WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 13/04/2021 NUMARASI : 2020/129 E., 2021/120 K., DAVA KONUSU : (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin, 05/08/1990- 31/10/2019 tarihleri arasında Almanya'da sigortalılığının mevcut olduğunu, bu tarihten önce Türkiye'de çalışmasının bulunduğunu, 27/04/2020 tarihli dilekçe ile yurtdışı çalışmalarını borçlanarak emekli olma şartlarını yerine getirdiğinden dolayı Aydın Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne emeklilik başvurusunda bulunulduğunu, Atakum Sosyal Güvenlik Merkezi'nin 01/06/2020 tarihli cevabi yazısında, hizmet süresine karşılık borçlanma tutarının bildirilmediği ve kanun değiştiğinden bahisle talebinin kabul edilmediğini, 3201 sayılı kanunun 7186 sayılı kanununu 11. Maddesi ile değişik hükmü uyarınca, yurtdışı borçlanmasına ait sürelerin 5510 sayılı kanunun 4. Maddesinin 1....

İş Mahkemesi tarafından ise davanın haksız fiile dayalı rücuan tazminat davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1 ve 7/3. maddeleri uyarınca iş mahkemeleri, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanan ve sigortalı ile Sosyal Güvenlik Kurumu arasındaki davalara bakmakla da görevlidir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 101. maddesinde ise "Bu kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili" ortaya çıkan uyuşmazlıkların, iş mahkemelerinde görüleceği belirtilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 6111 sayılı Kanunla değişik 98. maddesi, "Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır." hükmünü içermektedir....

    Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun 101. maddesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1 ve 7/3. maddeleri uyarınca İş Mahkemeleri, Sosyal Güvenlik Hukukundan kaynaklanan ve sigortalı ile Sosyal Güvenlik Kurumu arasındaki davalara bakmakla da görevlidir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 101. maddesinde ise "Bu kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili" ortaya çıkan uyuşmazlıkların, iş mahkemelerinde görüleceği belirtilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 6111 sayılı Kanunla değişik 98. maddesi, "Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır." hükmünü içermektedir....

      Sosyal güvenlik hukukundaki dava şartı olarak Kuruma başvuruda, uyuşmazlığın çözümünde arabuluculuktaki gibi iki taraflı bir süreç işlemeyeceği, çözümün Kurumun takdirinde olduğu açıktır. Bu durumda Kurumun tek taraflı işlemi söz konusudur. Sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanan davalarda temel kural resen araştırma ilkesidir. Kamu düzeninden sayılan bu davalarda Kurumun tek taraflı yapacağı bir işlemin kesin dava şartı olarak kabul edilmesi neticesinde davanın usulden reddine karar vermek sosyal güvenlik hukukunun ayrıcalıklı ve özel yapısıyla da örtüşmemektedir. Sigortalı olmak, kişi bakımından salt bir hak değil, aynı zamanda bir yükümlülüktür ve bu nedenle ne kişilerin ne de kurumların isteğine bırakılmıştır....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2022 NUMARASI : 2022/6 2022/530 DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan KARAR : Taraflar arasındaki İtirazın İptali (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan) davasında Adana 2. İş Mahkemesi ile Adana 7....

        Davalı sendika vekili; davacının açtığı davada yetki tespit yazısının iptaline karar verilmesini talep ettiğini, ancak davacının itiraz ettiği konuların kanuni dayanağının olmadığını, davacının hangi sendikanın ne zaman işkolu tespiti talebinde bulunduğu hususunda herhangi bir açıklama yapılmadığını, somut ve dayanaksız bu iddiaya itibar edilemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Birinci Dairesinin 31.12.2012 tarihli ve 3067 sayılı kararı ile 6532 sayılı Kanunla değişik 5521 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 1. maddesinde yapılan değişiklik dikkate alınarak; Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Birinci Dairesinin 20.12.2012 tarihli 3021 sayılı kararı ile; ... 19, 20, 21 ve 22. ... Mahkemelerinin münhasıran sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanan davalara bakmakla görevlendirildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Temyiz: Kararı davacı vekili temyiz etmiştir....

          İş Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz olunan karar, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanan davalara bakan ... Anadolu 20. İş Mahkemesince bireysel iş hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklara bakmakla görevli ... Anadolu İş Mahkemesine verilen, görevsizlik kararına yönelik istinaf başvurusunun istinafı kabil bir karar söz konusu olmadığı gerekçesiyle davacı tarafın istinaf dilekçesinin usulden reddine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Hüküm, hükmün verilmesi ve tefhimi” kenar başlıklı 294 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir: "Mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür."...

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2021 NUMARASI : 2016/380 E., 2021/89 K., DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin, 01/08/1990 tarihinde davalı Er-Fa Temizlik şirketinde 1,5 yıl süre ile çalıştığını, bu süre zarfında sigorta primlerinin yatırılmadığını belirterek, davacı müvekkilinin sigorta başlangıcının ve davalı şirkette sigortalı geçirdiği sürelerin tespitini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; bu tür davaların, 5510 sayılı Yasa’nın 86/9.maddesi uyarınca 5 yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğunu, Bağ-Kur'da SSK'da ve diğer sosyal güvenlik kuruluşlarında kayıtları olan komşu işyeri sahiplerinin veya çalışanlarının bilgisine başvurularak ve tüm deliller toplandıktan sonra deliller takdir edilerek sonuca göre karar verilmesini verilmesi gerektiğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir....

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 04/04/2022 NUMARASI : 2020/93 ESAS -2022/138 KARAR DAVA KONUSU : Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan İtirazın İptali KARAR : Davacı vekili tarafından Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan İtirazın İptali istemiyle açılan davada, davanın reddine ilişkin İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davacı kurum vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması ve başvurusunun süresinde olduğunun anlaşılması üzerine, Üye Hakim Zühal Haksever tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve ön inceleme aşaması tamamlandıktan sonra, dosyadaki mevcut delil durumu ve yasal hükümlere göre istinaf başvurusunun, duruşma açılmaksızın dosya üzerinde inceleme yapılmak suretiyle karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşılmakla işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

            Kaldı ki davaya konu sosyal güvenlik hakkı, bireylerin geleceğe güvenle bakmalarını sağlayan bir insan hakkıdır. Aynı zamanda sosyal güvenlik, sosyal hukuk devleti içerisinde yer alan ve bu ilkeyi oluşturan temel kavramlardan birisidir. Bu esası göz önüne alan 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası (Anayasa) “Sosyal ve Ekonomik Haklar ve Ödevler” başlığı altında “sosyal güvenlik hakkını” düzenlemiş ve 60. madde ile “Herkes sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar” hükmünü getirmiştir. Görüldüğü gibi vatandaşlara bu konuda anayasal bir hak tanınırken, Devlete de, onların bu haktan yararlanmasını sağlayacak şartları hazırlama görevi yüklenmiştir. Bu anayasal görevin yerine getirilmesi için getirilen yasal düzenlemeler ve kurulan kurumların görevleri de bu bilinçle değerlendirilmelidir....

            UYAP Entegrasyonu