Mahkemece taraflar arasında maddi sıkıntılar ve davalı kadının akrabalarının eve sık sık gelmesi sebebiyle anlaşmazlıkların çıktığı bunun sonucunda davacı erkeğin evi terk ederek başka evde yaşadığı, 3-4 yıldır ayrı yaşadıkları maddi sıkıntılar yaşadıkları, yaşanılan sıkıntıların sadece erkekten sadır olduğuna ilişkin kadın tarafından delil ileri sürülemediği gerekçesi ile taraflar eşit kusurlu bulunarak boşanmalarına karar verilmiş ise de; bu vakıalara davacı erkek tarafından dayanılmaması ve görgüye dayalı tanık beyanları ile de ispatlanamamış olması sebebiyle kadına kusur olarak yüklenemez. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde yer alan çekilmezlik ve temelden sarsılma unsuru davada gerçekleşmemiştir. Bu durumda davanın reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile boşanma kararı verilmesi doğru bulunmamıştır....
Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı, müvekkile karşı evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebiyle Aksaray 2.Aile Mahkemesi 2020/5 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açmış olup dava henüz karşılıklı dilekçelerin verilmesi aşamasındadır. Öncelikle tarafların son 6 aydır birlikte yaşadığı yer ve davalının adresi Şereflikoçhisar olduğundan yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili yer olan Şereflikoçhisar Aile Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, mal paylaşımı davasının ön koşulu mal rejiminin sona ermesidir. Taraflar arasında mal rejiminin sona ermesi hususu henüz hükme bağlanmamış olduğundan, mal rejiminin tasfiyesi davası da açılamayacaktır. Davacı, boşanma davası ile aynı gün mal paylaşımı davasını açmış olup huzurdaki davada hukuki yarar da bulunmaması sebebiyle davanın reddi gerekmektedir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/659 ESAS DAVA KONUSU : Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı/karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davacı/ karşı davalı kadın boşanma ve ferilerine ilişkin taleplerinin kabulü ile birlikte evlilik birliği içerisinde edinilmiş davalı erkek adına kayıtlı olan davaya konu taşınır ve taşınmaz mallar üzerine ihtiyati tedbir konulması ile tasfiyesine, Ziraat Bankası, Yapı Kredi Bankası ve Türkiye İş Bankası'ndaki davalıya ait hesaplara bloke konulmasına, davalının kira geliri elde ettiği taşınmazların gelirin elde edinildiği tarihten itibaren katılma alacağına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine (TMK m. 166/1) dayalı boşanma davasında ilk derece mahkemesince; davacı kadının boşanma davasının kabulü ile fer'ilere karar verilmiş, hükmün davalı erkek tarafından tümüyle istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince “davacı tanık sözlerinin bir kısmının TMK m. 166/1 maddesinde yer alan evlilik birliğinin temelden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibaret olduğu, davacı tarafından ileri sürülen vakıaların ispatlanamadığı” gerekçesiyle davacı kadının boşanma davasının reddine karar verilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/425 KARAR NO : 2022/402 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/655 ESAS (ARA KARAR) DAVA KONUSU : BOŞANMA VE MAL PAYLAŞIMI (Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı) KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen 10/02/2022 tarihli ara karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların görücü usulüyle evlendiklerini, Muhammet Emin adında bir çocuklarının bulunduğunu, müvekkilinin ev hanımı olduğunu, davalının ise şirketinde adına kayıtlı tır ile ticaret yaptığını, aylık kazancının 30.000,00.-TL ile 40.000,00....
sebep ve deliller bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davacı vekili 12.06.2006 tarihli oturumda, tanıklarını dinletmekten vazgeçmiştir. Dinlenen bir kısım davalı tanıklarının beyanları ile davalının davadan sonra Ailenin Korunması Kanununa göre yapılan başvuru üzerine verdiği 5.11.2003 tarihli dilekçesinden, tarafların; boşanma davasından sonra da birarada yaşamaya devam ettikleri anlaşılmaktadır. Davaya rağmen tarafların birarada yaşamaya devam etmesi, evlilik birliğinin temelinden sarsılmadığını çekilebilir olduğunu gösterir. Kaldı ki, davalı tanıklarının beyanları, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yeralan temelden sarsılma durumunu kabule elverişli de değildir....
KARŞI OY YAZISI Taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizliği kabule elverişli ciddi sebep ve deliller bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan "temelden sarsılma" unsuru davada gerçekleşmemiştir. İsteğin reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi doğru değildir. Bu sebeple hükmün bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğa iştirak etmiyorum....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/135 KARAR NO : 2021/130 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇAYIRALAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/10/2020 tarihli ara karar ile 04/12/2020 tarihl NUMARASI : 2020/95 ESAS DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı (Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle ; Dava konusu katkı alacağının güvence altına alınması için davalının mal kaçırma ihtimali ve ileride önlenmesi mümkün olmayan zararlar da göz önünde bulundurularak gayrimenkul üzerinde ihtiyati tedbir şerhi konulmasını talep ve dava etmiştir....
Taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilememiştir. Tarafların gerçekleşen eylemleri birliği temelinden sarsıcı nitelikte ve bu sonucu kabule yeterli değildir. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde yer alan çekilmezlik ve temelden sarsılma unsuru davada gerçekleşmemiştir. Bu durumda davanın reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile boşanma kararı verilmesi doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 1.630 TL vekalet ücretinin, ... alınarak ..... verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.01.2018(Salı) .........