Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ... tarafından verilen cevap dilekçesine karşılık yapılan 17.06.2009 tarihli açıklamada da davacı taraf muvazaa nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemini yinelemiştir. Son celsede yapılan açıklama içeriği de davanın dayanağının İİK 277 vd maddeleri değil B.K 18. maddeye dayalıiptal istemi olduğunu göstermektedir. Bu durumda davanın muvazaa hukuksal nedenine dayalı B.K 18. maddesine göre açılmış iptal istemine ilişkin olduğu kabul edilerek o çerçevede inceleme yapıp sonucuna göre karar verilmesi yerine yazılı şekildeki tavsif ile hüküm tesisi isabetli değildir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 15.5.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki davacı vekilinin sözlü ve yazılı açıklamalarına göre dava niteliği itibari ile TBK'nun 19. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öteye gitmemektedir. İİK'nun 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....

    Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davacının talebinin muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemi mi yoksa miras bırakanın iradesinin ikrah yolu ile fesada uğratılması nedeni ile tapu iptal ve tescil istemi mi olduğu noktasında toplanmaktadır. Bu noktada muris muvazaası ve ikrah kavramları üzerinde durmakta yarar vardır. İrade ve beyan arasında bilerek yaratılan uyumsuzluk şeklinde tanımlanan muvazaa, pozitif hukukumuzda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 19. maddesinde düzenlenmiştir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : TBK'nun 19. Maddesi uyarınca Muvazaa Hukuksal Nedenine Dayalı İptal İstemi KARAR : Uşak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 21/08/2020 tarih 2020/385 Esas sayılı ara kararına karşına, davacı vekili tarafından İstinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; TBK'nun 19. Maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak iptal istemi ile birlikte Antalya Genel İcra Müdürlüğü'nün 2020/67140 Esas sayılı dosyada icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmesinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. B)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Uşak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 21/08/2020 tarih 2020/385 Esas sayılı ara kararı ile davacının İhtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....

      Açıklanan bu yasal düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, gerek İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davalarında gerekse TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davalarında, davanın görülebilirlik şartlarından birisi alacağın varlığı, bir diğeri de alacağın iptal isteğine konu tasarruftan önce doğmuş olması gereğidir. Bilindiği üzere; gerek TBK'nın 19.maddesi kapsamında açılan muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali davaları, gerekse İİK'nın 277 ve devamı maddeleri kapsamında açılan iptal davaları, tasarruf konusu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağının temini imkanı sağlayan nispi nitelikteki bir dava türü olup, ihtiyati haciz İİK'nın 281/2 maddesinde ayrıca ve açıkça düzenlenmiştir. Bu gibi davalarda, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için davanın tam olarak kanıtlanması beklenemez....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık mahkeme tarafından Türk Borçlar Kanununun 19. maddesinde yer alan muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemi olarak vasıflandırılmış ve bu yönde hüküm kurulmuş bulunmakla, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 17. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 17.06.2013 (Pzt.)...

        BK'nun 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında hak düşürücü zamanaşımı süresi uygulanmaz ve İİK'nın 277 vd.maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. Davacı vekili dava dilekçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine dayandığından ve hak düşürücü süre eldeki davada uygulanmayacağından, davanın TBK'nin 19.maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilerek hak düşürücü süre nedeniyle davanın red edilmesi isabetli görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 26/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre icra takibinin kambiyo senedine dayandığı,kambiyo senetlerinde içerdikleri hak, temeldeki borç ilişkisinden bağımsız nitelikte olup senet iptal edilmedikçe buna dayanan icra takibinin iptaline karar verilemeyeceği, senet muvazaalı bir borç ilişkisine dayanıyor olsa bile iptal edilmedikçe geçerliliğini sürdürdüğü, bu bakımdan davacı senet iptal edilmedikçe senede dayalı takibin iptalini isteyemeyeceği bu nedenle davacının icra takibinin iptaline yönelik açtığı davada hukuki yarı bulunmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava TBK'nun 19.maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir. Bir dava da öne sürülen maddi olguların hukuki nitelendirilmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir....

            E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı T7 tarafından istinaf edilmiştir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki davacı vekilinin sözlü ve yazılı açıklamalarına göre dava niteliği itibari ile TBK'nun 19. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öteye gitmemektedir. İİK'nun 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....

            Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık davacının talebinin muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemi mi yoksa miras bırakanın iradesinin ikrah yolu ile fesada uğratılması nedeni ile tapu iptal ve tescil istemi mi olduğu noktasında toplanmaktadır. Bu noktada muris muvazaası ve ikrah kavramları üzerinde durmakta yarar vardır. İrade ve beyan arasında bilerek yaratılan uyumsuzluk şeklinde tanımlanan muvazaa, pozitif hukukumuzda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 19. maddesinde düzenlenmiştir....

              UYAP Entegrasyonu