Sayılı dosyasından verdiği karar değiştirilerek, kesinleşmiş bir hükmün konusuna giren miktarların tekrar yargılama konusu yapılarak kesin hükmün sonuçlarının bu konuda bir yargılamanın yenilenmesi kararı olmadan ortadan kaldırıldığını, esas alınması gereken kesin hükmün İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2000/560 E. Sayılı kararı olduğunu, çünkü bu kararın kesinleştiğini belirterek düzelterek onama ilamının kaldırılarak hükmün bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri. 3. Değerlendirme 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili ... Gıda Otomotiv İnş. San. Tic. Ltd. Şti'nin müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları ... takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak kanuni temsilcisi ...'in alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazı diğer davalıya sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptali talep etmiştir. Davalı cevap vermemiştir. Mahkemece davalı ... hakkında takip bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir....
Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde; 6183 sayılı Yasa'nın 103.maddesinde belirtilen zamanaşımını kesen işlemlerin var olduğunu, BK'nın 158.maddesindeki 60 günlük ek süre hakkını kullanması gerektiğini belirterek, mahkeme kararının bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre uyuşmazlık, 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası. 2.6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 24 ve devamı maddeleri hükümleri 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa’dan kaynaklanan tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vergi idaresi vekili, borçlu hakkında vergi borcu nedeni ile 6183 sayılı yasaya göre takip başlattıklarını, takip sırasında borçlunun dava konusu taşınmazdaki hisselerini davalı kardeşi ...'e devir ettiğinden bu devirlere ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir....
İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Birleşen dava 6183 sayılı AATUHK' nın 24 ve devamı madde hükümlerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali, asıl dava ise 6183 sayılı Kanun kapsamında vergi borcunun tahsili amacıyla başlatılan takip sırasında haksız olarak uygulanan taşınmaz haczinin kaldırılması isteğine ilişkin bulunmaktadır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı delillerle usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle 6183 sayılı kanuna dayanılarak açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin birleşen dava tarihinin 04/11/2013 olduğu ve iptal isteğine konu tasarruf tarihinin de 05/06/2008 bulunduğu gözetildiğinde, kamu düzeninden olan ve resen dikkate alınması gereken 6183 sayılı kanunun 26.maddesi hükmü uyarınca, tasarrufun iptali davasının hak düşürücü sürenin geçirilmiş olması nedeniyle reddedilmiş olmasında bir isabetlik bulunmamasına (Yargıtay 17....
Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davanın 6183 Sayılı AATUHK'nun 26.maddesinde öngörülen hak düşürücü süre içerisinde açılmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Gerek AAÜT'nin 7/2.maddesi gerekse 1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince kendisini vekille temsil ettiren davalı borçlu ... yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden...
Ancak 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davaları sonucunda iptal koşullarının oluşması nedeniyle iptal kararı verilmesi halinde 3. kişi adına oluşturulan tapu kaydının düzeltilmesine gerek olmadan dava konusu taşınmazın alacaklı davacının alacak ve ferileri ile sınırlı olarak haciz ve satış yetkisi tanınmak üzere tasarrufun iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, mülkiyetin intikali sonucunu doğuracak biçimde “davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline” karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekir....
Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı ... aleyhine vergi borcu nedeniyle icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını diğer davalı ... ’a satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalılara ilanen tebligat yapılmış davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, vergi borçlusunun davalı ... olmadığı ve vergi borçlusu şirket hakkında haciz işlemi yapılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı yasanın 24 vd maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Davacı alacaklı Hazine her ne kadar ihtiyati tedbir talebinde bulunmuş ve mahkemece de ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş ise de ihtiyati tedbir ihtiyati hacizden daha kapsamlı bir müessese olduğundan tasarrufun iptali davalarında talep edilen ihtiyati tedbir talebinin ihtiyati haciz olarak nitelendirilmesi gerekir. 6183 sayılı yasanın 13. Md. İhtiyati haciz düzenlenmiştir. Yine Dairece İİK. da bulunan bağzı hükümler kıyas yoluyla 6183 sayılı yasadan kaynaklanan davalarda uygulanmaktadır. İçtihatlarımız bu yönderi. İİK'nın 281/2.maddesinde tasarrufun iptali davaları için özel bir düzenleme yapılarak ihtiyati haciz isteyebilme imkanı getirilmiştir. İhtiyati haciz talebinin kabulü için tüm dava şartlarının gerçekleşmesine gerek bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ Dava, 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, temyiz istemi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 17.1.2013 tarih ve 2012/...Esas 2013/.. Karar sayılı ilamı uyarınca verilen hükme yönelik olmakla; Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 12.2.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 06.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....