Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda sulh hukuk mahkemesi kararıyla terekenin iflas hükümlerine göre resmi tasfiyesine başlandığı zaman, kamulaştırma bedelinin ileride tasfiye memuruna ödenmek üzere bankaya üçer aylık vadeli hesaba yatırılmasına karar verilmesi gerekirken, kamulaştırma bedelinin mirası reddeden davalılara ödenmesine karar verilmesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a-(1) numaralı bendinde yer alan (429 parsel) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (46 parsel) ibaresinin yazılmasına, b-(4) numaralı bendinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Dava konusu taşınmaz maliki müteveffa ...’ın vefatı tarihinde ödemeden aczi resmen tespit edilmek suretiyle mirasının yasal mirasçılarınca hükmen reddedildiği anlaşıldığından, tespit edilen bedelin ileride terekenin iflas hükümlerine göre resmi tasfiyesine başlandığı zaman tasfiye memuruna ödenmek üzere bankada açılacak üçer aylık vadeli hesaba yatırılmasına...

    Sulh Hukuk Mahkemesince yapıldığı,murisin en yakın mirasçılarının tamamı tarafından mirasın reddedilmiş olması sebebiyle mirasın reddine karar veren mahkeme tarafından terekenin iflas hükümleri uyarınca tasfiyesi gerektiği anlaşılmış olup, mahkememizin görevsizliğine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. görevli olduğu kanaatiyle Adana 4. Sulh Hukuk Mahkemesi ile Mahkemeleri arasında görev uyuşmazlığı oluştuğundan mahkemeleri tarafından görevsizlik kararı verilerek, merci tayini için dosya dairemize gönderilmiştir. Dosyanın istinaf incelemesinde, Türk Medenî Kanununun 612. maddesi uyarınca "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir." Dosya kapsamından, Adana 7. Suh Hukuk Mahkemesi tarafından murisin tüm mirasçılarının mirası redlerine karar verildiği anlaşılmıştır....

    Yukarıdaki açıklamalara göre; mahkemece terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesine başlanılmasını sağlanılması için, Sulh Hukuk Mahkemesine müracaatının temini yönünde, davacı vekiline yetki verilmeli; verilen yetkiye istinaden, Sulh Hukuk Mahkemesince terekenin iflas hükümlerine göre resmi tasfiyesine başlanılması ve resmi tasfiyenin sonucu beklenilerek eldeki dava hakkında bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, ilk derece mahkemesince, istinafa konu kararın verilmiş olması dairemizce yerinde görülmemiştir....

    Hukuk Dairesi İLK DERECE MAHKEMESİ : Anamur Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 05/11/2018 tarihinde verilen dilekçeyle terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 01/09/2020 tarihli hükmün Adana Bölge Adliye Mahkemesince istinaf yoluyla incelenmesi taraf vekilleri tarafından talep edilmiştir. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın ipotek alacaklısı Yapı Kredi Bankası A.Ş vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü. K A R A R 6100 sayılı HMK'nın 341. maddesinde istinaf yoluna başvurulabilen kararlar, 361 ve 362. maddelerinde de temyiz edilebilen ve temyiz edilmeyen kararlar belirlenmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.02.2013 gününde verilen dilekçe ile terekenin tespiti ve iflas hükümlerine göre tasfiyesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 08.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27.12.2003 gününde verilen dilekçe ile mirasın resmen tasfiyesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle terekenin iflas hükümlerine göre tasfiye edileceğinin anlaşılmasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına , 12.05.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Mahkemece, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ...’un yargılamanın devamı sırasında 16.12.2015 tarihinde vefat ettiği, mirasçılarının Urla Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/194 E. 2016/325 K. sayılı 15.03.2016 tarihli dosyasından verilen kararla mirasını kayıtsız şartsız reddettiklerinin tespit edildiği, Türk Medeni Kanunu’nun 612. maddesi ''En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir.'' hükmünü haiz olduğu, bu hüküm nazara alındığında terekesinin iflas hükümlerine göre tasfiyesinin yapılması gerektiği, nitekim davacı tarafından tarafından Urla Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/16 tereke sayılı dosyasında terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesini teminen açılan davanın derdest olduğu, terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesinde ''iflas idaresi'' yerine ''tasfiye memuru'' ve ticaret mahkemesi yerine sulh hukuk mahkemesinin geçtiği, dolayısıyla davalı ...'...

            Nüfus kayıtlarına göre murisin en yakın mirasçılarının mirası reddettikleri dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Tereke alacaklısı iflas hükümlerine göre terekenin tasfiyesi için ilgili Sulh Mahkemesini harekete geçirebileceği gibi koşulları varsa en yakın yasal mirasçının mirası reddinin iptalini de talep etme hakkına sahiptir (TMK. md. 610, 612, İİK. Md. 180). Murisin en yakın mirasçılarının tamamı tarafından mirasın reddedildiği anlaşıldığından murisin terekesinin TMK'nun 612. maddesi gereğince tasfiyeye tabi olduğu anlaşılmaktadır. Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 2015/12024 Esas - 2016/1036 Karar sayılı ve 26/01/2016 tarihli ilamı ile; "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras sulh hukuk mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir (TMK. md. 612). Bu madde uyarınca yapılacak tasfiye ise süreye bağlı değildir....

            Nüfus kayıtlarına göre murisin en yakın mirasçılarının tamamının mirası reddettikleri dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Tereke alacaklısı iflas hükümlerine göre terekenin tasfiyesi için ilgili Sulh Mahkemesini harekete geçirebileceği gibi koşulları varsa en yakın yasal mirasçının mirası reddinin iptalini de talep etme hakkına sahiptir (TMK. md. 610, 612, İİK. Md. 180). Murisin en yakın mirasçılarının tamamı tarafından mirasın reddedildiği anlaşıldığından murisin terekesinin TMK'nun 612. maddesi gereğince tasfiyeye tabi olduğu anlaşılmaktadır. Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 2015/12024 Esas - 2016/1036 Karar sayılı ve 26/01/2016 tarihli ilamı ile de; "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras sulh hukuk mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir (TMK. md. 612). Bu madde uyarınca yapılacak tasfiye ise süreye bağlı değildir....

            Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/869 Esas, 2012/876 Karar sayılı dosyasında TMK'nın 612. maddesi gereğince tasfiyenin yapılması gerektiği anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4721 sayılı TMK'nın 612. maddesi uyarınca mirasın gerçek reddini tespit ve tescil edip başka mirasçı bulunmadığını gören mahkemenin terekeyi iflas hükümlerine göre re'sen tasfiye etmesi gerekir. Bu madde uyarınca yapılacak tasfiye ise süreye bağlı değildir. Sulh hukuk mahkemesince, en yakın mirasçıların mirası reddettiklerinin belirlenmesi halinde, herhangi bir başvuruya gerek olmadan kendiliğinden resmi tasfiye yoluna gidilmesi gerekir. Aynı yerdeki aynı derecedeki birden fazla sulh hukuk mahkemesi aynı mahkemenin farklı daireleri niteliğindedir. Mahkemece TMK'nın 612. maddesi gereğince terekenin iflas hükümlerine göre tasfiye edilmesi için dosyanın görevli ... 2....

              UYAP Entegrasyonu