Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE : Dava, nişanın bozulması sebebi ile TMK 120. ve devamı maddelerince istenilen maddi- manevi tazminat talebine ilişkindir. Davacı erkek istinafında, manevi tazminat talebinin reddi kararının hatalı olduğu gibi, maddi tazminat talepleri hakkında mahkemece olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı kadının nişanı sebepsiz yere bozduğunu tüm deliller ile ispatladıklarını, bu nedenle davanın kabulünü talep etmiştir. Mahkeme gerekçesinde TMK'nın 121.maddesine göre manevi tazminat istemini değerlendirmiş, ispatlanmayan manevi tazminat talebi yönünden davanın reddine karar vermiştir....

Davalı vekili cevap dilekçesinde;davacının iddialarının asılsız olduğunu,davacının talebi ile nişanın bozulduğunu,nişanın bozulması nedeniyle davalının aslında zarara uğradığını,nitekim davalının bu nedenle işyerini kapatmak durumunda kaldığını,yine sadakatsizlik iddiasının da doğru olmadığını savunarak,davanın reddini istemiştir. Mahkemece;davanın kısmen kabulü ile;1.200,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş,hüküm süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre,taraf vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. ....'...

    Nişanın bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyaları mutat dışı hediye olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle nişanın bozulması nedeniyle nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların diğer nişanlıya vermiş oldukları ziynet eşyaları verenler tarafından geri istenebilir. Hediyelerin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delille de ispat edilebilir. TMK.nun 123. maddesinde "Nişanlılığın sona ermesinden doğan dava hakları, sona ermenin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar" denilmektedir....

    Mahkemece, uyuşmazlığın TMK'nun 121. maddesine dayalı nişanın bozulması nedenine dayalı olduğu belirtilerek, davanın esası hakkında karar verilmiştir. Somut olayda; davacı dava dilekçesinde nişanın bozulması nedeni ile kişilik haklarının zedelendiğini iddia ederek, manevi tazminat isteminde bulunmuş ise de; tarafların nişanlanmadıkları, bu nedenle taraflar arasındaki ilişkinin aile hukuku prensiplerine göre değil, borçlar hukuku kurallarına, özellikle de haksız eyleme ilişkin hükümlere göre değerlendirilmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 03.06.2009 tarih, 2009/3-174 E., 2009/235 K. sayılı ilamında; "…davacı ile davalı nişanlandıktan sonra düğün yaparak gayri resmi şekilde bir araya gelmişler ve uzun süre birlikte yaşamışlardır. Bu durumda nişandan ve yasal olarak korunması gereken bir birliktelikten söz edilmesi mümkün değildir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık haksız fiil olarak nitelendirip buna göre çözümlenmesi gerekir....

      Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir. Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez. " şeklinde düzenlenmiştir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1683 KARAR NO : 2022/3095 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ELMALI ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 25/12/2020 NUMARASI : 2020/379 ESAS-2020/584 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-karşı davalı erkek, dava dilekçesinde özetle; nişanın bozulması sebebiyle uğramış olduğu zararlar nedeniyle 9.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı-karşı davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı-karşı davacı kadın vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davanın reddine, müvekkili yararına 1.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Davacı dilekçesinde, davalı tarafından nişanın haksız yere bozulmasından dolayı nişan töreni için yapılan masrafları için 5.000 TL maddi, duyulan elem ve üzüntü için 5.000 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminatın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. TMK 121.maddesinde "Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun bir miktarda bir para ödenmesini isteyebilir" hükmü yer almaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24.10.2001 tarih, 2001/4-1016 E.-2001/757 K.sayılı ilamında “kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Manevi tazminat bozulan manevi dengenin yerine gelmesi için kanunun öngördüğü bir telafi şeklidir. Bir yönüyle de insanlardaki kırgınlık ve kızgınlığı, tatmin etmek aracıdır....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde; nişanın davacının kusuru hareketleri sonucu bozulduğunu, davacı tarafın nişan hediyesi olarak taktığı 3 adet bileziğin nişanın bozulmasının ardından davacı tarafa iade edildiğini beyan ederek davanın reddini savunmuş karşı dava dilekçesinde; davacı tarafın söz ve davranışları neticesinde müvekkilin kişilik haklarının ağır surette saldırıya uğradığını belirterek 10.000,00 TL manevi tazminatın davacı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; nişanın davalı ve karşı davacının kusurundan kaynaklanarak bozulduğu yolunda olumlu kanaat oluşmadığı gerekçesi ile davacının takıların iadesi ve manevi tazminat konusundaki davasının reddi ile davalı ve karşı davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişan bozulması nedeniyle hediyelerin geri verilmesi - manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, her iki davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı karşı davalı vekili dilekçesinde; tarafların 08/01/2013 tarihinde nişanlandıklarını, davalı karşı davacının sebep göstermeden nişanı bozduğunu, “Mevlit bana tecavüz etti “ şeklinde iftira attığını, nişanın bozulması ve atılan iftira nedeniyle müvekkilinin psikolojik bunalıma girdiğini belirterek 15.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini, ayrıca 6 adet altın bilezik, altın set ve bohçaların aynen iadesini, olmadığı takdirde bedeli olan 15.000 TL'nın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Dava, nişan bozulması nedeniyle maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. İstinaf istemi, manevi tazminata ilişkindir. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Manevi tazminat ödemesi gereken nişanlının kusurlu olması gerektiği TMK m.121’de açıkça belirtilmiştir. Dolayısıyla, TMK m.121’in uygulama alanı bulabilmesi için nişanı bozan yada bozulmasına neden olan tarafın kusurlu olması şarttır. Söz konusu kusur, haklı sebep olmaksızın nişanı bozma, kusuru ile nişanın karşı tarafça bozulmasına sebebiyet verme veya nişanı bozma tarzı bakımından kusurlu olma şeklinde kendini gösterir....

              UYAP Entegrasyonu