Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili ile katılma yoluyla davacı idare vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı idare vekili, dava dışı borçlu ....hakkında 6183 sayılı kanun uyarınca yürütülen takipte borçlu şirketin borcuna yeterli malvarlığı bulunmadığının tespit edildiğini, davalı ...'nın şirket ortağı ve yetkilisi olduğunu, alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla taşınmazını, annesi olan diğer davalı 3.kişiye satarak devir ettiğini ileri sürerek tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili satışın gerçek bir satış olduğunu, bankadan kredi çekilerek alındığını, ödeme emrinin 24.10.2011'de tebliğ edildiğini satışın ise bundan çok önce 2006 yılında yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir....

    Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Dosya kapsamından davacının alacağının prim alacağına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.5510 sayılı Yasa'nın 88.maddesinin 16.fıkrasında "Kurumun süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanunun 51., 102. ve 106. maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır.." aynı maddenin 19.fıkrasında da "Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı birimin bulunduğu yer İş Mahkemesi yetkilidir" denilmektedir. (506 sayılı Yasa'nın 80/7) Anılan Yasa'nın 101.maddesinde de aynı yönde bir düzenleme ile "Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulamasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür" hükmü yer almaktadır.(506 sayılı Yasa'nın...

      Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı Yasa'nın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince davacı yararına maktu vekalet ücreti takdirinde isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına, 22/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        ... ve ... hakkındaki davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, 6183 sayılı Kanunun 24. ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine yöneliktir. 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 sayılı Yasanın 35.maddesi "6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir" hükmünü içermektedir....

          Aciz belgesinin varlığı sadece İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için önkoşul olup 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için ibraz edilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Gerek 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı, gerekse İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davasının görülebilirlik koşullarından biri, mahkemece de belirlendiği gibi alacaklı tarafından borçlu aleyhine yapılan icra takibinin kesinleşmiş olmasıdır. Somut olayda takip konusu borç 2001 yılı 1.aydan 2007 yılı 1.aya kadar olan vergi borcu ve fer'ilerine ilişkindir. Davalı borçlu ... hakkında 6183 sayılı Yasanın bu kanunun 4369 sayılı Kanunun 21.maddesiyle değişen 35.maddesi, yine 4108 sayılı Kanunun 11.maddesi ile 6183 sayılı kanuna eklenen mükerrer 35.madde hükmü ile 213 sayılı V.U.K.'...

            Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde ve yargılamanın tüm aşamalarında taleplerinin 6183 sayılı Kanunun 30 vd. maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali olduğunu beyan etmiş, TMK’nın 617. maddesine dayalı talebi yahut ıslah beyanı olmamıştır. Dava dilekçesinin başlığında dava "mirasın reddinin iptali" olarak nitelendirilmiş ise de; davacı dilekçenin içeriğinde amacını açıklamıştır. Yerel mahkemece 17.03.2017 tarihli ön inceleme zaptında uyuşmazlığın nitelendirmesi "davalının babası ...’dan kalan mirasın reddine ilişkin Mustafakemalpaşa Sulh Hukuk Mahkemesinin 25.07.2012 tarih ve 2012/ 583E.- 747 K. sayılı kararı ile davanın iptali ile davalının babasından kendisine intikal eden ve dava dilekçesinde gösterilen ilgili parsel numaralı taşınmazlardan hissesine düşen payların adına tescili’’ şeklinde belirtilmiş ise de, davanın TMK’nın 617. maddesi uyarınca hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir....

              iptali davası açıldığını, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 24,, 27 ve 28....

              in temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava 6183 sayılı Yasa’nın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı Yasa uyarınca borçlunun iptale tabi tasarrufları 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde düzenlenmiştir. Sözkonusu iptale tabi tasarrufları düzenleyen yasa maddeleri gözönüne alındığında borçlu ile tasarrufta bulunan 3. kişi arasındaki iptale tabi tasarruflar ivazsız tasarruflar başlığı altında 27. maddesi, bağışlama sayılan tasarruflar başlığı altında 28. maddesi ve hükümsüz sayılan diğer tasarruflar başlığı altında 29. maddesinde düzenlendiği görülmektedir. Dördüncü ve diğer kişiler yönünden tasarrufun iptali 6183 sayılı Yasa'nın 30/I. maddesi uyarınca borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının bu kişilerce bilindiği veya bilinmesini gerektirir açık emarelerin bulunduğu hallerde sözkonusu olabilecektir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan bozma ilamında, davanın ...prim alacaklarının tahsilini sağlamaya yönelik olarak yapılmış takipler sonucu açılan 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine ilişkin tasarrufun iptaline ilişkin olduğu, 506 sayılı ...nun 80/7 maddesi uyarınca S.S.K. prim ve diğer alacaklarının tahsili için 6183 sayılı kanuna göre borçlular hakkında yapılan takipler nedeniyle S.S.K tarafından açılan tasarrufun iptali davalarına alacaklı sigorta müdürlüğünün bulunduğu yer (il) iş mahkemesinde bakılması gerektiği, Mahkemece, bu davalara bakmakla görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin...

                  Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı yasanın 26. maddesine göre tasarrufun vuku tarihinden itibaren 5 yıl geçtikten sonra tasarrufun iptali davası açılamıyacağı hükme bağlanmıştır. Bu süre hak düşürücü süre olup hakim tarafından re'sen gözetilmesi gerekir. Somut olayda tasarruf 22.4.1994'de yapılmış dava ise 5 yıllık süreden sonra 26.3.2004'de açıldığından mahkemece davanın bu nedenle reddi doğru olup davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca Hazineden harç alınmamasına 11.2.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu