Talep, genel hükümlere göre 6098 sayılı TBK'nın 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açılan, davalı Mehmet Kılıç'a satışı yapılan taşınmazın bu devire ilişkin satışın iptaline ilişkindir. Davalılar arasında gerçekleştirildiği ileri sürülen muvazaalı işlem davacı yönünden haksız eylem niteliğinde olup, dava TBK'nın 19. maddesine dayanılarak muvazaa sebebiyle açıldığına göre, tapu iptali ve tescile yönelik istek bakımından uyuşmazlığın çözüm yeri genel muvazaa kapsamında HMK'nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Bu nedenle davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmakla Konya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesi yönünde karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere; 1- 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Konya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 2- Dosyanın yargı yeri olarak belirlenen Konya 5....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptal, tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, çekişme konusu otuz dokuz parça taşınmazın mirasbırakan ... tarafından mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olarak davalıya devredildiğini ileri sürerek, davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile veraset ilamındaki payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa olgusunun ispatlandığı gerekçesiyle bir kısım taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir....
Mülga Borçlar Kanunu'nun (BK'nın) 18. maddesinde düzenlenen genel muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak bir işlemin iptal edilmesini, hukuksal yararı bulunan her ilgili talep edebilir. Tasarrufun iptali davası, aynî nitelikte olmayıp kişisel (şahsî) bir dava olduğu hâlde, muvazaa davası aynî nitelikte bir davadır. Muvazaanın kanıtlanması hâlinde dava konusu mal, borçlunun mal varlığından hiç çıkmamış hâle gelir. Muvazaa iddiası, zamanaşımına bağlı olmadan ileri sürülebildiği hâlde, iptal davasının tasarrufun yapıldığı tarihten itibaren en geç hak düşürücü süre olan beş yıl içinde açılması gerekir (İİK m.284). İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı olarak açılmış iptal davasının amacı, alacaklının davaya konu mal üzerinde, cebri icra yolu ile alacağı miktarla sınırlı olarak hakkını almasını sağlamaktır. İİK’nın 277. ve izleyen maddelerindeki iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere göre muvazaaya dayalı olarak iptal davası açmasına engel değildir....
Hâl böyle olunca, 6100 sayılı HMK'nın 140/3. maddesi uyarınca ön inceleme duruşmasında uyuşmazlığın vekalet görevinin kötüye kullanılması ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak nitelendirildiği gözetilmek suretiyle, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı istek yönünden yukarıda değinilen ilkeler çerçevesinde araştırma ve inceleme yapılması, taraf delillerinin toplanıp değerlendirilmesi, varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, hukuki nitelemede hataya düşülerek, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davalarında herhangi bir hak düşürücü süre veya zamanaşımının söz konusu olmadığı ancak, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gözetilerek yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacı Nihat Tüzer'in temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 31.12.2014 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edilenler vekili için 1.100.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 3,40 .-TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, 26.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Maddesi gereğince iptali ile davalı eş adına tesciline ve taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesinin talep edildiği, davanın aile mahkemesine açıldığı, her nekadar Gaziantep 6. Aile Mahkemesinin 2021/550 E. 2021/523 K. Sayılı ilamı ile davacının talebinin TBK 19 maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olarak nitelendirilerek dava dilekçesinin görev nedeni ile reddine karar verilmiş ise de, somut uyuşmazlıkta dava dilekçesinde açıkça TMK 194. Maddesine dayanıldığı, TBK 19....
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı tarafından davalılar aleyhine muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı açılan tapu iptali ve tescil davasının Kastamonu 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.06.2012 tarihli ve 2011/115 Esas, 2012/268 Karar sayılı kararıyla kabul edilerek “...330 ada 19 parselde, davalı ... adına olan tapu kaydının Ankara 5. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/2827 Esas, 2010/2852 Karar sayılı, 27.12.2010 tarihli veraset ilamında davacıların payı oranında iptali ile iptal edilen hissenin davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline,” karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin 06.05.2014 tarihinde kesinleştiği ve 19.12.2014 tarihinde 1/4 ‘er oranında payların davacılar adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; muvazaa nedenine dayalı olarak verilen kararlar yenilik doğurucu değil, açıklayıcı nitelik taşırlar....
ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı şirket paylarının iptali ile tescili olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir.Davacılar, ortak mirasbırakan ...'ın malvarlığının büyük bir bölümünü oluşturan, ortağı ve yetkilisi olduğu ......
Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davanın niteliği itibarıyla TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayandığı ve hak düşürücü sürenin eldeki davaya uygulanmayacağı gözönüne alınarak, davacının talebine göre davanın TBK'nin 19.maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken mahkemece tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilerek hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Davacı tarafından 4.8.1993 tarihinde açılan muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescile yönelik dava, tenkis davası ile birleştirilmiş, mahkemece muvazaa nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasının reddine, tenkis davasının ise kabulüne karar verilmiştir. Davacının muvazaa nedenine dayalı tapu iptal ve tescile yönelik davanın reddini de temyiz ettiği anlaşılmakla inceleme görevi Yargıtay l. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay l. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 15.04.2008...