ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/331 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Muğla 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 09/09/2022 tarih, 2022/331 Esas sayılı hükmünün, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Muğla Menteşe Yeniköy Mah 145 Ada, 7 Parsel Tarla nitelikli taşınmazın satışına ilişkin tasarrufun müvekkili bakımından İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptali, olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali ile tarafımıza cebri icra ve satış yetkisi verilmesi ile taşınmazın davalılar arasında yapılan tasarrufun iptali; davalı T4 adına kayıtlı tasarrufun iptali talep edilen taşınmazın kaydına teminatsız ihtiyati haciz ve tedbir konulmasını talep etmiştir....
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri ile TBK 19 md uyarınca tasarrufun iptaline ilişkindir. Öncelikle yerel mahkemenin istinaf başvurusu için verdiği ek kararın yanlış olduğu, istinaf harçlarının süresinde yatırıldığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla başvurunun esasının incelenmesine geçilmiştir. İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin bulunması gerekir. Bu ön şartların bulunması halinde İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/691 KARAR NO : 2023/754 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇİNE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/01/2022 NUMARASI : 2020/352 ESAS, 2022/35 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Çine Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 25/01/2022 tarihli ve 2020/352 Esas, 2022/35 Karar sayılı dosyasında verilen hükmün, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Alacaklılara zarar vermek kastıyla yapılan Aydın İli Çine İlçesi Söğütçük Mh Kocakavak Mevkii 1417 parselde kayıtlı 92704,12 m2 zeytinlik ve tarla vasıflı taşınmazın satışına ilişkin tasarrufun müvekkili bakımından İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptali, olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali ve müvekkil bakımından dava konusu taşınmaz üzerinde...
Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nın 283. maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır." şeklinde karar verilerek görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirlenmiştir. Yine emsal nitelikte ki Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 09/04/2018 tarih, 2016/8983 E. ve 2018/3951 K. sayılı kararında da " ... Dava, İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali, davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir." şeklinde karar verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde tasarrufun iptali talep edildiğine göre, açılan dava TTK'nın 4/1. maddesi kapsamında mutlak ticari dava değildir....
İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda;Tasarrufun iptali davalarında davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı T3 vekili verdiği istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece esasa ve usule ilişkin olarak öne sürdükleri hiçbir delilin tartışılmamış ve değerlendirilmemiş olduğunu, yerel mahkemenin gerekçesinde her ne kadar alacağın tasarruftan önce doğduğunu söylemiş ise de tasarruf tarihinin 02.11.2016 tarih olup, borçlu davalı T5'un aciz tarihinin ise 05/12/2018 tarihi olduğu ve dolayısıyla tasarrufun alacaktan önce olduğunu, mahkemenin buna rağmen bariz keyfi davranarak hata yapmış olduğunu, tasarrufun iptali davasında hak düşürücü olan 5 yıllık sürenin geçmiş olduğu, davanın açılabilmesi için dava şartı olan tasarrufun borç ortaya çıktıktan sonra şartının dosyada gerçekleşmemiş olduğundan davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, müvekkilinin ve eşinin ekonomik durumunun yerinde olup diğer davalı T5 ile hiçbir şekilde mal kaçırma kastı veyahut TBK m.19 kapsamında muvazaalı bir satış işlemi gerçekleştirmemiş olduğunu ayrıca müvekkilinin...
Hukuk Dairesi'nin ( örneğin 09.04.2007 tarih, 2007/2654-4665 Esas ve Karar sayılı) ve Yüksek Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 02.04.2014 tarih, 2013/4-1016 Esas, 2014/436 Karar sayılı kararlarında "açılmış bir icra takibi olmasa bile tasarrufun iptaline karar verilebilceği" kabul edilmişse de; bu kararların hukuki dayanaklarının yeterli olmadığını düşünüyorum. Zira, bu gibi davalarda ne TBK 19. maddesindeki (eBK m.18) taraf muvazaası koşulları ne de İİK'nun 277. maddesindeki tasarrufun iptali davası koşulları mevcut değildir. Mevcut bir icra takibi olmadan alınacak tasarrufun iptali kararın infazı bile olanaklı olmayabilecektir. Açıklanan nedenlerle, birleştirilen davada verilen tasarrufun iptali hükmünün, davanın reddine karar verilmek üzere bozulması gerektiğini düşünüyor; değerli çoğunluğun (2) numaralı bentteki düzeltili onama kararına katılmıyorum. 29.06.2015...
nun 19. maddesi kapsamında muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açılmasına rağmen ilk derece mahkemesince İİK.'nun 276. maddesi kapsamındaki tasarrufun iptali davası olarak nitelendirildiği, kararın eksik inceleme ile verildiğini beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAFA CEVAP : Davalılar vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; İİK.'nun 277 vd. maddelerinin kıyasen uygulanması gerektiği, aciz belgesi sunulmadığını beyanla istinaf talebinin reddini istemiştir. G E R E K Ç E Uyuşmazlık, TBK.'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir....
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, öncelikle İİK'nun 277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali, olmadığı takdirde TBK 19. maddeye dayalı muvazaa nedeniyle iptal davası olup, talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir. Muvazaaya dayalı iptal davalarında da davanın başarıya ulaşması halinde İİK'nın 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak, davacıya tasarruf konusu taşınmaz üzerinden haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilecektir....
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, öncelikle İİK'nun 277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali, olmadığı takdirde TBK 19. maddeye dayalı muvazaa nedeniyle iptal davası olup, talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir. Muvazaaya dayalı iptal davalarında da davanın başarıya ulaşması halinde İİK'nın 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak, davacıya tasarruf konusu taşınmaz üzerinden haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilecektir....