Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/08/2022 Tarihli Ara Kararı NUMARASI : 2022/485 DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19) KARAR : İDDİA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazın borçlu davalı tarafından kardeşine, ondan da diğer davalılara devredildiğini, devrin muvazaalı olduğunu, davalı borçlu ile dava dışı banka arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklanan alacağın vekil eden tarafından temlik alındığını, borçlunun borcu karşılayacak mal varlığı bulunmadığını, tasarrufun TBK 19.maddesi uyarınca iptaline karar verilmesi gerektiğini, davalıların mal kaçırma saiki ile hareket ettiklerinin aşikar olduğunu beyanla Bingöl İcra Müdürlüğü'nün 2019/5325, 5326, 5336 esas sayılı takip dosyalarındaki alacak ve fer'ileri ile sınırlı olmak üzere İİK'nın 283.maddesi kıyasen uygulanarak cebri icra ve satış yetkisi verilmesine, taşınmazın ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dosyanın istinaf incelemesinde: Somut olayda; Eldeki davanın İİK 277. ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası olup taraflar arasında görülmekte olan mal rejiminin tasfiyesi davasından ayrı ve bağımsız bir dava olarak açıldığı, tasarrufun iptali davalarının Aile Hukuku ile doğrudan bir ilişkisinin bulunmadığı, mahkemelerin görevini düzenleyen HMK 2.madde hükmüne göre dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, tasarrufun iptali davalarında da aksine yasal bir düzenleme bulunmadığı anlaşılmakla davaya bakmakla görevli mahkemenin Silifke 3. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna dair hüküm kurulması gerekmiştir....

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davanın TBK m.19' da düzenlenmiş bulunan muvazaa iddiasına dayalı değil, İİK 277 vd. maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğunu, fakat yerel mahkemece, dava muvazaa iddiasına dayalıymış gibi hatalı nitelendirmeyle dava konusu satış işleminin muvazaalı olduğunun ispatlanamadığı şeklinde yanılgılı değerlendirme ve hatalı gerekçeyle davanın reddine karar verildiğini, tasarrufun iptali davasına konu taşınmazın ipotekle satılması halinde tapudaki satış bedeline ipotek bedelinin eklenerek rayiç değerle kıyaslanması ve bedel farkının buna göre belirlenmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın satış tarihi itibariyle rayiç değerinin 690.000 TL olarak tespit edildiğini, satış bedelinin 500.000 TL olduğunu, taşınmazın üzerinde 3.000.000 TL bedelli ipotekle birlikte satıldığı ancak ipotek alacaklısı banka tarafından ipotek borç miktarının 700.000 TL olduğunun belirtildiğini, davalı T3 davaya konu taşınmazı 725.000 TL bedelle...

Bu durumda, mevcut davada, İİK'nun 277 ve devam maddelerinde yer alan tasarrufun iptali davasının görülebilme şartlarıdan olan, "iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması" şartının gerçekleşmediği açıktır. Dolayısıyla, İİK'nun 277 ve devam maddelerine dayanılarak davanın kabulüne karar verilmesi yerinde değildir. Dava dilekçesinde dayanılan ikincil talep, tasarrufun BK'nun 19 maddesi uyarınca iptaline ilişkindir. Ne varki, ilk derece mahkemesince bu talebe ilişkin hiç bir delilin toplanmadığı görülmektedir. İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile Türk Borçlar Kanunun 19.maddesinde düzenlenen muvaza nedenine dayalı iptal davaları birbirinden farklı davalar olup, farklı hükümlere tabidir....

İcra Müdürlüğünün 2021/3334 sayılı dosyasındaki alacakların aslı ve ferileri ile sınırlı olmak üzere, halen davalılar üzerine kayıtlı dilekçemizde belirtmiş olduğumuz davalılar arasında gerçekleşen tasarrufların TBK m.19 ve İİK m.277 vd uyarınca iptali ve bu taşınmazlarda davacıya cebri icra yolu haciz ve satış isteme yetkisi verilmesine karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkeme 19/11/2021 tarihli tensip tutanağı ile , Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin dava değerinin (291.122,91- TL)%10'u teminat (29.112,30) ile KABULÜNE, teminat yatırıldığında Denizli 8....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/98 KARAR NO : 2022/126 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YALOVA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/308 ESAS DAVA KONUSU : TASARRUFUN İPTALİ KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili birleşen dava dosyasındaki dava dilekçesinde özetle; davalı Yasin'den alacaklı olduklarını, bu yüzden muhtelif icra takipleri başlattıklarını, başlatılmış olan takiplerden İstanbul 8. İcra Müdürlüğünün 2021/383 Esas sayılı dosyasındaki takibe davalı Yasin Aydın tarafından itiraz edilerek İstanbul 13....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1288 KARAR NO : 2022/709 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İSKENDERUN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/321 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK. 19. madde) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi ara kararına karşı, davalılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; dava dışı Adnan hakkında icra takibi yaptıklarını, dava dışı Adnan'ın annesi Kamile Cezairli'nin Adnan'ın borcu nedeniyle kendi üzerine olan mal varlığını davalılara muvazaalı olarak geçirdiğini ileri sürerek tasarrufun iptali ve ihtiyati hacze yönelik karar verilmesini talep etmiştir....

Davacı tarafın ....davalıların .... ve ... dava konusunun; İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali davası olduğu, davalı ... tarafından yapılan işlemin asıl amacının davacının alacağını elde etmesini engellemek olduğunun ileri sürülerek ve 3.kişiye yapılan borçlanmanın muvazaalı olduğunu iddia ederek; davacının, alacağın teminini sağlamak için yapılan işlemin iptali istemli eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nin 283. maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası, TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava kavramı içinde değerlendirilemeyeceğinden, 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalacağından bahisle karşı görevsizlik kararı verdiği, bunun üzerine dosyanın merci tayini için dairemize gönderildiği anlaşılmıştır....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığını, yerel mahkemenin pandemi nedeniyle duran süreleri göz ardı ettiğini, dava açma sürelerini tespit ederken hatalı değerlendirme yaptığını, pandemi dönemindeki durma sürelerini ilave etmediğini, dava dilekçesinde terditli olarak İİK m. 277 vd. hükümlerinin yanı sıra borçlu - davalı ve diğer davalılar arasında yapılan muvazaalı tasarrufların TBK m. 19 nedeniyle iptalinin talep edildiğini, yerel mahkemenin TBK 19. Maddesi kapsamındaki genel muvazaa iddiasını göz ardı ettiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER: Takip dosyası, tapu kayıtları, bilirkişi raporu, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; İİK VE 6183 sayılı kanundan kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, M..2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      UYAP Entegrasyonu