Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Talep ise, tazminat davasında ihtiyati haciz talebinin kabulü kararına yapılan itirazın kabulüne dair karara ilişkin davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebine ilişkindir. Dava konusu uyuşmazlıkta, davacı tarafça dava delikçesi ile ihtiyati haciz talep ettiği, Mahkemece 31.12.2021 günlü ara karar ile; İhtiyati haciz talebinin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Davalılar vekili tarafından yapılan itiraz üzerine mahkemece 31.05.2021 tarihli ara karar ile duruşma açılarak ihtiyati hacze itirazın kabulüne ve ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....

G E R E K Ç E Uyuşmazlık, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan haksız eylem nedeniyle açılan manevi tazminat davasında istenilen ihtiyati haciz isteğinin reddine ilişkindir. İlk derece mahkemesince 07/11/2022 tarihli gerekçeli ara kararında yukarıda özetlenen gerekçelerle; İİK un 257 inci maddesi uyarınca ihtiyati haciz koşulları oluşmadığından ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır....

    dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi, talep edilen maddi tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla, somut olayda maddi tazminat talebi bakımından da ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmış, Tüm bu nedenlerle Davacı vekilinin maddi ve manevi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin yerinde görülmeyerek reddine," şeklinde karar verildiği görülmüştür....

    Davalı T13 vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, dosyaya sunulan poliçelerden de anlaşılacağı üzere davacıların manevi zararlarının teminat altına alındığını, maddi tazminatın ihtiyati hacze konu olamayacağını, mahkeme kararının hatalı olduğunu, süresinde infaz yapılmadığından ihtiyati haciz kararının kalktığını, davacının asli kusurlu olduğunu, davacının kendi kusuruna dayalı olarak manevi tazminat talebinde bulunamayacağını, buna rağmen ihtiyati haciz kararının hatalı olduğundan bahisle ilk derece mahkemesince verilen 30/09/2020 tarihli ara kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

    ın tali kusurlu bulunduğu, her ne kadar mahkemece oran içeren kusur incelemesi yapılacak ise de ihtiyati haciz talebi bakımından alacak ve haciz sebepleri hakkında kanaat getirecek delillerin gösterildiği, nitekim mahkemece bu hukuki olguların varlığı kabul edilerek manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verildiği, ihtiyati hacze karar verilebilmesi için tam ispatın gerekmediği, talep edilen rakamın miktarından ziyade muacceliyetinin önemli olduğu, ayrıca talebin belirsiz alacak kapsamında kaldığı, burada davacılar için ihtiyati haciz kararının sağladığı hakların önemsenmesi gerektiği, ihtiyati haciz bakımından yaklaşık ispatın yeterli olduğu, somut uyuşmazlıkta mevcut deliller nazara alınarak yaklaşık ispat şartı sağlandığından mahkemece davalı ..... ile davalı sürücü ... aleyhine İİK'nin 257/1. maddesi kapsamında maddi tazminat yönünden de ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile .......

      İSTİNAF NEDENLERİ : Davalı T7 vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz kararının verilebilmesi için gerekli şartların oluşmadığını, söz konusu davanın konusunun maddi ve manevi tazminat talepleri olduğunu, doktrin ve Yargıtay kararları uyarınca benimsenen ilkeler çerçevesinde ihtiyati hacze konu para alacağının likit ve muaccel olması gerektiğini, kusur oranının ve zararının tespitinin incelemeyi gerektirdiğinden, alacağın likit ve muaccel olmadığını, bu itibarla İİK'nun anılan maddesindeki ihtiyati haciz isteminde bulunabilmek için aranan koşulların somut olayda gerçekleşmediğini, hem şartlar gerçekleşmediğinden hem de tarafların kusur oranı ve zararın tespitini gerektirdiğinden ihtiyati haciz kararı verilmesinin açıkça hukuka aykırılık teşkil ettiğini, ihtiyati haciz kararının hiçbir gerekçe içermediğini, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini beyan ederek ihtiyati haciz kararına karşı itirazlarının kabulü ile yerel mahkemenin ihtiyati haciz kararının...

      Davaya konu tazminat alacağının 6098 sayılı TBK'nun 117/2. maddesi gereğince olay tarihinde muaccel hale geldiği açıktır. Sadece ceza mahkemesi kararı henüz kesinleşmediğinden kusur durumu ve tazminat miktarı çekişmelidir. Davacının maddi ve manevi zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın kesin olarak ispatlanması gerekli olmayıp, alacağın varlığı hususunda mahkemede kanaat uyandıracak kadar bir ispat yeterlidir. (yaklaşık ispat kuralı) Eldeki davada yaklaşık ispat şartı gerçekleşmiş olduğundan ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddi kararına yönelik istinaf sebepleri yerinde görülmüştür. Ayrıca, İİK.'...

      Açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın kabulü ile manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, itirazın reddine karar verilmesi yerinde görülmediğinden davalı vekilinin manevi tazminata ilişkin istinaf başvurusunun kabulüne karar vermek gerekmiştir. 2- Davalı vekilinin maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebi yönünden yapılan incelemede; 2004 sayılı İİK'nın 257/1.maddesinde; "Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir" düzenlemesi muaccel, bir başka deyişle vadesi gelmiş alacaklar yönünden ihtiyati haciz koşulları düzenlemiş olup, muaccel olmayan/vadesi gelmemiş alacak yönünden ise ihtiyati haciz koşulları aynı yasanın 257/2.maddesinde ise; "Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1- Borçlunun muayyen yerleşim yeri...

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2020 NUMARASI : 2020/303 ESAS DAVA KONUSU : None KARAR : DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, meydana gelen yaralamalı trafik kazası nedeniyle manevi tazminat davasında manevi tazminat yönünden reddedilen ihtiyati haciz talebine karşı yapılan istinaf talebidir....

        Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında tazmin yükümlülüğü olay tarihi itibariyle muaccel hale geldiğinden, bu durumda geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yakın ispat koşulu gerçekleşmiş olup ihtiyati haciz mahiyetindeki tedbir talebinin incelenmesi gerekir. Mahkemece, ihtiyati hacizde yakın ispat koşulunun gerçekleştiği gözetilerek "tedbirde orantılılık" ilkesine uygun biçimde davacıların ihtiyati haciz isteminin kabulü gerekirken, reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, davacının istinaf sebebi yerinde görülmüştür. Buna göre, Mahkemece davacının talebine konu taşınır ve taşınmazlar araştırılıp tespit edilerek, davacının tazminat talebi ile orantılı ve borçlunun ekonomik ve ticari hayatını etkilemeyecek biçimde "tedbirde ölçülülük" ilkesine uygun bir ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekmektedir....

        UYAP Entegrasyonu