Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Anılan yasının 31.maddesi gereğince dava konusu 4.kişiye devredildiğinden tazminata karar verilmesi yerinde ise de tazminat üzerinden faiz yürütülmesi hatalı olmakla birlikte, karar sonuç itibari ile doğru olup temyiz edenin sıfatına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'ya dayalı tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, davalı kamu borçlusu ... hakkında 6183 sayılı Yasa gereğince takip yapıldığını, alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla dava konusu taşınmazlarını 12.07.2010 tarihinde davalı kardeşi Dincer'e devrettiğinden, davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar ayrı ayrı verdikleri, duruşmadaki beyanlarında taşınmazın babalarından kaldığını, satışın gerçek olduğunu, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      İstinaf nedenleri; tasarrufun iptali isteğine konu taşınmazın pek düşük bir bedel karşılığında muvazaalı bir biçimde devredildiği açık olduğu halde yazılı biçim ve şekilde davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu hususuna yöneliktir. Görülmekte olan dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı Amme alacaklarının tahsil usulü hakkındaki yasanın 28/2 maddesi uyarınca “kendi verdiği malın, aktin yapıldığı sıradaki değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği akitler” bağışlama hükmünde sayılmış ve bu tasarrufların iyi niyet koşulu aranmaksızın iptale tabi oldukları kabul edilmiştir....

      Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, 6183 sayılı Yasa’da, tasarrufun iptali davalarında uygulanan ticari işletmenin devrine ilişkin İİK’nın 280/son fıkrasındaki gibi bir düzenleme olmamasına rağmen bu maddenin 6183 sayılı Yasa için de kıyasen 2010/3890 2010/4921 uygulanmasının mümkün bulunmasına, davalı borçlu tarafından davalı ...’e yapılan tasarrufun, İİK m. 280/son fıkra kapsamında değerlendirilmesi gerekmesine, 6183 sayılı Yasa’nın 31. maddesine göre 3. kişinin tasarrufa konu malı elinden çıkarması ve sonraki kişilerin kötüniyetlerinin kanıtlanamaması durumunda davanın bedele dönüşmesinin yasal bir zorunluluk olmasına, somut olayda da 3. kişiden işletmeyi devir alanların, borçlunun kamu alacağını engellemeye yönelik olarak hareket ettiğini bilen ya da bilmesi gereken kişilerden olduklarının anlaşılamamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekili ile davalı ... vekilinin...

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2023 NUMARASI : 2022/544 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK.nın 277 ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalılardan T6 alacaklı olduğunu, hakkında icra takibine başladığını, borcu karşılayacak mal varlığı bulunmadığından geçici aciz vesikası alındığını, davalının maliki bulunduğu parseli zarar vermek amacıyla diğer davalıya devrettiğini, yapılan devrin İİK'nun 280/1 maddesi uyarınca iptali gerektiğini ileri sürerek İİK'nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptaline ve İİK'nun 281/2 maddesi uyarınca ihtiyati hacze karar verilmesini talep etmiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2021 NUMARASI : 2018/434 ESAS- 2021/441 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Gaziantep 2....

        Dava, 6183 sayılı Yasa'nın 24 devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilini aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-6183 sayılı Yasa'nın 25.maddesinde..."tasarrufun iptalinin borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimselerle, bunların mirasçıları ve suiniyet sahibi diğer üçüncü şahıslara karşı istenileceği" belirtilmiştir. Buna göre davalı olarak borçlu ile birlikte lehine tasarrufta bulunan üçüncü kişi yasal hasım bir diğer anlatımla mecburi dava arkadaşıdır. Mahmece üçüncü kişi hakkında bedele hükmedebilmesi için öncelikle borçlu ile üçüncü kişi arasındaki tasarrufun iptal edilmesi gerekir....

          Mahkemece, borçlunun dava konusu taşınmazı 09.11.2003 tarihinde sattığı, kamu alacağının 16.01.2006 tarihinde tahakkuk ettirilen vergi borcuna ilişkin olduğu,6183 sayılı yasanın 27.maddesinde belirtilen geriye doğru iki yıllık sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı ... idaresi vekili tarafından temyiz edilmiş;hüküm Dairemizin 31.3.2015 gün, 2013/18072 Esas ve 2015/5187 sayılı Kararı ile davanın, 6183 sayılı Yasa’nın 23-24 maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 6183 sayılı Yasa'nın 37.maddesi 2.fıkrasında özel kanunlarda ödeme zamanı tesbit edilmemiş amme alacaklarının maliye vekaletince belirlenen usule göre yapılacak tebliğden itibaren 1 ay içinde ödenmesi gerektiği, bu ödeme müddetinin son günü amme alacağının vade günü olduğu belirlenmiştir....

            Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre davalıların amca yeğen olması nedeniyle dava konusu tasarrufun 6183 Sayılı AATUHK'nun 30.maddesi gereğince iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile dava konusu taşınmazın davalılar arasındaki satışına ilişkin 28.10.2009 tarihli tasarrufun iptaline, davacının dava konusu taşınmazın borçlu adına tesciline ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenme koşullarından biri de iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olmasıdır. Eldeki dava davalı borçlunun ........Vergi Dairesine olan borcu nedeniyle açılmıştır....

              Mahkemece, 1331-1490-5767 ve 5780 nolu 4 parselin borçlunun ½ hissesini düşük bedel ile davalı kardeşi Mustafa'ya sattığından 6183 sayılı Yasa’nın 28/i maddesi gereğince iptali ancak 1490 nolu parselin bir başkasına satıldığı ve satışın muvazaalı olduğu ispatlanmadığından bahisle 1490 nolu parselle ilgili davanın reddine, ...,...,... nolu parsellerle ilgili davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu