"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Mahkemenin belirlemesine göre dava BK 18. maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 4.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 8.5.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, muvazaa iddiası kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesince; davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, dava konusu taşınmazın ve aracın dava dışı ... tarafından davalıya devredildiği anlaşılmaktadır. Davada taraf teşkili sağlanmadan işin esası hakkında hüküm kurulamaz. Genel hükümlere tabi olan TBK’nın 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında hem devredenin hem de son kayıt malikinin davada taraf olarak gösterilmesi, bu anlamda husumetin her ikisine de yöneltilmesi gerekmektedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, dava dilekçesi içeriği ve ileri sürülüş biçimine göre TBK'nun 19. maddesi gereğince açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir, Kural olarak 3. kişiler, danışıklı işlem nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilir. Çünkü danışıklı bir hukuki işlem ile 3. kişilere zarar verilmesi onlara karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindedir. Ancak 3. kişinin danışıklı işlem ile haklarının zarar uğratıldığının benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan alacaklı olması ve danışıklı işlemin alacağının ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış bulunması gerekir, Muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır....
Maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. HMK'nun 33. Maddesine göre Hakim, Türk Hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki açıklamalara göre dava niteliği itibari ile TBK'nun 19. Maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öteye gitmemektedir. İİK'nun 277....
D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı T3 vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, açılan davanın tapu iptal ve tescil davası olmadığını, TBK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davası olduğunu, bu davada ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığını, dava konusunu oluşturmayan hususlara dair ihtiyati tedbir kararı verilmesinin mümkün olmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir....
Her ne kadar mahkemece, dava muris muvazaası olarak nitelendirilmişse de, iddianın ileri sürülüş biçimi ve dava dilekçesinin içeriği birlikte değerlendirildiğinde, davacının, muris muvazaası hukuksal nedenine dayanmadığı, davalı ... tarafından eşi davalı ...'ya yaptığı satışla ilgili olarak, taraf muvazaası hukuksal nedenine dayanıldığı açıkça anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, muvazaa kısaca irade ve beyan arasında bilerek yaratılan uyumsuzluk şeklinde tanımlanabilir. Muvazaada taraflar üçüncü kişileri aldatmak amacıyla gerçek iradelerine uymayan, aralarında hüküm ve sonuç doğurmayan bir görünüş yaratmak için anlaşarak bazen aslında bir sözleşme yapma iradesi taşımadıkları halde görünüşte bir sözleşme yapmaktadırlar (mutlak muvazaa)....
un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece temlikin muvazaalı olduğu gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Miras bırakan Hüseyin'in 19.05.2013 tarihinde öldüğü mirasçıları olarak davacı kızları ile dava dışı çocuklarının kaldığı, davalının kızı Naciye'den olma torunu olduğu miras bırakanın çekişmeli 477 parsel sayılı taşınmazını 13.05.2013 tarihte davalıya satış suretiyle temlik ettiği kayden sabittir. Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide “muris muvazası” olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nispi(mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir....
Dosyanın tetkikinde; davanın TBK m.19 hükmüne dayalı muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarufun iptali davası olup tüm davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ve ret sebebi ortak olduğundan, kendisini vekil ile temsil eden davalılar lehine tek vekalet vekalet ücreti takdiri gerekirken ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi ve ayrıca A.A.Ü.T m.13/2 uyarınca dava dilekçesinde belirtilen ve yargılama sürecinde de artırılmayan dava değerini aşacak şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı ise de; bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve kaldırılan hükmün yerine geçmek üzere HMK'nın 353/1- b.(2) maddesi gereğince yeniden hüküm tesis edilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
TBK’nın 19. maddesine göre dava açılabilmesi için davacının kesinleşmiş bir alacağının varlığı ön koşul değildir. Ancak davacıların bu davayı açmakta hukuki yararı olması için davalıdan bir alacağının olması gereklidir. Dava, muvazaa hukuksal sebebine dayalı tapu iptal-tescil istemine ilişkindir. Davacının alacağı... 2. Aile Mahkemesi’nin 2014/574 esas sayılı dosyası ile hüküm altına alınan ve mal rejimi tasfiyesi sebebiyle davacıya ödenmesi gereken meblağdır. Davacının iş bu davayı açmakta davalı ...’tan alacağının bulunması sebebiyle hukuki yararının olduğu aşikar olup katılma alacağı davasından kaynaklanan alacağa hükmedilmiş olması sebebiyle eldeki davanın konusuz kaldığından bahsetmek mümkün değildir....
Mahkemece davacı vekilinin ihtiyati tedbire ilişkin bu istemi değerlendirilerek verilen 02/03/2022 günlü ara kararla; Somut olayda tedbir istenen 34 XX 862 aracın mülkiyetinin davacı adına tescili istenmediğine ve dava tasarrufun iptali isteğine ilişkin bulunduğuna göre dava konusu olmayan taşınır üzerine ihtiyati tedbir konulmasına ilişkin talebin yerinde olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri; görülmekte olan dava TBK'nun 19.maddesi kapsamında muvazaa hukuksal nedenine dayalı tespit ve tescil isteğine ilişkin olduğu halde, ilk derece mahkemesince davanın niteliğinin hatalı değerlendirilmesi sonucunda yazılı biçim ve şekilde ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, kaldırılması gerektiğine yöneliktir....