Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mirasın hükmen reddine karar verebilmek için, miras bırakanın terekesini oluşturan aktif ve pasifinin murisin ölüm tarihi itibariyle araştırılması ve terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının saptanması gereklidir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde, terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

Davalı ve birleştirilen dava davalısı Sosyal Güvenlik Kurumu vekili temyiz dilekçesinde, mirasın reddi için gereken yasal hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddedilmesi gerektiğini, terekenin aktif ve pasifinin ve terekenin davacı tarafından benimsenip benimsenmediğinin yeterince araştırılmadığını belirterek hükmün bozulmasını istemiştir. 5.YARGITAY KARARI 5.1.Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi davasıdır. 5.2.Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi davasında, ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK. 605/2 madde). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Mirasbırakanın ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir....

    İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı göz önünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Murisin ölümü anında terekenin borca batık olduğunun tespiti isteği bir eda davası niteliğinde olmayıp, mirasçıların bir irade açıklamasında bulunmalarına gerek kalmaksızın, kanundan dolayı mirasın reddedilmiş sayılması sonucunu doğuran "mirasçılar, mirasbırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereği kazanırlar" yönündeki (TMK. m. 599/1) yasal kuralın istisnasını oluşturan bir hukuki durumun saptanmasına yönelik dava türüdür....

      Kabule göre de, hükmen ret koşulları gerçekleştiğinde mirasbırakanın ölüm tarihinde terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile yetinilmelidir. Bununla birlikte davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine de karar verilemez. Mahkemece, hüküm sonucunda davacının mirasçı sıfatıyla davalılara borçlu olmadığının tespitine dair karar verilmiş olması doğru görülmediği gibi, mahkemece davanın niteliği gereği davalı-alacaklıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği göz önünde bulundurularak yargılama giderinden davalıların değil davacının sorumlu tutulması, davacılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiştir....

        Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur. Davanın kabulüne karar verilmiş ise de mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b....

          Bu amaçla murise ait tüm malvarlığının eksiksiz olarak araştırılması, borçlarının eksiksiz tespiti ve sonucunda terekenin borca batık olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Ayrıca Türk Medeni Kanunun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2 bendi gereğince vekaletnamenin, vekilin mirasın reddi yetkisini içermesi zorunludur. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

          Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

            Davacı miras bırakanın ölüm tarihinde, terekesinin borca batık olduğunu belirtip bu sebeple terekenin borca batık olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir (TMK. m. 605/2). Yasal mirasçı, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işleri yapmamış olması veya terekeyi sahiplenmemiş bulunması halinde terekenin ölüm tarihinde borca batık olduğu yönünde tespit kararı verilmesini isteyebilir. Terekeyi sahiplenmiş olan veya sahiplenme anlamına gelen işleri yapan mirasçının, bundan sonra terekenin borca batık olduğunu ileri sürmesi Türk Medeni Kanununun 2. maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı olur. Hakkın açıkça kötüye kullanılmasını da hukuk düzeni korumaz....

              "İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Mirasın reddi istemine ilişkin olarak açılan davada Antalya 5. Sulh Hukuk ile Antalya 7. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekenin borca batık olması nedeniyle mirasın reddi istemine ilişkindir. Antalya 5. Sulh Hukuk Mahkemesince; terekenin borca batık olması nedenine dayalı talebin asliye hukuk mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Antalya 7. Asliye Hukuk Mahkemesi ise uyuşmazlığın mirasın gerçek reddi isteminden kaynaklandığı, davanın ... ... olarak açıldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde "gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "hükmen ret" düzenlenmiştir. TMK'nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir....

                Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/18 Esas sayılı dosyası 12.01.2016 tarihinde açılmış olup, müteveffanın ölüm tarihi 29.04.2017 tarihi olduğunu, bu davaya ilişkin dava dilekçesi müvekkillerine 03.08.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olup, müvekkillerin terekenin borca batık olduğuna bu şekilde vakıf olduklarını bildirerek terekenin borca batık olduğunun tespitine ve mirasın hükmen reddine karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul 11. Sulh Hukuk Mahkemesi 28/02/2019 tarih, 2018/936 Esas 2019/302 Karar sayılı ilamı ile dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu