Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 5000,00 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 1.500,00 TL manevi tazminatın tahsili cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dava, kişilik hakkına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır....

    ın diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava ve birleşen dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile birleşen davada davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar .. tarihlerinde .. ilinde yayımlanan .. isimli gazetelerde davalılar .., kişilik haklarına saldırı nitelikli beyanlarının yayınlandığını, davalılar hakkında açılan ceza davaları olduğunu belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, davalılardan ... hakkında açılan asıl davada, davaya konu ifadelerin eleştiri kapsamı içinde kalması nedeniyle davanın reddine, ... hakkında açılan birleşen davanın ise, dava konusu basın açıklaması nedeniyle açılan ......

      Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (BK 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (BK 49). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile BK’nın 49. maddesi daha kapsamlıdır. TMK’nın 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK 26, 174, 287); bunların dışında BK’nın 49. maddesi uygulanır. TMK’nın 24. ve BK’nın 49. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır....

        Açıkladığım nedenlerle sayın çoğunluğun aksi yönündeki düşünce ve kararlarına katılmıyorum. 26/05/2015 KARŞI OY YAZISI Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (TMK.185/3) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161. maddesine göre zina sebebiyle boşanma davası açar ve bu davada TMK'nın 174/2. maddesi gereğince manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan eşin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş TMK 161/son maddesine göre manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte ne sebeple olursa olsun eşinden manevi tazminat istemeyen eşin durumu da aynıdır....

          Uyuşmazlığa uygulanması gereken 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi; “Kişilik haklarının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevitazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir." düzenlemesini içermektedir. Bu madde gereğince, kişilik hakkı zedelenen kimse manevi tazminat talebinde bulunabilecektir. Mahkemece uyulan bozma kararında; hırsızın eve girmesiyle davacının ruhsal bütünlüğünün bozulduğu, özel hayatına müdahale edildiği ve kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu kabul edilmiş ancak hırsızın davacının eve girmesinde davalılar arasında imzalanan güvenlik sözleşmesi hükümleri ve tarafların kusur durumları nazara alınarak manevi tazminatın koşulları oluşabileceği değerlendirilip sonucuna uygun karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir....

            Böylece yazı ve fotoğrafın hukuka aykırı şekilde kullanıldığı, kişilik hakkına saldırı teşkil ettiği ve davacıya uygun miktarda bir manevi tazminat verilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla; yukarıda arz ettiğimiz gerekçelerle, davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesi hükmünü onayan değerli çoğunluğun kararına katılmıyoruz. 02/03/2011...

              Aksi halde şikayetin hak arama özgürlüğü sınırları aşılarak kullanıldığı, kişilik değerlerine saldırı oluşturduğu sonucuna varılmalıdır. Somut olayda; davacı hakkında nitelikli cinsel saldırı ve şantaj suçlarından kamu davası açılmış olduğuna göre, davalıların şikayetçi olmasında ciddi emare bulunduğu anlaşılmaktadır. Ceza mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davacı hakkında beraat kararı verilmesi şikayetin haksız olduğunu göstermez. Şu durumda; davanın reddine karar verilmesi gerekirken, şikayetin kişilik haklarına saldırı olduğundan bahisle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                tarafından, davalı ... aleyhine 06/05/2013 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlaline dayalı manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/01/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm temyiz itirazları ile davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazına gelince; Dava, kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi zararın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümünün ödetilmesine karar verilmiş; karar, taraflarca temyiz olunmuştur....

                  UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Evlilik birliği devam ederken, eşlerden biri ile evli olduğunu bilerek birlikte olan üçüncü kişiden diğer eşin manevi tazminat isteminde bulunup bulunamayacağı, konut dokunulmazlığını ihlal suretiyle manevi tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, evlilik birliği devam ederken, üçüncü kişi ile birlikte olma ve konut dokunulmazlığını ihlal iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır....

                  (M) (M) KARŞI OY YAZISI Dava olay tarihinde....haber ajansına yapmış olduğu açıklamalar nedeniyle .... olan davacının kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat davasıdır. Davalı 24/05/2011 tarihinde yapmış olduğu bu açıklamada seçim arifesinde ... üst düzey yöneticilerin kasetlerinin ortaya çıkması üzerine davaya konu açıklamalar ve eleştirilerde bulunmuştur. Ülkede yasadışı dinlemelerin olduğu bir gerçektir. Bu gerçek üzerine kullandığı ifadeler, sert eleştiri ve düşünce açıklaması niteliğindedir. Elbetteki muhatabı da ülkeyi yöneten hükümet ve onun Başbakanı olacaktır. Davacının üstendiği görev ne kadar önemliyse yapılan eleştirilere sert bile olsa hoşgörü ile katlanması gerekir. Davalının ... ajansından getirilen açıklamalarının bütünü incelendiğinde davacının şahsına değil, yürüttüğü siyasi görevine eleştiri ve düşünce ifadesi işlendiğinden manevi tazminat gerektirmeyeceğinden bozma kararına iştirak etmiyoruz. 24/09/2013...

                    UYAP Entegrasyonu