- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalılar arasında imzalanan bayilik sözleşmesinin davalı şirket tarafından haksız olarak feshedildiğini belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla İstasyonlu Bayilik Sözleşmesine aykırılıktan kaynaklanan cezai şart borcundan dolayı şimdilik 2.500,00 USD alacağın ödeme günündeki Merkez Bankası efektif döviz satış kuru üzerinden Türk Lirası karşılığının fesih tarihi olan 22.03.2010 tarihinden itibaren işleyecek dövize uygulanan en yüksek faiz ile birlikte tahsilini, İstasyonlu Bayilik Sözleşmesine aykırılıktan kaynaklanan kar mahrumiyeti borcundan dolayı şimdilik 5.000,00 USD alacağın ödeme günündeki Merkez Bankası efektif döviz satış kuru üzerinden Türk Lirası karşılığının fesih tarihi olan 22.03.2010 tarihinden itibaren işleyecek dövize uygulanan en yüksek faiz ile birlikte tahsilini, 20.02.2008 tarihli sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan cezai şart borcundan dolayı şimdilik 2.500,00 USD alacağın ödeme...
Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan tazminat istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'ne aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 05/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: Dava, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan alacak ve maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi; davanın ticari ilişkiden kaynaklanan tazminat davası olduğu ve ticari dava niteliğinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, her iki tarafın tacir olmadığı ve uyuşmazlığın adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan dava olduğunu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır....
Mahkemece, taraflarca sözleşme ilişkisi kurulduktan sonra davalının sözleşme konusu barakaları dava dışı üçüncü şahsa devretmek suretiyle akde aykırı davrandığı, dava konusu barakaların devri üzerine davacı yanca davaya tazminat davası olarak devam edildiği, davacı yanın sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan zararının yanında ihtiyati tedbir ve icra dosyasındaki masrafları da talep ettiği ancak anılan masrafların işbu dava konusundan bağımsız olduğu gerekçesiyle masrafa ilişkin talebin reddi ile sözleşmeye aykırılıktan doğan zarar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalı ile aralarında 5 adet konteynerin satışı konusunda anlaşma yapıldığını, ancak davalının konteynerleri kendisine teslimden imtina ettiğini, bilahare fiyat artışında bulunarak yeni bedel talebinde bulunduğunu ileri sürerek konteynerlerin müvekkiline teslimini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan haksız eylem tazminatına ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 03.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan takdiren 50.000 USD, tonaj ihlalinden kaynaklanan 5.000 USD ve kâr kaybından kaynaklanan 45.589 USD olmak üzere toplam 100.589 USD’nin 11.10.2010 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4-a maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davacı şirket vekilinin temyiz itirazlarına gelince; 818 sayılı Borçlar Kanununun 161/3. maddesi “Hakim, fahiş gördüğü cezaları tenkis ile mükelleftir.” hükmünü içermektedir....
Mahkemenin nitelendirilmesine göre, uyuşmazlık; taşınmazın paydaşlarının aynı taşınmaz üzerinde birlikte inşaat yaparak payları oranında paylaşmak üzere yaptıkları sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, davacı ve davalı ... 921 ada ... parsel numaralı taşınmazın paydaşlarıdır. Aralarında davaya dayanak yapılan ....05.1994 tarihli sözleşme imzalanmış, sözleşmeye göre binanın ortaklar tarafından hisseleri oranında katılımda bulunarak tamamlanması kararlaştırılmıştır. Sözleşmede imzası bulunan ...'ün vefat ettiği, payının davalıya geçtiği ileri sürülmüştür. Bu durumda taşınmazın iki paydaşı bulunmakta olup, bunlar davanın taraflarıdır. Taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Ayrıca yüklenici olduğu iddia edilen bir kişi bulunmadığı gibi, davada da yer almamaktadır. Taşınmazın iki paydaşı arasındaki tazminat istemine ilişkin uyuşmazlığın yargılaması sonucunda verilen kararın temyiz incelemesini yapma görevi ortaklık hükümlerine göre ......
Maddesinde de yasanın amacının bu şekilde açıklandığı dikkate alındığında sözleşmeden ve bu sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanan taraflar arasındaki alacak istirdat davasının genel yetkili mahkemelerde görülmesi gerektiği belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda uyuşmazlığın, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı belirgin olup, bu yönde, davada 1479 ve 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak yasada başka bir hüküm de mevcut değildir. Aksine, sözleşme hükümlerine aykırılıktan doğan bu davanın yasal dayanağı Borçlar Kanunu'nun 96 ve devamı maddeleri olduğundan, davanın iş mahkemesinde değil, Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun 21. Ve 22. Maddeleri gereğince ... 1....
Hukuk Dairesi gösterildiğini, dairece yapılacak inceleme sonucu dosyanın temyiz incelemesini yapma görevini Dairelerine ait olduğu görüşüne varılması halinde; dosyanın dairede bırakılması, aksi halde hangi dairenin görevli olduğunun gerekçeleri gösterilerek HİİK’na gönderilmesi gerektiği belirtilerek gönderilen dosyanın tetkikinde ; Uyuşmazlığın, davalı Kurum ile sağlık hizmeti sunan davacı hastane arasında yapılmış 8.2.2012 tarihli hizmet satın alınmasına ilişkin sözleşmeye aykırılık dolayısıyla uygulanan cezai şarttan dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkin davanın taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı belirgin olup, bu yönde, davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak yasada başka bir hüküm de mevcut değildir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlığın, davacı ile davalı Kurum arasındaki sağlık hizmetinden yararlanmasına ilişkin taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı belirgin olup, bu yönde, davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak yasada başka bir hüküm de mevcut değildir. Aksine, sözleşme hükümlerine aykırılıktan doğan bu davanın yasal dayanağı Borçlar Kanununun maddeleri olduğu, davanın genel görevli asliye hukuk mahkemesinde görülmesi ve Yargıtay Hukuk ve Ceza Daireleri İş Bölümü Onüçüncü Hukuk Dairesi Başlılıklı 1. maddesinde “....diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmeler ile özel kanunlara göre yapılıp diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar....” belirtildiğinden, konun sözleşme hukukunu ilgilendirdiğinden, dosyanın 13....