Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüzüğün 2.maddesinde; grev ve lokavt uygulanan işyerlerinde mülki idare amirlerinin Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nun 50.maddesi ve kamu düzeni ve güvenliğini ilgilendiren konuyla ilgili diğer yasaların verdiği yetkileri kullanabileceği belirtilmiştir. Kamu düzeni ve güvenliğiyle ilgili yasaların grev ve lokavt uygulanan işyerlerinde de uygulanabileceğinin tüzükte açıklanmış olmasında hukuka aykırı bir durum bulunmamaktadır. Zaten mülki idare amirlerinin alacağı önlemlerin yasal bir grev ve lokavtın uygulanmasını engelleyici nitelikte olamayacağı sözkonusu 2.maddede belirtilmiştir. Tüzüğün 3.maddesinde; mülki idari amirlerinin tüzükte öngörülen önlemlerin alınmasına ve uygulanmasına ilişkin çalışmalarda yardımcı olmak ve danışma görevi yapmak üzere kendi başkanlıklarında bir grev ve lokavt danışma kurulu kurabilecekleri belirtilmiştir....

    Zira, Toplu İş Sözleşmesi ile işçi ve işveren 4857 sayılı İş Kanunu uygulanmasa bile, anılan yasa kapsamına girmiştir. Bunun dışında 4857 sayılı İş Kanunu'nun 4. maddesinde hava taşıma işlerinin yapıldığı işyerlerinde çalışanların kanun kapsamına girmeyeceği açıklandıktan sonra, aynı maddede, havacılığın bütün yer tesislerinde yürütülen işlerinde, çalışanların 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında oldukları açıkça belirtilmiştir. Sonuç olarak ister taşıma, ister yer hizmeti olsun, yukarıda açıklanan ilkelere göre hava işlerinde, 4857 sayılı İş Kanunu, 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'nun uygulandığı uyuşmazlıklarda, mahkemesi görevli olacaktır. Diğer durumlarda ise mahkemesi değil, genel mahkemeler yetkili ve görevli olacaklardır....

      İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 18/06/2019 NUMARASI : 2015/846 ESAS - 2019/507 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (Toplu İş Görüşmsi Grev ve Lokavt Kan. Kaynaklanan) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı adına müvekkil kurumda yapılan araştırma sonrası, 2926 sayılı mülga kanuna tabi sigortalılığı Çiftlikköy Ziraat Odası kaydına istinaden 05.03.2009 tarihinde başladığını, bu kaydı 25.03.2010 Ziraat Odası terk tarihi ile sona erdiğini, davacı her ne kadar 22.02.2013 tarihinde ilgili süt fabrikasının 2005- 2013 listesini ibrazla, tevkifattan dolayı geriye doğru hizmet talebinde bulunmuş ise de; kurum kayıtlarında tevkifat kesintisine rastlanılmadığından davacının talebinin uygun görülmediğini, müvekkili kurumda söz konusu resmi kayıtlara göre işlem yaptığını, müvekkil kurumun yapmış olduğu tüm işlemlerin hukuka ve yasalara uygun olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; " .......

      Dosya içeriğine göre, davalı şirkete ait işyerinde elektrik teknisyeni olan ve bakım elemanı olarak çalışan davacı işçinin, işyerinde yapılan yasal grevde grev dışı personel olarak belirlendiği, 16.06.2008 tarihinde bir makinede çıkan arızaya müdahale etmesi istenen davacının grev nedeniyle müdahale etmeyeceğini belirtmesi üzerine sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/11. maddesi uyarınca feshedildiği anlaşılmaktadır. 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nun 39. maddesi; "Hiçbir surette üretim veya satışa yönelik olmamak kaydı ile niteliği bakımından sürekli olmasında teknik zorunluluk bulunan işlerde faaliyetin devamlılığını; işyeri güvenliğinin, makine ve demirbaş eşyasının, gereçlerinin, hammadde, yarı mamul ve mamul maddelerin bozulmamasını; hayvan ve bitkilerin korunmasını sağlayacak sayıda işçi kanuni grev ve lokavt sırasında çalışmaya, işveren de bunları çalıştırmaya mecburdur" hükmünü taşımaktadır....

        Anayasa'nın "Grev Hakkı ve Lokavt" başlıklı 54.maddesinin 1.fıkrasında, Toplu İş Sözleşmesinin yapılması sırasında, uyuşmazlık çıkması halinde işçilerin grev hakkına sahip olduğu, bu hakkın kullanılmasının ve işverenin lokavta başvurmasının usul ve şartları ile kapsam ve istisnalarının yasayla düzenleneceği, 4.fıkrasında da grev ve lokavtın yasaklanabileceği haller ve işyerlerinin yasayla düzenleneceği hükme bağlanmıştır. 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasası'nın 31.maddesinde, savaş halinde, genel veya kısmi seferberlik süresince grev ve lokavt yapılamayacağı; yangın, su baskını, toprak ve çığ kayması ve depremlerin verdiği ve genel hayatı felce uğratan felaket hallerinde Bakanlar Kurulu'nun, bu hallerin vuku bulduğu yerlere inhisar etmek ve bu hallerin devamı süresince yürürlükte kalmak üzere, gerekli gördüğü işyerleri veya işkollarında grev ve lokavtın yasak edildiğine dair karar alabileceği, yasağın kaldırılmasının...

          İş Mahkemesi 2015/417 esas sayılı dosyası ile yetki tespitine itiraz edildiğini, dava açtığını, bu süreçte sendikanın müvekkili şirkette toplu sözleşmesi yapma yetkisi bulunmadığı ve toplu pazarlıkta grev ve lokavt aşamasına gelinmediği halde, davacı ve bazı diğer çalışanlar 09, 10 ve 11 Eylül tarihlerinde bıraktıklarını, üretimi tamamen durdurarak müvekkili şirketin faaliyetlerini yürütmesini engellediklerini, bunun üzerine müvekkil şirket tarafından noter vasıtası ile işyerinde tespit yaptırıldığını, yapılan inceleme sonucunda işyerinde bırakarak üretimi durduran işçilerin tespit edildiğini ve tespit sırasında da defalarca işlerinin başlarına dönmeleri için uyarıldıkları halde grev yaptıklarından bahisle uyarılara uymadıklarını, davacı da 09 Eylül 2015 tarihinde 08.00–16.00 vardiyasında görevli olduğu halde, haksız olarak saat 14:30 itibariyle işi haksız olarak bıraktığını işveren tarafından defalarca uyarılmasına rağmen işinin başına dönmediğini ve görme borcunu yerine getirmediğini...

            İş Mahkemesi 2015/417 esas sayılı dosyası ile yetki tespitine itiraz edildiğini, dava açtığını, bu süreçte sendikanın müvekkili şirkette toplu sözleşmesi yapma yetkisi bulunmadığı ve toplu pazarlıkta grev ve lokavt aşamasına gelinmediği halde, davacı ve bazı diğer çalışanlar 09, 10 ve 11 Eylül tarihlerinde bıraktıklarını, üretimi tamamen durdurarak müvekkili şirketin faaliyetlerini yürütmesini engellediklerini, bunun üzerine müvekkil şirket tarafından noter vasıtası ile işyerinde tespit yaptırıldığını, yapılan inceleme sonucunda işyerinde bırakarak üretimi durduran işçilerin tespit edildiğini ve tespit sırasında da defalarca işlerinin başlarına dönmeleri için uyarıldıkları halde grev yaptıklarından bahisle uyarılara uymadıklarını, davacı da 09 Eylül 2015 tarihinde 08.00–16.00 vardiyasında görevli olduğu halde, haksız olarak saat 14:30 itibariyle işi haksız olarak bıraktığını işveren tarafından defalarca uyarılmasına rağmen işinin başına dönmediğini ve görme borcunu yerine getirmediğini...

              İş Mahkemesi 2015/417 esas sayılı dosyası ile yetki tespitine itiraz edildiğini, dava açtığını, bu süreçte sendikanın müvekkili şirkette toplu sözleşmesi yapma yetkisi bulunmadığı ve toplu pazarlıkta grev ve lokavt aşamasına gelinmediği halde, davacı ve bazı diğer çalışanlar 09, 10 ve 11 Eylül tarihlerinde bıraktıklarını, üretimi tamamen durdurarak müvekkili şirketin faaliyetlerini yürütmesini engellediklerini, bunun üzerine müvekkil şirket tarafından noter vasıtası ile işyerinde tespit yaptırıldığını, yapılan inceleme sonucunda işyerinde bırakarak üretimi durduran işçilerin tespit edildiğini ve tespit sırasında da defalarca işlerinin başlarına dönmeleri için uyarıldıkları halde grev yaptıklarından bahisle uyarılara uymadıklarını, davacı da 09 Eylül 2015 tarihinde 08.00–16.00 vardiyasında görevli olduğu halde, haksız olarak saat 14:30 itibariyle işi haksız olarak bıraktığını işveren tarafından defalarca uyarılmasına rağmen işinin başına dönmediğini ve görme borcunu yerine getirmediğini...

                E) Gerekçe: Taraflar arasında, Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'nun 13. ve 15. maddeleri uyarınca açılan olumlu yetki tespitine itiraz davasında yetkili mahkeme konusunda uyuşmazlık vardır. Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu Yetki itirazı başlıklı 15.Maddesinde “Kendilerine 13 ve 14 üncü maddeler uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren, taraflardan birinin veya her ikisinin gerekli yetkiyi haiz olmadıkları veya kendisinin çoğunluğu bulunduğu yolundaki itirazını sebeplerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ tarihinden itibaren altı günü içinde işyerinin bağlı olduğu bölge müdürlüğünün bulunduğu yerdeki davalarına bakmakla görevli mahkemeye yapabilir. Toplu sözleşmesi birden fazla bölge müdürlüğünün yetki alanına giren işyerlerini kapsadığı hallerde itiraz ...’daki mahkemesine yapılır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 günlü ve 1 sayılı kararı ile; dosyaların paylaşımına esas olan illerden 1. Grupta yer alan mahkemelerde görülen Toplu İş Görüşmesi Grev Ve Lokavt Kanunundan kaynaklanan yetki tespitine taleplerinin temyiz incelemesi Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'ne verilmiştir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın İş Hukukundan kaynaklanması ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun anılan kararına göre dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 18.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu