İlk derece mahkemesince davacının talebinin TBK'nın 19 ve terditli olarak İİK'nın 277,278/3- 1 maddeleri kapsamında olduğu kabul edilerek her iki yasal düzenleme yönünden ayrı ayrı değerlendirme yapılmış ise de; davacı tarafça, davalılar arasındaki tasarrufun TBK'nın 19.maddesi gereğince muvazaalı olduğu ve muvazaalı devir işleminin İİK'nın 277 vd. maddelerinin kıyasen uygulanarak iptalinin talep edildiği, mahkemece davacının talebinin TBK 19 dışında, İİK 277.maddesine dayandığı yönündeki belirlemesinin ve bu yöndeki değerlendirmesinin dosya kapsamına uygun olmadığı anlaşılmış, davacının talebi yalnızca TBK'nın 19. maddesi kapsamında değerlendirilmiştir....
İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davaları ile TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davalarının dava şartları ve yargılama usulleri birbirinden farklı olup, bu davaların birlikte görülmesi doğru olmadığından; mahkemece öncelikle davacı tarafa , davasını TBK 18- 19 maddelerine mi ya da İİK 277 vd. maddelerine dayandırdığının açıklatılarak açıklanan sonuca göre davaya devam edilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının alacağını temlik aldığı dava dışı bankanın Kayseri 4. İcra Dairesi'nin 2016/14729 E....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/404 ESAS SAYILI DERDEST DOSYA DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK M. 19'dan Kaynaklanan Tasarrufun İptali) KARAR : Tokat 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2023/404 esas sayılı derdest dava dosyasında verilen tasarrufun iptali (TBK M. 19'dan kaynaklanan tasarrufun iptali) talepli davada verilen ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması için davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davalı ile tasfiye halinde olan Asya Katılım Bankası A.Ş. Arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeden kaynaklı borcun ödenmemesi üzerine davalı borçlu aleyhine Tokat 1.İcra Müd.2011/1484 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, bu sırada dava dışı dava dışı Tasfiye Halinde Asya Katılım Bankası A.Ş.'...
Alacaklının bu soruya vereceği cevaba göre ya BK 19. maddesine dayalı dava ya da İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı dava açar. Muvazaa olmadan da salt alacaklıları zarara uğratmak için devir yapılabilir. Tasarrufun iptali davası, ayni nitelikte olmayıp kişisel bir dava olduğu halde, muvazaa davası ayni nitelikte bir davadır. Taşınmaza ilişkin muvazaa davalarında hâkim tapu kaydının borçlu adına tesciline karar verir. Muvazaa iddiası, zaman aşımına bağlı olmadan ileri sürülebildiği halde iptal davasının tasarrufun yapıldığı tarihten itibaren en geç hak düşürücü süre olan beş yıl içinde açılması gerekir (İİK m.284). Yukarıda belirtilen ilke ve kurallardan da anlaşılacağı üzere TBK 19. Maddesine dayalı muvazaa davası ile İİK’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası şartları ile hüküm ve sonuçları bakımından birbirinden ayrı davalardır....
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava dilekçesinde davanın İİK 277 vd md uyarınca açıldığından bahsedilmiş ise de dilekçedeki anlatım davanın TBK 19 md uyarınca açılmış bir dava olduğu düşüncesini uyandırmaktadır. Öncelikle bu konunun açıklığa kavuşması için davanın hangi hukuki sebebe dayandırıldığının davacı tarafa açıklatılması gerekmektedir. Davanın İİK 277 vd md uyarınca açıldığı kabul edildiği takdirde davacının tazminat alacağının sonradan hüküm altına alındığı ve icra takibine konu edildiği dikkate alınarak bu konudaki ön koşul eksikliğinin giderildiği kabul edilmelidir. Diğer ön koşulların da tamam olması halinde davanın esasına geçilmelidir. Davacı tarafın davayı açarken tüketici sıfatıyla dava açarak dava harçlarını yatırmadığı anlaşıldığından dava harçlarını yatırması için davacı tarafa süre verilmelidir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, TBK 19 ve İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 16/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
(İİK' madde 277 vd. maddelerinin kısayen uygulanması talebidir)" şeklinde açıklandığı gibi dava dilekçesinin sonuç bölümünde de "Davamızın kabulü ile davalıların alacaklıları zarara sokmak kastıyla yaptıkları devir işleminin TBK madde 19 uyarınca muvazaalı olduğunun tespiti ile İİK'nun 277 vd. maddelerinin kıyasen uygulanması neticesinde yapılan tasarrufların iptaline, tapu kaydında tashihe mahal olmadan İİK'nun 283/1 gereğince müvekkil şirkete icra dosyalarındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere cebir icra yetkisi verilmesine" denilerek açıkça davanın TBK'nın 19. maddesi uyarınca muvazaa nedeniyle iptal davası olduğu belirtilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, öncelikle İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak, olmadığı takdirde TBK 19. maddesine istinaden muvazaa sebebiyle tasarrufun iptali davasıdır HMK’nın 355.maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilmiş ayrıca; HMK'nın 357. maddesindeki "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz" kuralı nazara alınmıştır. Davacı taraf; temlik aldığı alacağa istinaden başlatılan icra takibinde, takibin kesinleştiğini ve alacağın tahsil edilemediğini ileri sürerek davalı/borçlu T3 adına kayıtlı Giresun İli Espiye İlçesi Espiye Mahallesi 211 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 3/20 hissesini kızkardeşi davalı T4 satışına yönelik 05.11.2015 tarihli tasarrufun Samsun 9....
Davacının dava dilekçesinde Bk.18.maddesi yanısıra aynı zamanda İİK 277 vd.maddesini zikret etmesi davaya, İİK 277 vd. maddesinde öngörülen tasarrufun iptali davası niteliğini kazandırmamaktadır. Bu halde Bk 18.maddesine dayalı davada, yerel mahkeme hakiminin hukuki nitelendirmede yanılgıya düşerek davayı İİK 277 maddesinde öngörülen tasarrufun iptali davası olarak değerlendirmesi ve ön şart yokluğundan davayı reddetmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan kararın bu yönde bozulması gerekirken yerel mahkeme gibi davayı nitelendirerek kararı onayan sayın çoğunluk görüşüne katılamıyorum. ... (M)...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/378 ESAS SAYILI DERDEST DOSYA DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı) KARAR : Ordu 2....