Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ne ait işyerinde 12/09/2009 tarihinde geçirdiği kaza nedeniyle SS Yüksek Sağlık Kurulu'nun 10/05/2010 tarihli raporunda davacının kazası sonucu sürekli göremezlik derecesinin %0 olduğu, Adli Tıp Kurumu 3. Adli İhtisas Kurulu'nun 19/06/2013 tarihli raporunda , davacının 12/09/2009 tarihinde maruz kaldığı kazası neticesi meydana geldiği bildirilen arızası maluliyete neden olacak düzeyde olmadığından maluliyet tayinine mahal olmadığının belirtildiği anlaşılmaktadır....

    İSTİNAF NEDENLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık; davalı şirkete ait yerinde çalışan davacının 28/06/2011 tarihinde geçirdiği kazası nedeniyle sürekli göremezlik derecesinin tespitine ilişkindir. 1- Çalışma gücü kaybı ile kazası ve meslek hastalığı sonucu oluşan meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybının tespitinde izlenecek yol 506 sayılı Kanunun 109....

    Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, davacının sürekli göremezlik oranı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez. Bu ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir edilen manevi tazminat "bir miktar fazladır”. Maddi tazminata yönelik temyiz itirazlarına gelince; kazası 28.01.2006 tarihinde olmuş, davacıya Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 28.01.2006-30.03.2006 tarihleri arasında geçici göremezlik dönemin de 850,64 TL geçici göremezlik ödeneği ödenmiş, işgücü kaybının % 6.2 olması nedeniyle sürekli işgöremezlik geliri bağlanmamıştır. Tazminat hesabı ise kaza tarihinden itibaren yapılmıştır....

      İhtisas Kurulundan alınacak rapor ile Yüksek Sağlık Kurulu Kararı arasında sürekli göremezlik oranına yönelik görüş ayrılığı bulunduğu takdirde çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Genel Kuruluna gönderilerek çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Somut olayda, davacının 20/05/2008 tarihinde geçirdiği kazası sonucunda yaralandığı, olayın kurum tarafından kazası kabul edilmesi ve kurum Maluliyet Daire Başkanlığınca davacıdaki sürekli göremezlik oranının %38.20 olarak belirlenmesi üzerine davacıya gelir bağlandığı, davacıda oluşan sürekli göremezlik oranına davalı vekilince itiraz edilerek Adli Tıp Kurumundan maluliyet oranına ilişkin rapor alınması talep edilmiş ise de kazası sonucu davacıda oluşan meslekte güç kayıp oranının kesin olarak saptanmadığı anlaşılmaktadır....

        Sigortalının bedensel zarar sonucu işgücü kaybı geçici veya sürekli olabilir. Geçici göremezlik nedeniyle sigortalının uğradığı gerçek zarar; kazası veya meslek hastalığı sonucu işinde geçici olarak çalışamayan sigortalının iyileşinceye kadar çalışamamasından doğan kazanç kaybıdır. Bu zarar, sigortalının raporlu olduğu dönemde % 100 işgücü kaybına uğradığı kabul edilerek, bu dönemde işverenden alması gereken ücret tutarı belirlenip, bu tutardan davalı işverenin kusuruna isabet eden tutar bulunup bundan varsa Kurum2un ödediği geçici işgöremezlik ödeneğinin indirilmesiyle bulunan miktardır. Somut olayda, davacının 28.04.2010 tarihinde meydana gelen kazası sonucu maluliyet oluşmamış olsa bile bedensel bütünlüğünün zedelendiği açıktır....

          Yukarıda açıklandığı üzere kazalarından kaynaklanan maddi tazminat davaları nitelikçe Kurum tarafından karşılanmayan zararların tahsili istemine ilişkin davalardır. Buna göre davacının sürekli göremezliği nedeniyle Kurumun kazası sigorta kolundan kendisine yaptığı bir ödeme var ise bunun, yine var ise geçici göremezlik ödemesinin davacının hesaplanan maddi zararından düşülmesi esastır. Somut olayımızda; davacının maluliyet oranının %10'un altında olması nedeniyle Kurumun kendisine kazası sigorta kolundan sürekli göremezlik geliri bağlanmadığı açık olmakla birlikte yargılama konusu olan 27.02.2008 tarihli kaza sonrasında istirahatli kaldığı günler için 890,82TL geçici göremezlik geliri ödendiği ortadadır. Hal böyle olunca bu ödemenin rücuya tabi kısmının davacının hesaplanan zararından tenzili ile davacının bakiye zararının tespiti gerekmekte olup karar yerinde buna riayet edilmemesi doğru olmamıştır....

            İSTİNAF NEDENLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: 5510 sayılı Kanunun 19. maddesine göre; "İş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve engellilik nedeniyle Kurumca yetkilendiren sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalı, sürekli göremezlik gelirine hak kazanır. Sigortalının sürekli göremezlik geliri, a) Geçici göremezlik ödeneğinin sona erdiği tarihi, b) Geçici göremezlik tespit edilemeden sürekli göremezlik durumuna girilmişse, buna ait sağlık kurulu raporu tarihini takip eden aybaşından başlar." Anılan düzenlemeler uyarınca sigortalının sürekli göremezlik geliri alabilmesi için meslekte kazanma gücünün % 10 oranında azalmış bulunması ve azalma olan tarihin tespiti gerekmektedir....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kurumca, davalı sigortalının sürekli göremezlik derecesinin yasal prosedüre göre belirlendiğini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Davalı T3 istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. İSTİNAF NEDENLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık; davacı işverene ait yerinde çalışan davalı T3'nin 08/01/2016 tarihinde geçirdiği kazası nedeniyle sürekli göremezlik derecesinin belirlenmesine ilişkindir....

            Aktüerya Bilirkişi raporunda özetle; 29.10.2017 tarihinde meydana gelen olay sonrasında yaralanan Ahmet AKGÖL'ün kusursuz olduğu, %7 malul olduğu baz alındığında hak etmiş olduğu sürekli göremezlik tazminatının 46.679,30 TL, geçici göremezlik tazminatı baz alınacaksa geçici göremezlik tazminat miktarının 5.473,67 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin poliçe teminat limitinin 330.000 TL olduğu, hesap edilen tazminat tutarının sigorta şirketi poliçe limitleri dahilinde olduğu Anayasa Mahkemesi iptal kararında anıldığı üzere geçici görmezlik tazminat tutarında sigorta şirketinin sorumluluğunu devam ettiği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmıştır. Davacı vekili 30/04/2022 tarihli değer arttırım dilekçesiyle; sürekli göremezlik kaynaklı maddi tazminat talebinin 46.679,30 TL ye arttırarak söz konusu talebini harçlandırmıştır....

              Dosya kapsamına göre, SGK Başkanlığı tarafından 29.07.2008 tarihli olayın kazası olarak kabul edildiği, maluliyet raporu ile sürekli göremezlik oranın %0 olarak tespit edildiği, 62 günlük göremezlik süresi için 2.656,28TL geçici göremezlik ödemesinin işçiye yapıldığı; Mahkeme tarafından alınan kusur raporu ile davalı işverene %70, davacı işçiye %30 kusur verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacının maluliyetin bulunmaması nedeniyle maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. İş kazalarından kaynaklanan tazminat davaları nitelikçe Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, mahkemece, davacı sigortalının dava konusu kazası nedeniyle bir süre çalışamadığı, davacının istirahatli kaldığı bu süreler bakımından ücret kaybının doğduğu hususu göz ardı edilerek neticeye varıldığı anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu