WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

davanın kısmen kabulü ile, anne ve çocuklar yararına tedbir nafakasına, kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine ve birleşen davada tasarruf yetkisinin kısıtlanması talebinin reddine karar verilmiş ise de; davalı/b.davacı kadının iştirak ve yoksulluk nafakası talepleri bulunmasına rağmen, yerel mahkemece söz konusu talepler hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği, karar gerekçesinde hükmedilen tedbir nafakalarının iştirak ve yoksulluk nafakası şeklinde devamı yönünde gerekçe yazılmasına rağmen hüküm fıkrasında iştirak ve yoksulluk nafakası ile ilgili hüküm bulunmadığı yerel mahkeme kararının bu hali ile, usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla; Davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, esasa dair diğer istinaf sebepleri şimdilik, incelenmeksizin yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yukarıda belirtilen eksiklikler doğrultusunda işlem yapılmak üzere , dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde...

davanın kısmen kabulü ile, anne ve çocuklar yararına tedbir nafakasına, kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine ve birleşen davada tasarruf yetkisinin kısıtlanması talebinin reddine karar verilmiş ise de; davalı/b.davacı kadının iştirak ve yoksulluk nafakası talepleri bulunmasına rağmen, yerel mahkemece söz konusu talepler hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği, karar gerekçesinde hükmedilen tedbir nafakalarının iştirak ve yoksulluk nafakası şeklinde devamı yönünde gerekçe yazılmasına rağmen hüküm fıkrasında iştirak ve yoksulluk nafakası ile ilgili hüküm bulunmadığı yerel mahkeme kararının bu hali ile, usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla; Davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, esasa dair diğer istinaf sebepleri şimdilik, incelenmeksizin yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yukarıda belirtilen eksiklikler doğrultusunda işlem yapılmak üzere , dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde...

Nitekim yoksulluk nafakası TMK.nun 175.maddesinde düzenlenmiş olup, bu düzenlemeye göre “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer tarafın mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm uyarınca eşler birbirlerinden yoksulluk nafakası talebinde bulunabilmektedirler. TMK'nın 364/1 maddesi gereğince; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt soyuna nafaka vermekle yükümlüdür. Aynı kanunun 328/2 maddesine göre; çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. .../... -2- Tüm bu maddeler ışığında, okumakta olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, yoksulluk nafakası talebinin reddi ile maddî ve manevî tazminat miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadının maddî ve manevî tazminat miktarı yönünden istinaf başvurusu bulunmaması nedeniyle bu yönden karar kesinleştiğinden, temyiz dilekçesinin bu yönden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı-karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; İlk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesince davacı-karşı davalı kadının asgari ücret seviyesinde ve sürekli geliri olduğu gerekçe gösterilerek yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiş ise de; davacı-karşı davalı kadının asgari ücret seviyesindeki geliri kendisini...

      Dairemizin 26.10.2017 tarihli 2016/5883 esas 2017/11778 karar sayılı bozma kararında; "Davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakasının çok olduğu” yönünde hüküm kurulmuştur. Ancak mahkeme, davalı-karşı davacı kadın yararına ilk kararında aylık 750 TL yoksulluk nafakası ödenmesine hükmettiği ve bozma ilamına uygun şekilde nafaka miktarında indirim yapması gerektiği halde, “...aylık 750 TL (aynı miktar) yoksulluk nafakası olarak devamına” şeklinde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.07.2019 (Salı)...

        verilmiş,karara karşı davacı erkek tarafından "kusur belirlemesi-tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden"temyiz başvurusunda bulunulmuştur....

        Hüküm yoksulluk nafakasının miktarı bakımından da onanmalıdır....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, manevi tazminat, yoksulluk nafakası ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı kadının 300 TL yoksulluk nafakası talep ettiği, bölge adliye mahkemesi tarafından kararda 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesine rağmen kararın gerekçe kısmında 400 TL yoksulluk nafakası yazılmasının maddi hatadan kaynaklandığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 218.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece...

            ve tedbir nafakası davalarına yönelik yapılan yargılama sonucunda ilk derece mahkemesi tarafından erkeğin boşanma davasının reddine, kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 440 TL tedbir nafakası ve 1.000 TL yoksulluk nafakası ile yine kadın yararına 40.000 TL maddî, 40.000 TL manevî tazminata hükmedilmiş, yine kadının birleşen tedbir nafakası davasının da kısmen kabulüne karar verilmiştir....

              boşanmalarına ilişkin yabancı mahkeme kararında, kusur belirlemesi yapılmadığı, kararın bu hali ile tanınmasına karar verildiği ve Türk Mahkemeleri bakımından kesin delil ve kesin hüküm gücünü kazandığı, işbu dava açısından da kusur belirlemesi yapılamayacağı ve erkeğe kusur yüklenmesinin ve kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği, boşanmadan sonra açılan tazminat ve yoksulluk nafakası talepli davaların, boşanmanın fer'îsi niteliğinde bulunmadığı, nispi harca tabii olduğu, yargılama sonunda dava değeri dikkate alınmak suretiyle kabul ve ret oranına göre vekâlet ücreti takdir edileceği, reddedilen tazminat talepleri yönünden erkek yararına vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiği, tarafların boşanmalarına ilişkin yabancı mahkeme kararında kadına kusur yüklenmediği ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceğinin anlaşıldığı, kadının yoksulluk nafakası talebinin kabulüne karar verilmesinin doğru olduğu...

                UYAP Entegrasyonu