Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mülga Borçlar Kanunu’nun (BK’nın) 18. maddesinde düzenlenen genel muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak bir işlemin iptal edilmesini, hukuksal yararı bulunan her ilgili talep edebilir. Tasarrufun iptali davası, aynî nitelikte olmayıp kişisel (şahsî) bir dava olduğu hâlde, muvazaa davası aynî nitelikte bir davadır. Muvazaanın kanıtlanması hâlinde dava konusu mal, borçlunun mal varlığından hiç çıkmamış hâle gelir. Muvazaa iddiası, zamanaşımına bağlı olmadan ileri sürülebildiği hâlde, iptal davasının tasarrufun yapıldığı tarihten itibaren en geç hak düşürücü süre olan beş yıl içinde açılması gerekir (İİK m.284). İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı olarak açılmış iptal davasının amacı, alacaklının davaya konu mal üzerinde, cebri icra yolu ile alacağı miktarla sınırlı olarak hakkını almasını sağlamaktır. İİK’nın 277. ve izleyen maddelerindeki iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere göre muvazaaya dayalı olarak iptal davası açmasına engel değildir....

Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nın 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Açıklama doğrultusunda dosya incelendiğinde; somut olayda, davacı "katılma alacağının önüne geçmek kastıyla muvazaalı bir devir işlemi" yapıldığını ileri sürerek tapunun iptal edilerek eski hale getirilmesi talebinde bulunduğu, davanın ileri sürülüşü itibari ile muhtemel alacağının tahsilini sağlamak amacını taşıdığı, isteminin katılma alacağı olmadığı, BK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayandığı anlaşılmaktadır....

    BK'nun 19.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında İİK'nın 277. vd. maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi şartı aranmaz. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar.(Yargıtay 4.HD'nin 2021/15019- 2021/7421 E-K) Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaa davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... ve İsmet vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay (Kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin 22.10.2015 tarih, 2015/11421 Esas ve 2015/11025 Karar sayılı bozma ilamında; "davanın ileri sürülüş biçimi itibariyle BK'nun 18 (TBK 19) maddesinde belirtilen genel hükümlere göre açılmış bir dava olduğu, davacı vekilinin dava dilekçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine dayandığı gibi 29.04.2015 tarihli dilekçesi ile de davanın BK'nun 18.maddesine göre açıldığını belirttiği, BK'nun 18.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında zamanaşımının söz konusu olmayacağı ve İİK'nın 277 vd .maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesinin muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmayacağı...

      na sattığını ileri sürülerek yapılan satışın BK.nun 18. maddesi uyarınca iptali ile kendilerine İİK.nın 283/1 maddesinin kıyasen uygulanmak suretiyle cebri icra yetkisi verilmesi talep edildiği, yargılama sırasında da davacı tarafın aynı şekilde beyanda bulunduğu bu durumda davacının davasını özellikle BK.nun 18.maddesine dayalı olarak açtığını bildirmesi ve dava açma hakkını muvazaa yönünde tercih etmiş olması karşısında mahkemece davanın BK.nun 18.(Yeni BK. 19.maddesi) maddesindeki genel muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil istemi doğrultusunda değerlendirilmesi, iptal kararı verilmesi halinde İİK.nın 283/1 maddesinin kıyas yoluyla uygulanması, tarafların iddia, savunma ve delillerinin bu yönde incelenip sonuçlandırılması gerekirken yazılı olduğu üzere yanlış değerlendirme sonucu davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gereğine değinilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, 15.01.2010 havale tarihli dava dilekçesindeki nitelendirmeye göre kadastrodan sonraki muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı uyarınca, temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          edilemez olduğunu beyan ettiğini, yerel mahkemenin de gerekçeli kararının işbu beyan üzerine tesis edildiğini, mahkemenin vermiş olduğu ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, muvazaalı işlemin ne zaman doğduğunun önemi bulunmadığını, işbu huzurdaki davalarının, TBK 19. maddesinde tanımını bulan, muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğunu, yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmediğini, Açıklamış oldukları nedenlerle tasarruf işlemi her ne kadar sözleşmeden önce ise de (icra takibi başlatma tarihi 17/01/2020- davacı banka ile imzalanan tüketici kredi sözleşmesi 28/01/2020) 11 günlük kısa bir sürenin bulunması diğer iddia ve savunmaları dikkate aldıklarında muvazaa olgusunu güçlendirmekte ve hatta ispatlar nitelikte olduğunu, bu sebeple ''DAVANIN REDDİNE'' kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, nitekim Yargıtay 4.Hukuk Dairesi 22.03.2021 T 1254/1330 sayılı...

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18.10.2022 (Ara karar) NUMARASI : 2022/29 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19.Maddesine Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması esnasında ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara kararına karşı davalı T7 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

          ın davalı olarak eklendikten sonra muvazaa iddiasına yönelik hiçbir maddi delil bulunmadığını, müvekkilinin oryantallik yaptığını, ayrıca boşandığı eşinden haricen tazminat aldığını ve maddi gücü bulunduğunu, davacı tarafın iddiasını kesin ve inandırıcı hiçbir delille ispat edilemediğini belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 19 uncu maddesi uyarınca muvazaa nedenine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil ve araç bedellerinin tazmini istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 24 ve 1023 üncü maddeleri, 6098 sayılı TBK'nın 19 uncu maddesi. 3. Değerlendirme 1....

            UYAP Entegrasyonu