İcra Müdürlüğünün 2011/4773 Esas sayılı dosyasından babalarının borcundan dolayı borcu ödemeleri için taraflarına muhtıra gönderildiğini, bu muhtıra ile babalarının ölüm tarihi itibariyle borçlarını ödemekten aciz durumda olduğunu anladıklarını, bu nedenle mahkemeye müracaatla ölüm tarihi itibariyle terekenin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini talep etmek zorunda kaldıklarını bildirerek babaları T9'ün ölüm tarihinde borç ödemekten aciz içinde olduğunun ve terekenin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların babası olan aynı zamanda miras bırakan borçlu T9'ün müvekkiline olan borcu nedeniyle Bakırköy 4....
in terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, terekenin borca batık olduğunun tespitine, mirasın hükmen reddine karar verilmiştir. Hüküm, davalı ....... vekili temyiz etmiştir. Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Ölümü tarihinde murisin ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır. ( TMK md. 605 ) Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 18.08.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine ilişkindir. Davacılar vekili, 18.02.1998 tarihinde vefat eden davacılar murisi ...’ın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, terekenin borca batık olduğunun tespiti ile davacıların mirası hükmen reddetmiş sayılmalarına karar verilmiştir....
İSTEM: Davacılar tarafından verilen 24.04.2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; 16/03/2009 tarihinde vefat eden muris Mustafa Reka'nın ölüm tarihinde terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirası hükmen ret etmiş sayılmalarına karar verilmesi isteğinde bulunmuştur. YANIT: Davalı avukatı tarafından verilen davaya yanıt dilekçesinde özetle, terekenin borca batık olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Sivas 1.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen kararın yasaya aykırı olduğunu ve kaldırılmasını talep ettiklerini, davanın, TMK'nın 605/2. maddesinde yer alan mirasın hükmen reddi (terekenin borca batık olduğunun tespiti) isteğine ilişkin olduğunu, mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerektiğini, icra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğunun kabul edileceğini, aksi halde terekenin borca batık olup olmadığını, miras bırakanın malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulmasını, murisin alacak ve borçlarının zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerektiğini, davacıların mirası kabul anlamına...
Zira ileri sürülen Yargıtay kararında dava mirasın hükmen reddi olarak açılmış ve terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkin bir davadır. Yargıtay kararına konu davada, davacı tarafından mirasın hükmen reddi ile terekenin borca batık olduğunun tespiti istemesine rağmen yasa değişikliğini dikkate almadan karardaki Yerel Mahkemenin verdiği görevsizlik kararına ilişkindir. Kararda açıkça "Davacı, murisi .......'ün sağlığında birçok harcama yaptığını ve yüklü miktarda borç altına girdiğini, terekesinin borca batık olduğunu, mirası kayıtsız şartsız reddettiğini belirterek bu beyanlarının tespit ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, TMK'nın 609. maddesi uyarınca davaya bakmaya sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilerek görevsizlik kararı verilmiştir." şeklinde davanın terekenin borca batık olduğunun tespiti olduğu vurgulanmıştır....
Mahkemece, bozma ilamı sonrasında terekenin borca batık olup olmadığı hususunda aynı mahkemede görülmekte olan E.2017/244 sayılı dosyasında bu yönde araştırma yapılarak terekenin borca batık olduğunun tespit edildiği belirtildiği halde, ilgili dosya eklenmeksizin ve terekenin borca batık olduğunun tespiti halinde davalıların sorumluluklarının hukuken ortadan kalkacağı hususu gözetilmeksizin davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz bulunmuştur. Mahkemece yapılması gereken iş, 2017/244 E. sayılı dava dosyasının celbi ile terekenin borca batık olduğunun tespiti halinde davanın reddi gerektiği gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik ve yanlış değerlendirme ile karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalılar vekilin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
Ölüm tarihi itibariyle, miras bırakanın tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, miras bırakanın malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, miras bırakanın alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı göz önünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir....
Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir....