için 2000TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacılara ödenmesine karar verilmiş, hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.TMK.nun 121.maddesine göre "Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi, tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir."Yukarıda bahsi geçen maddeden de anlaşılacağı üzere nişanın bozulmasından dolayı manevi tazminatı, kusursuz olan nişanlı, kusurlu olan nişanlıdan isteyebilir. Nişan ilişkisi yalnızca nişanlanan taraflar arasında meydana gelir, bu nedenle nişanın bozulmasının manevi sonuçları da yalnızca bu taraflar arasında etkisini gösterir.Somut olayda nişanlı davalı taraf, başkasıyla kaçarak nişanı bozduğunu kendisi ikrar etmiş, tanık beyanlarıyla da sabit görülmüştür. Bu nedenle nişanın bozulmasında kusurlu olduğu, davacı olan nişanlının da bu olay nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğramış olduğu ortadadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, nişan hediyesi olarak davalı adına tescili sağlanan taşınmazın, nişanın bozulması nedeniyle geri verilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
karar verilmesi için istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....
nişanın haksız bozulmasından dolayı müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararların karşılığı olarak 5.250,00 TL maddi tazminat ile 25.000,00 TL manevi tazminata dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faize hükmedilerek davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Taraflar arasında görülen nişan hediyelerinin iadesi, tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, nişanın bozulması nedeniyle ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla ziynet eşyalarının değeri olan 12.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Dava, taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle açılan manevi tazminat davasıdır. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine 21/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Nişanın bozulması nedeni ile açılan maddi ve manevi tazminat davalarının da aile hukukuna ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, davaya Aile Mahkemesinde bakılması gerektiği gözetilerek, öncelikle ayrı Aile Mahkemesi varsa dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddi, yoksa davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken esas hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davada; tarafların 2006 yılında nişanlandıkları, bir yıl süreyle nişanlı kaldıkları, hatta bu nişanlılık süreci içerisinde tarafların cinsel beraberlik yaşayıp davacının hamile kalmasına rağmen evliliğin gerçekleşmediği ve nişanın davalı tarafça haksız olarak bozulduğu ileri sürülerek bu nedenle oluşan manevi zararın tazmini istenilmiştir. Mahkemece davacının kendi isteği ile birliktelik yaşadığı ve yine kendi isteği ile davalıdan ayrıldığı, bunun sonuçlarına da kendisinin katlanması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Medeni Kanununun 121.maddesine göre; nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun bir miktarda para ödenmesini isteyebilir. Manevi tazminat istenebilmesi için nişanı bozan tarafın ağır kusurlu olması zorunlu değildir. Tazminat isteyen tarafın kişilik haklarına saldırıda bulunulmuş olması yeterlidir....
Ancak, TMK 121. maddesine göre nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ve takdir ederken haksız eylem ve olayın özelliği yanında tarafların sosyal, ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Takdir hakkı kullanılırken hakkaniyet ilkelerine uygun (TMK.md.4) hareket edilmelidir. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamalek hukukuna ilişkin bir zararın tazmini niteliğinde de değildir. O halde manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru ve tatmini gerçekleştirecek ölçüde, adalete uygun bir miktar olmalıdır. Somut olayda; taraflar ... ... Köyünde yaşamaktadır. Kısa bir süre nişanlı kalmış olup, nişan evlenecek taraflar için birbirini tanıma olanağı yaratması gerekirken, taraf tanıklarının ortak beyanından davacı ile yalnız görüştürülmeyen davalı taraf da nişanın bozulmasına kusuruyla katkıda bulunmuştur....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesince verilen ve yukarıda tarih ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm nişan bozma nedeniyle hediyelerin geri verilmesi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren 20.01.2017 tarih 2017/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.10.2017 (Pzt.)...