Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Madde gerekçesinde de açıkça ifade edildiği üzere “ihtiyatî tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz” ya da “ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir” gibi kavramlardan uzak durulması ve bu kavramların kullanılması hâlinde talepte bulunandan, ihtiyatî tedbir mi yoksa ihtiyatî haciz mi istediği konusunda talebini somutlaştırması istenmelidir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/(7)9- 1796 Esas 2021/607 Karar sayılı ilamı) HMK’nın 341/1- b maddesinde ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar bakımından istinaf kanun yoluna başvurulabileceği düzenlenmiş olup tarafların gıyabında ara karar ile tedbir talebi kabul edilmekle söz konusu karara karşı kararı veren mahkemeye HMK’nın 394. maddesine itiraz yolu açıktır....

İNCELEME VE GEREKÇE : Dava ------- tapu kayıtlarına devrinin önlenmesi amacıyla verilen ---- ihtiyati tedbir kararı nedeniyle uğranılan zararın tazmini nedeniyle açılan tazminat davası olup, HMK 399.maddesine dayanmaktadır. HMK 399/1-2.maddesi; "Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür. Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası, esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır. " şeklinde düzenlenmiştir. İş bu yasal düzenleme uyarınca verilen ihtiyati tedbir kararı nedeniyle zarara uğranıldığı iddiası ile açılan tazminat davalarına esas hakkında davanın karara bağlandığı mahkemece bakılması gerekmektedir....

    DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE; Dava konusu uyuşmazlık, haksız ihtiyati tedbir nedeniyle tazminat kapsamında açılmış bir davadır. 6100 sayılı HMK' nun 399/2 maddesi “haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davasının esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılacağı” hükmünü içermektedir. İş bu hüküm gereğince ihtiyati tedbir kararı İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 2012/203 esas sayılı dosyasından verilmiş olmakla, 6100 sayılı HMK'nun 398, 399/2 maddeleri gereğince ihtiyati tedbir kararını veren İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      Kişilere devir, temlik, satış, muvazaalı, hileli veya başkaca işlemlere konu olmaması için İHTİYATİ TEDBİR kararı verilmesini talep ettiği görülmüştür. İHTİYATİ TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARARIN ÖZETİ: Mahkemece, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği Hukuk Muhakemeleri Kanunu 389.maddesinde düzenlenmiş olup davalıların menkul ve gayrimenkul mal varlığı değerlerinin eldeki davada uyuşmazlık konusu olmadığı ve alacağın teminatı niteliğinde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava trafik kazası nedeni ile maddi manevi tazminat istemine ilişkindir. Talep ise, tazminat davasında ihtiyati tedbir talebinin kabulü kararına karşı yapılan kısmen itirazın reddi kararına yönelik istinaf başvurusudur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389. maddesinde “(1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” hükmü yer almaktadır. Buna göre geçici hukuki korumalardan olan ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması, ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması ve tedbir talep edilenin dava konusu olması gerekir....

      ın tapuda kayıtlı taşınmazlarına ve ... plakalı ticari taksisine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin HMK'nun 389. maddesinde belirtilen ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı ve hukuki yararın olmadığı anlaşıldığından reddine karar verildiği görüldü....

        Eldeki davanın konusu, ihtiyati tedbir konulması istenilen davalılara ait mal varlıkları ile ilgili olmayıp haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davasında, talep konusu mal, hak ve alacaklar uyuşmazlık konusu olmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Dava dilekçesiyle ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş ve mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş olup davacı vekilinin istinaf dilekçesinde ileri sürmüş olduğu çoğun içinde az da vardır ilkesi gereğince ihtiyati haciz kararı verilmesine engel bir durum olmadığı yönündeki istinaf sebebinin yasal dayanağı bulunmadığından, talep edilmeyen bir konuda hakimin karar vermesinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır....

        Davacı vekilinin dava dilekçesinde açıkça, hak ve alacaklarıın dava boyunca güvence altına alınabilmesi ve dava sonunda infazının sağlanabilmesi için davalı şirketlerin araç ve gayrimenkullerinin UYAP’tan sorgulanarak tespit edilen araç ve taşınmaz mallarının üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ettiği, davacı vekili tarafından ihtiyati haciz kararı verilmesinin talep edilmeyip ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, ihtiyati tedbir kararının ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği, işverenin araç kaydı üzerine ihtiyati tedbir konulamayacağı anlaşılmaktadır. Belirtilen delil durumuna göre, ilk derece Mahkemesinin ihtiyati tedbir konulması talebinin kabulüne yönelik kararı hatalıdır....

        İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; Davalılardan Nihat Kaplan adına kayıtlı olan taşınır araç olan ve kazaya sebebiyet vermiş olan aracın üzerine ihtiyati tedbir konulması gerektiğini, trafik kazasını yapmış olan davalı adına tescilli olan araca tedbir kararı vermemesinin hakkaniyet ilkesi ile çeliştiğini, diğer yandan davalılar mal kaçırma işlemlerine başladıklarını ve kaçırma halinde olduklarını, nitekim tüm dosya kapsamında Yerel Mahkemenin 20/12/2022 tarihinde ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin kararının kaldırılarak müvekkillerinin defaten mağduriyetlerinin önüne geçilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat talebine ilişkindir. Talep ise, tazminat davasında ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddi kararına davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebine ilişkindir....

        Dava, haksız ihtiyati tedbir nedeniye uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olup, mahkemece, 6100 sayılı HMK’nın 399/3. maddesinin, davacıya tazminat davasını "haksız ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasından itibaren” veya "haksız ihtiyati tedbir kararının verildiği davanın reddine dair kararın kesinleşmesinden itibaren" bir yıl içinde açma konusunda bir tercih hakkı tanımadığı, haksız ihtiyati tedbir nedeniyle zarar görmüş olan davacının, eğer aleyhine verilen ihtiyati tedbir kararı yargılama sırasında kaldırılmışsa, bu tarihte uğradığı zararı belirleme olanağı olduğundan, tedbirin kaldırıldığı ara karar tarihinden itibaren 1 yıllık sürede tazminat davasını açmak zorunda olduğu gerekçesiyle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olup, Bölge Adliye Mahkemesince de davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 399. maddesine göre, “Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız...

          UYAP Entegrasyonu