WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Türk Medeni Kanunu madde 194. hükmü ile eşlerin fiil ehliyetine getirilen sınırlama aile konutuna şerhin konulması ya da konulmaması koşuluna bağlanmadığı gibi işlem tarafı olan üçüncü kişinin iyiniyetli olup olmamasının da herhangi bir önemi bulunmamaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz." Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "Konulmuş olmasa da" eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğı için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahî aile konutudur....

    Aile Mahkemesinin 2007/107 Esas, 2008/446 Karar sayılı ilamı ile, aylık 750 TL tedbir nafakası ile İzmir ili, Bornova ve Bayraklı ilçelerindeki taşınmazları üzerindeki tasarruf yetkisinin kısıtlanmasına karar verildiğini, davalının harici olarak tapu kaydına aile konutu şerhi işlettiğini, müvekkilinin çalışmadığını, geçimini emekli maaşından sağladığını, davalının ise ekonomik durumunun iyi olduğunu, vefat eden babasından mal varlığı edindiğini belirterek, tarafların TMK 166/son maddesi uyarınca boşanmalarına, davalı lehine mahkemece hükmedilen tedbir nafakası ile müvekkili aleyhine verilen tasarruf yetkisinin kısıtlanması kararlarının kaldırılmasına, davalının talebi ile işlenen aile konutu şerhinin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İlk derece mahkemesi 09.09.2022 tarihli ara kararıyla “aile konutu şerhi konulması” talebi yönünden davayı tefrik etmek suretiyle, iş bu dosyayı oluşturmuştur. İlk derece mahkemesi; hukuki yarar yokluğundan aile konutu şerhi konulmasına yönelik davanın reddine hükmetmiştir. Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı kadın vekili Av. T3 11.05.2022 tarihli UYAP üzerinden göndermiş olduğu dilekçesinde; davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. Dava; aile konutu şerhi konulması istemine ilişkindir. Davadan feragat, davaya son veren bir taraf işlemi olup, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman ileri sürülebilir (HMK md.307). Davacı kadın vekili Av. T3’ın 11.05.2022 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiği, vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. Bu sebeple, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca Batman 2....

    Davalı vekili 06/11/2019 tarihli dilekçesinde özetle; davacının şartları oluşmayan aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davasının reddine, taşınmaz üzerindeki şerhin ve tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili 19/11/2019 tarihli dilekçe ibraz ederek, davaya cevap dilekçesinin ve delillerinin ıslahı ile tanıklarının dinlenmesine, 06.11.2019 tarihli 3.nolu ara kararından sarfınazar edilmesine, davanın reddine, taşınmaz üzerindeki tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda: "Dava tapu kaydına Aile konutu Şerhi konulması davasıdır.TMK.194.maddesinde aile konutu şerhi işlenebilmesi için "Tarafların evlilik birliğinin devam etmesi ve talebin eşlerden herhangi biri tarafından yapılması, Aile konutu şerhi işlenmesi talep edilen taşınmazın tapuda kayıtlı ve eşlerden herhangi birisi veya ikisinin de malik olması, ve konutun aile konutu olmasıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması-İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılardan ...A.Ş tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, aile konutu niteliğinde olan taşınmaz üzerine davalılardan banka lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını ve bu taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir. Aile konutu şerhi konulması maktu, ipoteğin kaldırılması isteği ise ipotek değeri üzerinden nispi harca tabidir. Dava değeri 60.000,00 TL olarak belirtilmiş, nispi harç bu bedel üzerinden alınmıştır. İpotek bedeli 100.000,00 TL'dir. İpoteğin kaldırılmasına ilişkin istemler nispi harca tabi olup, davanın değeri ipotek miktarı olduğundan, bu bedel üzerinden nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz (Harçlar Kanunu m. 30-32)....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar ve taşınmaza aile konutu şerhi konulması yönünden, davacı-karşı davalı kadın tarafından ise; erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasının reddi ve tazminat miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 20.04.2015 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... ve karşı taraf temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. .... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

        Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Davacı-karşı davalı kadının aile konutu şerhi konulması talebi kabul edilmiş ise de; davacı-karşı davalı kadının boşanma davası kabul edilip, temyiz incelemesi dışında kaldığı anlaşılmaktadır. Evlilik boşanma ile sona erdiğine göre dava konusu taşınmaz aile konutu olma niteliğini kaybetmiştir. Bu husus gözetilerek konusuz kalan aile konutu şerhi konulması talebi hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" dair karar vermek ve yargılama giderleri ile vekalet ücretini, dava tarihi itibariyle tarafların haklılık durumları dikkate alınarak, tayin ve takdir etmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık aile konutu şerhi konulması ve dava konusu dairenin icra yolu ile satılması halinde satış bedelinin yarısının kendisine ödenmesi isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyedliğe dayanılmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (2.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece, tapu iptal tescil davası tefrik edilmiş,ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması talebinin ise reddine karar verilmiştir. Davacının, aile konutu şerhi konulması ve ipoteğin kaldırılması davasının dinlenilebilmesi için, tapu iptal tescil davasının kabul edilip kesinleşmesi gerekmektedir. Bu nedenle, tapu iptal tescil dosyasının bekletici mesele yapılıp, tapu iptal tescil davasının kabulüne karar verilmesi halinde ise, davalı banka vekilinin sunduğu, davacının ipotek tesisine onay verdiğine ilişkin 02.06.2011 tarihli "muvafakatname", davanın sonucunu etkileyecek nitelikte olduğundan, bu belgenin delil olarak değerlendirilmesi gerekmektedir....

              nin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan karar düzeltme itirazları yersizdir. 2-Mahkemece ilk hükümde aile konutu şerhi davasının kabulüne karar verilmiş, bu karar şirket tarafından temyiz edilmiş, şirketin aile konutu şerhine yönelik temyiz itirazları reddedilerek bu isteğe yönelik kurulan hüküm kesinleşmiştir. Bu sebeple mahkemece kesinleşen aile konutu şerhi davası hakkında yeniden hüküm tesisi doğru olmamıştır. Ne var ki bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Dairemizin 24.10.2018 tarih ve 2017/1380 esas, 2018/11828 karar sayılı onama ilamının aile konutu şerhi konulması ve bu karara bağlı yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönlerinden kaldırılmasına, hükmün bu bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu