HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2018/555 KARAR NO : 2018/563 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SİMAV ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/09/2017 NUMARASI : 2017/126 ESAS 2017/423 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen ilk derece mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edilldikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili İlk Derece Mahkemesine ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle; İhtiyaç kredisi kullanan davalının ödememesi üzerine takip başlattıklarını takibe davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; banka teminat mektupları ile banka (garanti veren) muhataba (garanti alan) karşı bir üçüncü kişinin (lehtar) fiilini taahhüt ettiğini, teminat mektubunun hukuki niteliğinin genel olarak bir garanti sözleşmesi olduğunu, teminat mektubunun içeriğine göre, bankanın taahhüdünün bir kefalet ya da bir garanti sözleşmesi oluşturabileceğini, teminat mektubunda alacaklının yazılı isteği üzerine derhal ve kayıtsız şartsız ödeme yükümlülüğünün bulunmasının, teminat mektuplarının 818 sayılı eski Borçlar Kanunu’nun 110....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; banka teminat mektupları ile banka (garanti veren) muhataba (garanti alan) karşı bir üçüncü kişinin (lehtar) fiilini taahhüt ettiğini, teminat mektubunun hukuki niteliğinin genel olarak bir garanti sözleşmesi olduğunu, teminat mektubunun içeriğine göre, bankanın taahhüdünün bir kefalet ya da bir garanti sözleşmesi oluşturabileceğini, teminat mektubunda alacaklının yazılı isteği üzerine derhal ve kayıtsız şartsız ödeme yükümlülüğünün bulunmasının, teminat mektuplarının 818 sayılı eski Borçlar Kanunu’nun 110....
GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan nakit alacakların tahsili, gayrı nakit alacağın depo edilmesi istemiyle başlatılan takibe vaki itiraz üzerine açılan işbu davada, mahkemece yargılama sonunda davanın nakit alacaklar yönünden kısmen kabulüne, gayri nakit alacak yönünden ise sözleşmede kefillerin sorumluluğunu öngören açık bir düzenleme bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlık, davalı kefillerin gayri nakit alacaktan sorumlu olup olmadığı noktasındadır. 5941 sayılı Çek Kanunu'nun 3. maddesi uyarınca; muhatap banka, süresinde ibraz edilen çekin karşılığının bulunmaması hâlinde yasal sorumluluk miktarına kadar ödeme yapmak, çekin karşılığının kısmen bulunması durumunda ise, kalan meblağı tamamlamakla yükümlüdür....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/11/2022 NUMARASI : 2022/602 E - 2022/110 K DAVA KONUSU : Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan Davalar KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, davalı Denizbank nezdinde bulunan TR47 0013 4000 0192 1156 6000 17 IBAN numaralı banka hesabının kullanıcısı olduğunu, 18.07.2022 tarihinin öğle saatlerinde yukarıda kullanmakta olduğu banka hesabının internet bankacılığından müvekkilinin şahsi cep telefonundan giriş yapıldığı bildirimi geldiğini, müvekkilin kendi hesabında para olmadığını bildiği halde hesabında 15.000,00 TL olduğunu gördüğünü, akabinde bu para girişini araştırmak amacıyla 19.07.2022 tarihinde Denizbank'ın Fethiye Merkez Şubesi'ne gittiğini, ilgili banka şubesinin müvekkile kendi hesabından...
Takip konusu alacağın davacı banka ile davalı ... Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinden (kredi çerçeve sözleşmesi) kaynaklandığı, diğer davalıların bu sözleşmede müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, bu sözleşmeye istinaden davalı şirkete ticari kredilerin kullandırıldığı, kat tarihi itibariyle borçlu cari hesap, kredili mevduat hesabı, çek garanti bedelleri, teminat mektubu, şirket kredi kartı kredilerinden kaynaklanan borcun bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı banka kayıtlarında bankacı bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılmış, davacının takip tarihi itibariyle davalı asıl borçlu ... Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.nden 50.210,94 TL asıl alacak , 1.173,26 TL işlemiş faiz, 58,66 TL %5 BSMV, 572,78 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 52.015,64 TL; müteselsil kefiller ... ... ve Esma ... (...)'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, garanti sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 13.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 13.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 31.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Gıda Maddeleri Ticaret ve Sanayi A,Ş ye devredildiği, dolayısı ile banka ile yapılan 26.01.1994 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklı borçtan sorumlu olduğu. Nitekim 26.01.1994 tarihli genel kredi sözleşmesinin ......
Kredi garanti fonu tarafından davalı alacaklıya takip öncesi yapılan ödemelerin dikkate alınmadığı, bu hususta araştırma yapılmadığı ileri sürülmüş ise de, mahkemece Kredi Garanti Fonu'na anılan itiraz doğrultusunda müzekkere yazıldığı, kurum tarafından 11/07/2019 tarihli, 9011 sayılı cevabi yazı ile gerekli bilgi ve belgelerin sunulduğu görülmüş olup, incelenmesine, Kredi Garanti Fonunun dayanağı olan mevzuat hükümleri ve davalı banka ile Kredi Garanti Fonu arasında imzalanan kefalet protokolü ile 31/10/2016 tarihli ve 2016/9583 sayılı Kredi Garanti Kurumlarına Sağlanan Hazine Desteğine İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca fon tarafından ödeme yapılmış olsa dahi, bankanın fon yerine geçerek tüm alacak miktarı üzerinden takip başlatabileceği anlaşıldığından, buna ilişkin istinaf başvurusu da yerinde değildir....
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda; İİK'nın 206/.... maddesinde bahsi geçen rehin tabirinin ipotek ve taşınır rehni kavramına giren bütün taşınır ve taşınmaz rehinlerini ihtiva ettiğini, şikayetçi banka tarafından müflis ile aralarında düzenlenen banka kredi sözleşmesinde yer alan rehin hakkı tabirine ilişkin sözleşme hükmüne dayanılarak, bankanın çek garanti belgelerinden kaynaklanan risk alacağının rüçhanlı olduğunun iddia edildiği, ancak banka ile müşterisi arasındaki sözleşmede yer alan hükmün rehin hukuku esas prensipleri çerçevesinde alenilik taşıyan rehin sözleşmesi olarak kabulünün mümkün olmadığı, bu sözleşmeye dayanılarak İİK'nın .../.... maddesinde belirtilen ve İİK'nın 206/.... maddesinde ifade edilen rehin tabiri kapsamında kalan bir alacak olarak değerlendirilmesinin söz konusu olmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekilince temyiz edilmiştir....