DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Asıl dava nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat ve birleşen dava nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat ve hediyelerin geri verilmesi istemine ilişkindir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. HMK 294 ve devamı maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca hükme bağlanmıştır. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması ve tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi ilke olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle hükmün açık, anlaşılır ve şüpheye yer vermeyecek şekilde infazı kabil olarak kurulması ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın kısa karara uygun bulunması gerekir. Aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş olacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nişanın Bozulması Sebebiyle Manevî Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, manevî tazminatın miktarı ve vekâlet ücreti yönünden; davalı erkek tarafından ise katılma yoluyla tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece verilen 30.06.2017 tarihli hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmiş, davacı kadın lehine hükmedilen manevi tazminatın çok olduğu gerekçesi ile hüküm bozulmuş, hükmün bozma kapsamı dışında kalan kısımları ise kesinleşmiştir....
DAVA TÜRÜ : Tazminat DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:04.10.2016 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, TMK'nın 120 ve 121. maddelerine dayanılarak açılan nişanın bozulmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 14.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nin davalı taraf ile 15/11/2004 tarihinde nişanlandıklarını, davalı taraf ve ailesinin bu aşamada taraflara her türlü destekte bulunacaklarını vaad ettiklerini, ancak sonradan davalı tarafın davacıyı yanıltarak vaadlerini yerine getirmediğini, taraflar ve aileleri arasında birtakım uygunsuz tartışma ve durumların meydana geldiğini, davacının nişanın bozması nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğradığını ve bu konuda tamamen davalı tarafın kusurlu olduğunu belirterek nişan masrafları nedeniyle 1.525,00 TL maddi tazminat ile, 3.500,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, haksız açılan davanın reddini, birleştirilen Ankara 7....
Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Manevi tazminata karar verilebilmesi için Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 58. maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar; kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişanın bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (TBK 56) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (TBK’nın 58 ). Bunlardan TMK’nın 24 ile TBK’nın 58. maddeleri daha kapsamlıdır....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, davacının nişanlısı olan davalıdan, evlendikleri zaman birlikte oturacakları ev için aldığı ev eşyalarının veya parasının, evlenmekten vazgeçmeleri nedeniyle iadesi istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, davacının mutad nişan hediyelerinin iadesi ile herhangi bir tazminat talebi bulunmadığı, davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası olduğu, bu nedenle Aile Hukukunu ilgilendirmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın nişanın sona ermesi nedeniyle hediyelerin iadesine ilişkin olduğu, bu nedenle Aile Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
E.. arasındaki nişanın, evlenme dışındaki bir sebeple sona ermesi nedeniyle nişanlılık döneminde davalıya verdiği nişan hediyelerinin (ziynetlerin) aynen veya mislen geri verilmesini talep etmektedir. Nişan ve nişanın bozulmasının sonuçlarına ilişkin hükümler Türk Medeni Kanununun İkinci Kitabında ve Aile Hukuku başlığı altında düzenlenmiştir. Bu yasal düzenleme gereğince nişanın evlenme dışındaki bir sebeple sona ermesi halinde, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler verenler tarafından geri istenebilir. Hediyeler aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır. (TMK m.122) Buna göre hediyelerin geri verilmesi davasının davacısı, nişanlılar, nişanlıların ana ve babası, nişanlıların ana ve babası gibi davrananlardır....
Davada, nişanın bozulması nedeniyle küçük aleyhine velayeten babası davalı gösterilerek nişan hediyelerinin aynen iadesi, olmazsa bedelinin tahsili istenilmiş; mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa aleyhine velayeten dava açılan ... yargılama aşamasında ... olduğuna göre, davaya dahil edilerek bizzat ya da vekili marifetiyle davada temsil edilmesi gerekirken (TMK. md. 16) bu husus resen gözetilmeksizin, taraf teşkili sağlanmadan, davada taraf ve temsilci sıfatı kalmayan (velayet ... yasa gereği ortadan ... baba) ... aleyhine yargılama yapılıp hüküm kurulması usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde nişanın haksız bozulması nedeniyle takılan hediyelerin aynen iadesi, olmadığında bedelinin (7970 TL'nin) faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın görev yönünden reddi ile mahkemenin görevsizliği cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin bütün, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir....
Davacı vekili, davacının davalılardan ... ile evlenmek isteğini diğer davalılar ... ve ...’a bildirerek evlilik öncesi yirmi bin Türk Lirası ve dört adet ... burması bileziğin davacı tarafından davalılara verdiğini, davalıların evlilikten vazgeçmesi üzerine nişan hediyelerinin iade edilmediğini belirterek nişanın bozulması sebebiyle manevi tazminat ve nişan hediyelerinin iade edilmemesi sebebiyle maddi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından; davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddedilmesine karşın mahkemece, davalı lehine tek vekalet ücretine hükmedilmiş olduğu anlaşılmaktadır....