WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince, kaldırma kararı sonrası yapılan yargılama sonunda davanın, tasarrufun iptali davası olduğu kabul edilerek davanın kabulüne, davacı kuruma taşınmaz üzerinde haciz ve satış yetkisi tanınmasına karar verilmiştir. İlk derece mahkemesince davanın tasarrufun iptali davası olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, 5. Hukuk Dairesi kaldırma kararında davanın, 6183 Sayılı Kanundan kaynaklı tasarrufun iptali davası olarak açıldığı dikkate alınmaksızın mahkemesinden, davanın TBK' ya mı yoksa İİK'ya mı dayalı olarak dava açıldığının açıklattırılması istenilmiş olup mahkemece uyma kararı verilen 5. Hukuk Dairesi kararına uygun olarak işlem yapılmıştır....

Mahkemece, davanın tasarrufun iptali davası olduğu, bu davanın görülebilmesi için aciz belgesinin sunulması gerektiği, davacının bu belgeyi sunmadığından davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. HMK'nun 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Muvazaaya Dayalı İptal (TBK 19.madde) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak tasarrufun iptali ve cebri icra yetkisi verilmesine yönelik talepte bulunulduğu, yerel mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini, davalılar tarafından ayrı ayrı istinaf talebinde bulundukları, davacı bankanın davadan feragat ettiklerine ilişkin dilekçe sunduğu görülmektedir. Davacı banka vekili Av....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2021 NUMARASI : 2021/166 ESAS, 2021/551 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19. Maddesine dayalı ) KARAR : Çarşamba 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 15/10/2021 tarih, 2021/166 esas 2021/551 karar sayılı kararına karşı, davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Çarşamba 2....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/111 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İzmir 14....

    Mahkemece, tasarrufun iptali davalarında 3.kişinin aciz belgesine bağlanan alacağı gerçekte mevcut olması gerektiği, 6098 sayılı TBK. nın 237. (818 sayılı B.K. nın 213,), 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 607.(743 sayılı Medeni Kanun 634. maddesi) ve Tapu Kanunun 26.maddesine göre tapulu taşınmazların haricen satışları geçersiz olduğu, böyle bir alım satım yapan tarafların ancak verdiklerini birbirlerinden geri isteyebilecekleri, olayda davacı geçersiz sözleşmeye dayalı olarak verdiği parayı geri isteyebileceği, geçersiz bir sözleşmeyi ileri sürerek taşınmazı geçerli biçimde tapuda devralan davalı ... hakkında haciz ve satış talebine hukuki değer ve geçerlilik tanınması mümkün olmadığından bahisle davanın reddine karar vermiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      ya sattığını belirterek tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın tasarrufun iptali davası olduğu, İİK'nun 284. maddesine göre tasarruf tarihinden itibaren 5 yıl içinde açılması gerektiği, dava konusu tasarrufun 20.10.2006 ve 13.11.2006 tarihlerinde yapılmış olmasına rağmen davanın 08.03.2013 tarihinde hakdüşürücü süreden sonra açıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali ile terditli olarak BK 19. Maddeye göre muvazaaya dayalı tasarrufun iptal istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyi niyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18.10.2022 (Ara karar) NUMARASI : 2022/29 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19.Maddesine Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması esnasında ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara kararına karşı davalı T7 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

        İlk derece mahkemesi tarafından; İcra İflas Kanunu'nun 284. maddesinde tasarrufun iptali davası açılabilmesi için iptali istenilen tasarrufun gerçekleştiği tarihten itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre öngörüldüğü, yapılan incelemede davalı T5 389, 457 ve 564 parsel sayılı taşınmazları davalı T6 22/01/2014 tarihinde, 192 ve 325 parsel sayılı taşınmazları da diğer davalı T3 30/01/2014 tarihinde devrettiği, hak düşürücü sürenin kesilmesi ya da durması gibi bir durum söz konusu olmadığı, davacının dava dışı şahıstan alacağı temlik almasının tasarrufun iptali davasında öngörülen süreye bir etkisi bulunmayacağı, sürenin iptali talep edilen tasarruf tarihinden itibaren başlayacağı, dava tarihi itibari ile iptali istenilen tasarruflar için 5 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu belirtilerek hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu