Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, 6183 sayılı yasadan kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, on beş gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 62. maddesinde ise borçlunun mal bildiriminde gösterilen veya tahsil dairesince tespit edilen borçlu veya üçüncü şahıslar elindeki menkul malları ile gayrimenkullerinden, alacak ve haklarından amme alacağına yetecek miktarının tahsil dairesince haczolunacağı hüküm altına alınmıştır. Anılan düzenlemeler uyarınca amme alacakları İcra ve İflas Kanunu'na göre değil, 6183 sayılı Kanun'a göre takip ve tahsil edilmektedir. Amme alacakları bakımından kendine özgü takip ve tahsil hükümleri uygulanmaktadır....

İş Mahkemesi ise, 6183 sayılı Kanunun 24.maddesinde bu tür davalara genel mahkemelerde bakılacağının düzenlendiği belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5510 sayılı Yasanın 88/19. maddesinde “Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir “ hükmü getirilmiştir. Somut olayda, dava davalı ...Ş.nin prim borçlarının ödenmemiş olması sebebiyle 6183 sayılı Kanun uyarınca başlatılan takipte alacağın tahsil edilememesi sebebiyle borçlunun yapmış olduğu satış işlemine ilişkin açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

    Dava, 6183 sayılı Yasa’dan kaynaklanan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Tereke temsilcisi adli yardım talepli olarak kararı temyiz etmiş, yapılan inceleme sonucunda adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş, davalı tereke temsilcisinin aşağıdaki bent dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. 2-Bozma ilamında da belirtildiği üzere, 6183 sayıl yasının 38.maddesi ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerekirken nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. 3-Davalı üçüncü kişi ...’ın yasal mirascıları davaya dahil olmuş ancak mirascıların tümü mirası red ettiklerinden terekeye temsilci atanmıştır....

      Maddesi uyarınca 6183 sayılı kanun hükümleri uyarınca prim borçlusu şirketlerin yönetim kurulu üyeleri hakkında takip başlatılmış ve adı geçenlere murislerinden kalan taşınmazın muvazaalı satışından dolayı 6183 sayılı kanunun 26 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali davası açılmıştır. Dava tarihi itibari ile İş Mahkemesinin görevli olduğu açıktır. Zira 88. Maddenin 16. Fıkrasında “kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç, diğer maddeleri uygulanacağı” belirtilirken, açıkça 26 ve devamı tasarrufun iptali ile ilgili hükümler hariç bırakılmamıştır. Aynı maddenin 19. Fıkrası ise açıklandığı gibi “Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesini yetkili kılmıştır....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/06/2021 NUMARASI : 2019/640 ESAS 2021/338 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı) KARAR : Yukarıda belirtilen kararın, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin istenmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı hakkında Kayseri 5.İcra Müdürlüğünün 2018/14080 sayılı dosyası ile icra takibi yaptığın, borçlu olan davalının haczi kabil malı olmadığına ilişkin olarak aciz vesikasını sunduğunu,10.000,00 TL.alacağının temini açısından tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Dava; İcra İflas Kanunundan kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesinin iş bölümü Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 21/06/2019 tarih ve 678 sayılı kararı ile belirlenmiştir. Ancak 01/09/2021 tarihinden itibaren Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümü kriterleri yeniden düzenlenmiştir....

        "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık, 6183 sayılı Kanunundan kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 17.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 16.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'dan kaynaklanan tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine vergi borcu nedeni ile icra takibi yaptıklarını borcu karşılayacak mal varlığı bulunamadığını, dava konusu taşınmazını 30.09.2009 tarihinde davalı kardeşi ...'ya sattığını belirterek bu tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı ..., dava konusu taşınmazı sattığında borcu olmadığını, taşınmaz satışdan elde ettiği para ile borçlarını ödediğini belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı ..., cevap dilekçesi sunmamıştır....

            Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/757-2008/325 sayılı dosyasında amme alacağının tahsilini engellemek amacıyla mevcudunu eksiltmek suçundan açılan kamu davasının sonunda borçlunun beraatine karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği gerekçesiyle davanın reddini karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı Kanundan kaynaklanan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 6183 sayılı Kanununun 24. vd. maddelerine dayanılarak açılan iptal davalarının dinlenilme şartlarından birisi de amme alacağının kesinlemiş olmasıdır. Somut olayda davalı ...'...

              Dava 6183 sayılı Yasa’dan kaynaklanan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-6183 sayılı Yasa’nın 30. maddesinde “Borçlunun malı bulunmadığı veya borca yetmediği takdirde amme alacağının bir kısmının veya tamamının tahsiline imkan bırakmamak maksadiyle borçlu tarafından yapılan bir taraflı muamelelerle borçlunun maksadını bilen veya bilmesi lazım gelen kimselerle yapılan bütün muameleler tarihleri ne olursa olsun hükümsüz” olduğu belirtilmiştir. Somut olayda dava konusu ... plakalı araç, borçlu şirket temsilcisi ... tarafından 21.06.2011 tarihinde davalı ...’e satılmış, ...’de 29.06.2011 tarihinde şirket temsilcisi ...’un kızkardeşi ...’a satmıştır....

                Hukuk Dairesinin temel görevi, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Kararında belirtildiği üzere “Sosyal Güvenlik Hukuku’ndan kaynaklanan davalarla sınırlıdır. Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu: Uyuşmazlığın, tasarrufun iptali istemine ilişkin olup davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak yasada başka bir hüküm de mevcut değildir. Aksine, bu davanın yasal dayanağı İcra İflas Kanunu maddeleri olduğu, davanın genel görevli asliye hukuk mahkemesinde görülmesi ve Yargıtay Hukuk ve Ceza Daireleri İş Bölümü Onyedinci Hukuk Dairesi Başlılıklı 4. maddesinde “İcra İflas Kanunu ve 6183 sayılı Kanundan kaynaklanan tassarrufun iptali davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar” belirtildiğinden, konun tasarrufun iptaline ilişkin olup, dosyanın 17. Hukuk Dairesinin görev dahilinde bulunduğu anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu