"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ecrimisil Ünye 1.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 31.1.2007 gün, 12420-810 sayılı, 4.Hukuk Dairesinin 14.11.2006 gün 13048-12210 sayılı ve 3.Hukuk Dairesinin 30.10.2006 gün 14232-13758 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, manevi tazminat ve alacak; karşı dava ise el atmanın önlenmesi istemine ilişkin olup; hüküm manevi tazminat ve alacak istemi yönünden temyiz edilmiştir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 3.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:3.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 1.3.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....
Öte yandan, işgal nedeniyle alınan bir tazminat olan ecrimisil tutarının hesaplanmasında; taşınmazın mevkii, kullanım şekli, elde edilen gelir, altyapı, ulaşım kolaylığı gibi tüm faktörlerin etkili olduğu dikkate alındığında, ecrimisil bedelinin emsal taşınmazların güncel ve rayiç kira bedellerine göre değerlendirilmesi ve bu emsalin taşınmaza en yakın özellikleri taşıyan nitelikte olması gerekmekle birlikte; cami veya cami müştemilatına kurulan baz istasyonlarının ecrimisil bedellerinin hesaplanmasında taşınmaz üzerindeki işgal alanının dikkate alınmasından ziyade, kullanım amacı ve verdiği hizmet esas alınmak suretiyle baz istasyonlarının merkez ilçelerde kullanım amacı bakımından nitelik olarak sunmuş olduğu hizmetle orantılı olacak şekilde ecrimisil bedelinin belirlenmesi gerekmektedir....
TBK'nin 56'ncı maddesinin 1'inci fıkrasına göre hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Aynı maddenin 2'nci fıkrası uyarınca ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir. Bir kimsenin, hukuka aykırı bir fiil yüzünden çektiği, bedeni acılarla ruhsal üzüntüye manevi zarar denir. Manevi zarar, gerçek anlamda zarar değildir; zira malvarlığında bir azalmayı ifade etmez. Bir acının veya üzüntünün maddi zarar gibi parayla ölçülmesine olanak bulunmamaktadır. Paranın manevi zararları karşılamak üzere kullanılabilmesi, hiçbir zaman manevi kaygı geri getirip yerine koyduğu veya manevi varlığın bir bölümünün onunla değiştirilebildiği anlamını taşımaz....
BAZ İSTASYONUNUN KALDIRILMASIKOOPERATİFİN HUSUMET EHLİYETİ 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 39 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 40 ] "İçtihat Metni" Davacı T... Bahçeli Kaloriferli Evler Yapı Kooperatifi vekili tarafından, davalı T... Telekom AŞ ve A Haberleşme AŞ aleyhine 9.5.2002 gününde verilen dilekçe ile cep telefonu baz istasyonunun kaldırılmasının istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; T... Telekom AŞ hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddi ile diğer davalı hakkındaki davanın kabulüne dair 17.3.2004 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı A.... AŞ vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya İçerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, komşu taşınmazda kurulu cep telefonu baz istasyonunun kaldırılması isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 26/05/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 05/03/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı tarafından kendisine hakaret içeren mesajlar gönderildiğini, ifadelerin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur....
Bakanlığınca belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplanacak 843,31 TL'nin maddi tazminat olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, davacının aylık 3.600 TL gelirinin bulunduğu yönündeki sosyal ve ekonomik araştırma tutanağı baz alınarak maddi tazminatın fazla hesaplanması, 2- Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması, 3- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla davanın açıldığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; hazine zararına yol...
Dava trafik kazasından kaynaklı cismani zarara dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinin "dava" yan başlıklı kısmında maddi-manevi ibaresini kullanmış sonuç kısmında 20.000,00 TL tazminatın davalılaradn müştereken ve müteselsilen tahsili (davalı ... şirketinin sorumluluğunun poliçe, yönetmelik ve mevzuat hükümleri dahilinde olmak üzere)talebinde bulunmuş, 24.02.2011 tarihli beyan dilekçesinde ise talep ettiği tazminatın 15.000,00 TL'sinin manevi, 5.000,00 TL'sinin ise maddi tazminat olduğunu fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuğunu bildirmiştir. Ayrıca 27.06.2013 tarihli son celsede maddi tazminat taleplerinden vazgeçtiklerini, davaya manevi tazminat davası olarak devam edilmesini istediklerini belirtmiş ve duruşma zaptını imzalamıştır....
Hukuk Dairesinin 09.04.015 gün ve 2015/118 E.-2015/5515 K. sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde; Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davalı idare vekilinin ecrimisil ve manevi tazminat davası temyizi yönünden; Hükmedilen ecrimisil miktarı ile manevi tazminat miktarı ayrı ayrı karar tarihi itibarıyla 1.820,00 TL.sını geçmemektedir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/01/2020 tarih 2016/212 Esas 2020/46 Karar nolu kararına karşı taraf vekilleri tarafından İstinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının Bodrum ilçesi, Akyarlar mahallesi, 162 ada 8 ve 9 parselin, davalı T4 ise 162 ada 10 parselin maliki olduğunu, 10 parsel üzerinde davalı şirkete ait baz istasyonu bulunduğunu, davacının evinin hemen yanı başında kurulu baz istasyonundan rahatsızlık duyduğunu, bu durumun davalılara ilettiğini, çevrede oturan sakinlerinde baz istasyonun yaydığı radyasyon ve buna bağlı rahatsızlıklardan etkilendiğini, baz istasyonlarının sağlığa zararlı olduğunu beyanla davalı şirkete ait baz istasyonunun kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, davalı şirket tarafından davacının komşu parseline kurulan baz istasyonunun kaldırılması istemine ilişkindir....
Bu bağlamda davacı muris, devre tatil hakkının kullandırılmamasından kaynaklı maddi tazminat isteminde haklı olduğu gibi dava konusu yaptığı dönem itibariyle sağlık sorunu sebebiyle sözleşmeye konu tesiste konaklayamaması neticesinde uğradığı manevi zararına karşılık manevi tazminat istemekte de haklıdır. Nitekim davacı murisin, daha evvelinde iki ayrı dava ile ileri sürdüğü manevi tazminat istemlerinin kabulüne ilişkin Manavgat 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin kararları Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Bu sebeple mahkemece tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusurun ağırlığı, paranın satın alma gücü, somut olayın özelliği gözetilerek davacı tarafı zenginleştirmeyecek , hakkaniyete uygun, manevi tatmin sağlayacak tutarda bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken davacı murisin bu yöndeki talebinin reddine karar verilmesi isabetli görülmemiştir....