Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İleri Sürülen İstinaf Sebepleri : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının orman kadastrosuna itiraz etmediğini, TMK 2. md. kapsamında iyi niyetli olmadığını, zamanaşımı süresinin dolduğunu, zararın oluşmadığını, taşınmazın orman vasfı sebebiyle arazi olarak değerlendirilemeyeceğini, ağaçlık alan ve açıklık alan ayrımı yapılmadan % 5 oranında düşük kapitalizasyon faiz oranı uygulandığını, % 30 oranında objektif değer artış oranının yüksek olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, faizin dava tarihinden itibaren uygulanmaması gerektiğini, belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Delillerin İncelenmesi ve Gerekçe: Asıl dava TMK'nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat davası, birleşen dava ise tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

HD'sinin 2016/12913 E 2017/3325 K sayılı kararında da değinildiği üzere devletin kusursuz sorumluluğundan kaynaklı bu türden davalarda nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden karar bu yönüyle doğrudur. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki TMK' nun 1007. maddesine dayalı tazminat davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 17.04.2012 günü temyiz eden davacı vekili ile aleyhine temyiz olunan davalı idare Vek.Av....'in yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak temyiz isteminin süresinde olduğu görülüp, taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R – Dava, TMK.nun 1007. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Dosyanın Yargıtay'a geliş tarihi itibariyle Yargıtaydaki inceleme yeri 4. Hukuk Dairesidir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Kapatılan 20. Hukuk Dairesinden çıkan kararı kapsayan 24/06/2020 gün ve 2018/5593 Esas – 2020/2105 Karar sayılı ilama karşı davacılar vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Orman kadastrosuna itiraz ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davada, mahkemece bozma ilamına uyularak verilen karar; davalı ... vekilinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bu karara davacılar vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TMK' nun 1007. Maddesine dayalı , tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacıların hissedar olduğu taşınmazın bir kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından bahisle kullanılamayan bu kısım için tazminat talebinde bulunmuştur. Dosyadaki tüm belgeler ile mahallinde yapılan keşif akabinde dava konusu 272 ada 34 parsel nolu taşınmazın 811,33 m² lik kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı buna göre davacının mülkiyet hakkının sınırlanması nedeniyle tazminat davası açmakta haklı olduğu anlaşılmıştır. Somut olayda TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların zararının tazmininin yerinde olduğu (bakz. Y. 20....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : 1007/2 Tazminat K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 4721 sayılı TMK'nin 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat istemine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (5.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        İleri Sürülen İstinaf Sebepleri : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının TMK 2. md. kapsamında iyi niyetli olmadığını, taşınmazda orman şerhi olduğunu, zamanaşımı süresinin dolduğunu, tapu iptal işleminin kesinleşmiş bir mahkeme kararına dayandığını, husumet yokluğu sebebiyle red kararı verilmesi gerektiğini, taşınmazın orman vasfı sebebiyle arazi olarak değerlendirilemeyeceğini, kapitalizasyon faiz oranının, objektif değer artış oranının hatalı uygulandığını, faizin hatalı uygulandığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Açılan dava TMK 1007. Maddede düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat davasıdır....

        İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı Maliye Hazinesi vekili; davacı önce T3 ile aralarında olan davayı kaybettiğini, ancak karara karşı yapması gereken tüm itiraz yollarının tüketmediğini, sebepsiz zenginleşmeye yönelik olarak açılan davanın reddi gerekeceğini, davacının tapu kaydı yolsuz tescile dayandığından iptal edildiğini, öncesi itibariyle de mülkiyenin zaten Hazineye ait sayılan bu tür orman arazileri için davacının tazminat talebini kesinlikle kabul etmediklerini, bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığını, raporların yeterli incelemeyi içermediği gibi Yargıtay denetimine de elverişli olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK 1007.maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasıdır....

        nci maddesinden kaynaklı tazminat koşullarının oluştuğunun kabulü ile hüküm kurulması, ilgili idare tarafından onaylanmış ya da hükmen kesinleşmiş kıyı kenar çizgisinin bulunmadığının tespiti hâlinde ise 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi koşulları oluşmadığının nazara alınması gerekirken eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi, bozmayı gerektirmiştir....

          Bu şekildeki eylem nedeniyle oluşan zarar, tapu dairesinde yapılan işlemden kaynaklandığından, tehlike sorumluluğuna dayalı kusursuz sorumluluk şeklinde düzenlenen TMK 1007. maddesi uyarınca Devletin sorumluluğunu gerektiren illiyet bağının kesilmediği ve davalı Hazinenin tapu kaydının iptali nedeniyle TMK 1007. maddesi uyarınca kusursuz sorumluluğunun bulunduğunun anlaşılmasına göre, davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde illiyet bağının kesildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: 1)Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması nedeniyle 1.100.-TL vekâlet ücretinin davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine, taraflarca 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi atfıyla HUMK'nın 388/4....

            UYAP Entegrasyonu