Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/25 E. – 2022/192 K. sayılı ilamı ile davanın tasarrufun iptali yönünden kabulü ile davalılardan Nurcihan Demir adına kayıtlı Kayseri ili, Kocasinan ilçesi, Sancaktepe Mah. 446 Ada, 6 parsel üzerinde bulunan yapının 12 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile S.S....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09.05.2022 NUMARASI : 2021/337 ESAS - 2022/304 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19. Maddesine Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/60 ESAS, 2022/495 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun iptali ( 6100 Sayılı BK 19.'a dayalı) KARAR : Adana 2....
Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. (Yargıtay 17. H.D.nin 2019/937 E.2020/5567 K., Yargıtay 17. H.D.nin 2019/617 E. 2020/5184 K.) Gerek, İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davaları gerekse BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali davalarında, diğer dava koşullarının yanında borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava ön koşulu olup mahkemece res'en araştırılmalıdır. Borcun doğumundan kasıt ise borçlu hakkında başlatılan takibin tarihi değil, takibe esas olan borcun doğduğu tarihtir. Dava koşulu gerçekleşmediği takdirde işin esası hakkında hüküm kurulamaz. (Yargıtay 17. H.D.nin 2016/14789 E.2019/3906 K., Yargıtay 17. H.D.nin 2016/14796 E. 2019/3508 E.)...
Dosya kapsamına, toplanan delillere, bozma ile kesinleşen hususların yeniden karar düzeltme sebebi yapılmasına usul hükümlerinin elvermemiş bulunmasına, hükmün dayandığı gerekçelere, İİK’nin 277 vd. maddelerine dayalı olarak doğrudan açılan tasarrufun iptali davaları genel mahkemelerde görülmekle birlikte, üçüncü kişi hacze dayalı istihkak davası açmışsa davalı takip alacaklısının geçici veya kesin aciz belgesi sunmak zorunda olmaksızın, bu davaya karşılık tasarrufun iptali davası açabileceğine göre, davacı alacaklı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme itirazları yerinde görülmemiştir 2....
Dava, TBK'nun 19. ve İİK'nun 277. maddesine göre açılmış muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2022 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; İzmir 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 27/12/2022 tarih ve 2022/266 Esas, 2022/578 Esas sayılı ara kararına yönelik istinaf incelemesinin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesine ait olduğundan, dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, Dosyanın görevli daireye GÖNDERİLMESİNE, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK'nun 352. maddesi gereğince kesin olarak, oy birliği ile karar verildi....
Madde gereğince iptalinin gerektiğini açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalılara devrolan; taşınmazlar üzerinde hissesinin devrine yönelik tasarrufun Gaziantep İcra Müdürlüğü'nün 2019/34577 E. sayılı icra takibine konu alacaklarının şimdilik 50.000,00 TL'lik kısmı ve kısmın faiz ve sair fer'ileri ile sınırlı olmak üzere (söz konusu icra takibine konu alacaklarının dava konusu edilmeyen kısmı ile ilgili her türlü dava ve talep hakları saklıdır) İİK. 277 ve devamı maddeleri ile TBK. Mad. 19 gereğince müvekkili banka yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı T8 vekili cevap dilekçesinde özetle; her üç davalının ikametgahı Gaziantep olduğunu, yetkili mahkeme Gaziantep Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davaya konu edilen satışların gerçek satış olduğunu, tasarrufun iptali şartları oluşmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesi kaldırma kararında davanın, 6183 Sayılı Kanundan kaynaklı tasarrufun iptali davası olarak açıldığı dikkate alınmaksızın mahkemesinden, davanın TBK' ya mı yoksa İİK'ya mı dayalı olarak dava açıldığının açıklattırılması istenilmiş olup mahkemece uyma kararı verilen 5. Hukuk Dairesi kararına uygun olarak işlem yapılmıştır. Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih 564- 586 sayılı kararı ile belirlenen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli olan Hukuk Daireleri iş bölümü kararı gereğince; " İcra İflas Kanunu ve 6183 sayılı Kanun’dan kaynaklanan tasarrufun iptali davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar," ile ilgili uyuşmazlıklara 5. Hukuk Daireleri bakmakla görevlidir. Dava dilekçesi içeriğinden ve tüm dosya kapsamından davanın, 6183 Sayılı Kanundan kaynaklanan tasarrufun iptali davası olduğu açıktır. Ayrıca , 5....
Somut uyuşmazlık yukarıda yapılan açıklamalar ışığında değerlendirildiğinde; TBK'nin 19 uncu maddesi uyarınca muvazaa hukuki olgusuna dayanılarak açılan tasarrufun iptali davasının hak düşürücü süreye tabi olmadığından, tarafların ileri sürdükleri kanıtlar toplanıp değerlendirilerek, uyuşmazlığın esası hakkında nihai karar verilmesi gerekirken, eldeki davanın hukuki nitelendirmesinde yanılgıya düşülerek tasarrufun iptali davasının ön koşulunun oluşmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur....
(Yargıtay 17.Hukuk Dairesi 2019/937E 2020/5567K) İİK 277. maddesine dayalı açılan davalarda İİK 284. madde gereği tasarruf tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde açılması gerekmekle TBK 19. maddeye dayalı açılan davalarda ise her hangi bir süre söz konusu değildir. Somut olayda ise mahkemece İİK 277 ve devamı maddeleri gereği tasarrufun iptaline karar verilmişse de davaya konu edilen tasarrufların tasarruf tarihi 28/01/2015 dava tarihi ise 26/11/2021 olup beş yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden davacının İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı hukuki sebebin dinlenme olanağı bulunmamaktadır. Ancak davacı TBK 19. maddesine de dayanmıştır....