Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, çıkan yangında davalının kusuru bulunmadığından davacının rücu hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda dava tümden red edilmiştir. Hükmedilmesi gereken red vekalet ücreti maktu olmayıp tarifeye göre hesaplanacak nispi vekalet ücretidir. Bu nedenle davacı aleyhine, davalı lehine red edilen maddi tazminat talebi ile ilgili olarak 1.320,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili şirkete trafik ve ... poliçesi ile sigortalı olan dava dışı...’e ait aracın, davalı şirkete kasko sigortalı araca çarparak hasarladığını, talep üzerine davalı tarafa trafik sigortasından 10.000 TL, ... poliçesinden 20.000 TL olmak üzere toplam 30.000 TL’nın ödendiğini, ancak kasko sigorta poliçesine ait ilk prim taksitinin kaza tarihinden (5.5.2008) 1 gün sonra 6.5.2008 tarihinde sigortalı tarafından yatırıldığı ve davalıya sehven ödeme yapıldığı anlaşıldığından ... poliçesinden ödenen 20.000 TL’nın 25.9.2008 ödeme tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir....
Dava, trafik sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortalısı ve ... plakalı aracın maliki ... oğlu 1952 doğumlu ...'dır. Hakkında hüküm kurulan ... ise ...,... Oğlu, 1960 doğumlu olduğu anlaşılmaktadır. Araç maliki ... Oğlu 1952 doğumlu ...'a tebligat çıkartılarak taraf teşkili sağlandıktan ve deliller toplandıktan sonra hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. ../... -2- 2009/9496 2009/7799 SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 23.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. 2918 Sayılı KTK.’nun 91. maddesinde, işletenlerin bu kanunun 85/1. maddesine göre sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu düzenlenmiştir. Aynı Yasa’nın 95. maddesinde ise, sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden ... ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği, ödemede bulunan sigortacının, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabileceği öngörülmektedir. Aracın gerçek işleteni kim olursa olsun, sigorta sözleşmesinin tarafı sigorta ettiren olduğundan, sigorta poliçesinin ve sigorta genel şartlarının kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmekle yükümlüdür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada ... 9.Asliye Ticaret ve ... 3.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü; K A R A R- Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesince, davanın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğunu belirterek görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacı şirkete sigortalı aracın dava dışı şirkete ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda uyuşmazlık 6102 sayılı TTK.nin 1472 (6762 sayılı TTK.nin 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden ibarettir....
Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücû davası, aslında bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsî nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsî ve rücu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz'î haleftir....
Davacı sigorta şirketi, sigortalısının zararını poliçe gereği tazmin ettiği için sigortalısının kanuni halefi olmakta ve hukuken onun yerine geçmektedir: TTK'nun 1472. maddesinde düzenlenen Halefiyet; yasal, sınırlı ve cüz’î halefiyet niteliğindedir. Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılan veya açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. TTK'nun 1472. maddesi uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve böylelikle dava, tazmin edilen bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücû davası aslında bir tazminat davası olup bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsî nitelikte bir Eda Davasıdır....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesince, taraflar arasında düzenlenmiş herhangi bir sigorta poliçesi bulunmadığı, davanın ticari dava olmadığı ve haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu, buna göre genel mahkemenin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, davanın 6102 sayılı TTK'nın 6. kitabında düzenlenen sigorta sözleşmelerinden kaynaklandığı ve ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TARİHİ: 11/02/2020 NUMARASI: 2017/375 Esas - 2020/91Karar DAVA: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) KARAR TARİHİ: 11/02/2021 Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı, İstinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık, işyeri paket sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine dayanmaktadır. Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanacak 564 ve 586 sayılı kararları ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk ve Ceza Daireleri arasında yapılan iş bölümü kararına göre, uyuşmazlık konusu olan "riziko mahalli konut ve işyeri olan mal ve sorumluluk sigortası sözleşmesi ile taşıma hukukundan doğup doğmadığına bakılmaksızın can-hayat sigortası sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu (rücu dâhil) verilen hüküm ve kararların" istinaf incelemesinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17 ve 45....
Mahkemece, davanın sigorta hukukundan kaynaklandığı, bu nedenle davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6762 sayılı TTK.’nun 1301. maddesinden (6102 sayılı TTK'nun 1472. maddesi) kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 22.3.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında bu husus" Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır....