ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2022 NUMARASI : 2021/425 ESAS, 2022/195 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 19/07/2022 tarih ve 2021/425 Esas, 2022/195 Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı bankanın alacağı nedeniyle T6 aleyhinde Mersin 6....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufun iptali (iik 277 ve devamı) K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla taşınmazın satıldığı iddiasıyla İİK'nun 277. maddesi uyarınca tasarrufun iptali isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (17.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 07.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
BK'nun 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında hak düşürücü zamanaşımı süresi uygulanmaz ve İİK'nın 277 vd.maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. Davacı vekili, dava dilekçesinde ve 21/10/2019 tarihil beyan dilkeçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine dayanmış ve mahkemece 27/09/2017 tarihli celsede dava muvazaa nedenine dayalı tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmiştir. Bu nedenle hak düşürücü süre eldeki davada uygulanmayacağından, davanın TBK'nin 19.maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilerek hak düşürücü süre nedeniyle davanın red edilmesi isabetli görülmediğinden kararın HMK 353/1- a-6 maddesi uyarınca kaldırılması gerektiği kanaatine varılmış olup aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ (İİK 277 VE DEVAMI) -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; İİK.' nundan kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 17.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,27.9.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davaları ile TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davalarının dava şartları ve yargılama usulleri birbirinden farklı olup, bu davaların birlikte görülmesi doğru olmadığından; mahkemece öncelikle davacı tarafa , davasını TBK 18- 19 maddelerine mi ya da İİK 277 vd. maddelerine dayandırdığının açıklatılarak açıklanan sonuca göre davaya devam edilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının alacağını temlik aldığı dava dışı bankanın Kayseri 4. İcra Dairesi'nin 2016/14729 E....
Asliye Hukuk Mahkemesi, "davanın "tasarrufun iptali" talebine ilişkin olduğu, dava konusu taleplerin Aile Hukuku kaynaklı olması nedeniyle, davanın aile mahkemesi görev dahilinde kaldığı, görevin dava şartı ve kamu düzenine ilişkin olup re'sen gözetilmesi gerektiği" gerekçesi ile görevsizlik kararı vererek dosyayı görevli gördüğü Silifke Aile Mahkemesi'ne göndermiştir. Silifke Aile Mahkemesi, "İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davasında görevli mahkeme Asliye hukuk Mahkemesi" olduğu gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı vererek dosyayı merci tayin talebi ile Dairemize göndermiştir....
Kişilere devrinin önlenmesi için tapu kaydı üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulmasına, akabinde ise davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın devrine ilişkin tasarrufun İİK 277 ve devamı maddelerince iptaline, bu mümkün olmadığı takdirde ise TBK'nun 19. Maddesi uyarınca muvazaa nedeni ile iptaline karar verilmesini ve müvekkiline dava konusu taşınmaz üzerine takip dosyasındaki alacak ve tüm fer'ilerine yeter miktarda cebri icra yetkisi verilmesine, bu mümkün olmadığı takdirde icra takip alacağının toplamı kadar davanın tahsilde tekerrüre sebebiyet vermeyecek şekilde icra takibinin kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazminat bedelinin dönüştürülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE İstinaf incelemesine konu ilk derece mahkemesi kararı, ihtiyati haciz isteminin reddine dair ara kararıdır. Dava 6098 sayılı Yasanın 19.maddesine dayalı 2004 sayılı Yasanın 283.maddesi kıyasen uygulanmak sureti ile taşınmaz üzerinde vekil edene alacak ve fer'ileri ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisi verilmesi istemini konu almaktadır. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....
Mahkemece, tasarrufun borcun doğumundan sonra yapıldığı, devredilen şirket hisselerinin devir bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark bulunduğu, sunulan belgelerin resmi nitelikte olmadığı ve hisse devrinin muvazaalı olduğunun anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarının dinlenebilme koşullarından birisi tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olmasıdır. Bunun dışında, alacaklının borçluda gerçek bir alacağının bulunması, borçlu hakkında icra takibinin kesinleşmiş olması, borçlunun aciz halini gösteren geçici (İİK md.105) veya Kesin (İİK md.143) aciz belgesinin sunulmuş olması gerekir. Somut olayda, takip konusu borcun, karardan sonra 05.12.2013 tarihinde ödendiği ve takipten feragat edildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufun iptali (iik 277 ve devamı) K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık banka kredi sözleşmesinden kaynaklanan ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (19.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....