K A R A R Davacı, davalı şirketten satın aldığı aracın imalattan kaynaklı ayıplı olması nedeni ile Tüketici Mahkemesinde ayıplı aracın misli ile değiştirilmesi istemi ile dava açtığını ve bu yönde lehine verilen hükmün kesinleşerek infazın gerçekleştiğini belirterek, ayıplı mal satışından dolayı çeşitli zararlara uğradığından bahisle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik, araç yoksunluğundan dolayı 1.000,00 TL, kasko, trafik sigortası poliçe primleri ve üç adet motorlu taşıt pulu için ödediği bedellerden 1.000,00 TL ve kullandığı araç kredisi nedeniyle uğramış zarardan dolayı 1.000,00 TL'nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemişlerdir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı; 29/06/2010 tarihinde davalı ....şti. den sıfır kilometre araç aldığını ancak sonrasında Sulh Hukuk Mahkemesince yaptırdığı delil tespitinde aracın kimi yerlerinde boya kalınlığının farklı olup aracın bu haliyle ayıplı mal niteliğinde olduğunun anlaşıldığını belirterek, araçtaki boyadan kaynaklanan ayıbın yol açtığı %10 değer kaybına karşılık 3.150,00 TL maddi zararın, 535.27 TL ayıbın tespiti ve ihbarı için yapılana masrafın ve davacının aracın ayıplı çıkması nedeni ile yaşadığı manevi yıkıma karşılık 3.000,00 TL manevi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı davalıya davalının talebi üzerine yeni mal göndermiş ancak eski gönderdiği mallardan ayıplı çıktığı iddia edilen mallar davacıya davalı tarafından iade edilmemiştir. Kanundaki ayıpsız benzeriyle değiştirilmesi hakkını kullandığı anlaşılan davalının ayıplı malı davacıya iade etmesi gerektiğini yasal olarak belirlenmiş bir kuraldır. Bu kuralın aksi ancak davacı satıcıyla aksi yönde bir sözleşme yapılması halinde geçerli olabilir. Yani bu halde ayıplı mal iade edilmeden ayıpsız misli ile değiştirilebilir. Davalı iade yükümlülüğünü ispat- layacak herhangi bir delil dosyaya sunmamıştır. Bu yüzden davalının iade yükümlülüğünü yerine getirmediği açıktır. Burada uyuşmazlık konusu olan bir başka husus da hangi bedelli malların ayıplı olduğu üzerindedir. Yani iade edilmeyen ve ayıplı olan mallar bilinmelidir ki bu malların bedeli de belirlenebilsin. Davacının ayıplı mallar için düzenlediği fatura bedeli 17.522,30.-TL'dir....
Noterliğinin 21/01/2011 tarih ve 2037 yevmiye nolu satış sözleşmesinin feshi ile satış bedeli olan 22.500,00 TL alacağın davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, karar verilmiş hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, ayıplı araç satışından kaynaklanan bedel iadesi isteğine ilişkindir. Davacı aracın ayıplı olduğunu, daha doğrusu ağır hasarlı olduğunu, bunu satıştan sonra öğrendiğini, davalı ise davacının aracın pert olduğunu bilerek satın aldığını savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, taraflar arasındaki ... 17. Noterliğinin 21/01/2011 tarih ve 2037 yevmiye nolu satış sözleşmesinin feshi ile satış bedeli olan 22.500,00 TL alacağın davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, karar verilmiştir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporunda, aracın hasar öncesi değerinin 27.100,00 TL olduğu aracın hasar sonrası değerinin 18.000,00 TL olduğu, aracın hasardan önceki değeri ile hasardan sonraki tamir edilmiş değeri arasındaki farkın 9.100,00 TL olduğu belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık 4077 sayılı yasanın 4.maddesinde öngürülen ayıplı malın satışından kaynaklanmaktadır. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 13.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3.maddesinde, kanunun uygulanmasıyla ilgili tanımlar yapılıp, bu arada “Alışverişe konu olan taşınır eşyayı...” mal, “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi” tüketici, “kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere, ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri” satıcı olarak, tanımlamıştır. Aynı Yasanın 23. maddesinin 1. fıkrasında ise, “Bu kanunun uygulanmasıyla ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde 2010/13414-2011/4479 bakılır” hükmüyle, kanunun uygulanmasından doğacak ihtilaflara bakacak görevli mahkeme belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında faturalar içeriğindeki malların müvekkilince davalıdan satın alındığını, anılan malların ayıplı çıkması sonucu müvekkilinin zarara uğradığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 128.250.000.000.TL tutarındaki ayıplı mal bedelinin ayıp ihbarı tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte ve ayrıca 50.000.000.000.TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 2006/511 E. sayılı dosyasında davacı şirketin 3. kişiye tazminat ödemeye mahkum edilmiş olduğu, ancak bu davaya konu ... F1 tipi tohumunun ayıplı olduğuna dair bir belirleme yapılmayıp, davacı şirketin ayıplı fide satışından sorumluluğunun tespit edilmiş olduğu, davacının davalıların kusurunu ispatlaması gerekirken ispatlayamadığı belirtilerek, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 02.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
AYIPLI MAL NEDENİYLE TAZMİNATZAMANAŞIMI 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 41 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 47 ] "İçtihat Metni" Davacı Abdulrezzak vekili Avukat Erhan tarafından, davalı M... Motorlu Araçlar İmal ve Satış A.Ş. aleyhine 10.11.2004 gününde verilen dilekçe ile ayıplı mal nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 21.04.2005 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, ayıplı mal nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece dava zamanaşımından reddolunmuş, kararı davacı temyiz etmiştir....
Mahkemece maddi tazminat talebinin reddine,3000 TL ayıplı mal bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı,davalıdan satın aldığı televizyonun ayıplı olduğundan bahisle bedelinin tahsili için eldeki davayı açmıştır. Dayanak servis fişinde,elektrik verildiğinde standby ışığının yarım saat yanıp söndükten sonra ekranın açıldığı husus yazılmış, televizyona işlem yapıldığına ilişkin açıklama yazılmamıştır. Mahkemece dava konusu ürün üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak ayıplı olup olmadığı, bu ayıbın niteliği, üretim hatası olup olmadığı, tamirinin mümkün olup olmadığı hususları belirlenmeksizin davacı beyanı ve servis fişi hüküm tesisi yoluna gidilmiştir....