sahip ortağı ... ..., %20' ine tekabül eden 1.000 pay ile ... ... olduğunu, bir süredir şirket yönetiminde ticari anlamda verilen yanlış ve isabetsiz kararlar nedeniyle, şirket bünyesinde ticari anlamda ciddi bir performans kaybı ve maddi sıkıntı yaşanmakta olduğunu, ancak şirket temsil ve ilzamına yetkili ... ... tarafından şirket işleyişine ilişkin müvekkile bilgi verilmediğini, ortaklığın başladığı tarihten bugüne kadar şirketin iş ve işleyişiyle ilgili diğer ortaktan bilgi alamadığı gibi, davalı şirkette kar dağıtımı yapılmamakta olduğunu, şirket bilançoları müvekkile gösterilmemekte olduğunu, bu nedenle müvekkili, Türk Ticaret Kanunu'nun ilgili Maddeleri gereğince haklı sebeplerle şirketin ortaklığından ayrılmak istediğini, davalı şirketin, faaliyet konusundan uzaklaşmış, sürekli zarar etmiş, malvarlığı israf edilmiş ve malvarlığı değerleri diğer...

                Maddesinde belirttiği üzere davalının kar payı borcu sadece 01.09.2002 tarihinden 01.01.2004 tarihine kadar değil, 31.05.2007 tarihine kadar kar payı ile taşınmazı ihya borcu olduğu, sermaye artışıyla birlikte diğer edimlerini yerine getirmediğinden ceza ve faiz ödemesi gerektiğini beyanla; 06.01.2003 tarihli protokolün 6. Maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca Vefa Hakkının Kendiliğinden Hükümsüz Kaldığının" ve bu nedenle ...ın vefa hakkıyla verdiği %25 şirket payını talep etme hakkı olmadığının tespitine, 06.01.2003 tarihli sözleşme nedeniyle,13.03.2003 tarihli 5755 sayılı T.T. Sicil Gazetesinde yayınlanan 09.01.2003 tarihli olağanüstü toplantıda alınan kararlara istinaden ...ın davacıya borçlu olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/287 Esas KARAR NO : 2021/299 DAVA : Kar Payı Alacağı ve Pay Oranının Tespiti DAVA TARİHİ : 11/01/2021 KARAR TARİHİ : 28/04/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Kar Payı Alacağı ve Pay Oranının Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili Müvekkili ...'nın 10.10.2008 tarihinde ... Sağlık ve Eğitim Tesisleri İşletmeciliği A.Ş.'den %1 paya denk gelen toplam 9.000,00 YTL değerinde olan 10 adet hisseyi, şirket yönetim kurulunun da muvafakati ile, ...'...

                    kuralları uyarınca devamını olanaksız kaldığı durumlarda kabul edilebileceğinin yargı kararları ile kabul edildiğini, iş bu kapsamda müvekkilini Genel Kurullara çağırmayan, şirketve işleyişinden bilgilendirmeyen ve kar payı dağıtmayan davalı şirketin haklı nedenle tasfiyesi ve müvekkiline ait geçmiş dönem kar paylarının ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu