Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece verilen kabul kararı, davacı ve davalı Meryem vekilince istinaf edilmiştir. A-Dava şartları yönünden yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

in piyasaya borçları olduğunu, babasının ölümünden sonra bir takım sürpriz borçları ortaya çıktığında bundan sorumlu olmamak için ve kardeşleriyle de aralarında bir takım anlaşmazlıklar olduğu için babasından gelecek olan mirası, Medeni Kanun tarafından kendisine verilmiş bir hak olarak reddettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar; davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; İİK 277. maddesi gereğince borçlunun aciz halinde bulunduğunu gösterir vesika tasarrufun iptali davalarında dava şartı olarak düzenlendiğinden ve davacı tarafça davalı ...'in aciz halinde bulunduğunu gösterir vesika dosyaya ibraz edilemediğinden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

    Mahkemece ihtiyati haciz talebi İİK 257. Maddeye göre değerlendirilmiş ise de, tasarrufun iptali davalarına özgü ihtiyati haciz düzenlemesi İİK 281 ve devamı maddelerinde yer almaktadır. Bu maddeler kapsamında yapılan incelemede de, İİK'nun 281/2. maddesi gereğince "Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki, davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez." amir hükmünü içermekte olup, taraflar arasındaki dava, davalılar arasındaki tasarrufun, İİK'nın 277 ve devam maddeleri uyarınca iptali talebine ilişkin olup, tasarrufun iptal şartlarının oluşup oluşmadığı yargılama ile belli olacaktır. İhtiyati haciz kararları esas hakkında kesin bir kanaat oluşmadan ve tam bir ispat aranmadan verilen geçici nitelikte hukuki korumaya ilişkin kararlardır....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2021 NUMARASI : 2019/189 ESAS, 2021/424 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve Devamı) KARAR : Trabzon 3....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın tasarrufun iptali (İİK 277 md) kaynaklanmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek 17. Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 sayılı kanunun 60. maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1. Başkanlığa sunulmasına 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı İİK 277. ve devamı maddelerine dayalı olarak davalılar arasında yapılan satış işleminin tasarrufun iptali istemine istemiştir İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyi niyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması ve davanın beş yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olması gerekir....

      İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması ve davanın 5 yıllık hakdüşürücü süre içinde açılmış olması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Davacı T1 Torbalı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/13 Esas, 2012/227 Karar sayılı dosya ile davalı T3 aleyhine alacak davası açtığı, bu davanın sonucunda, 83.000,00 TL alacağın 02/01/2009 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verildiği, kararın Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2013/8272- 2013/10802 sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği, davacının Torbalı 2....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyi niyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....

      Dava, İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Bu tür davalar ayni değil, şahsi davalardır. Bu nedenle tasarrufun iptali davaları genel yetki kurallarına göre HUMK'nın 9. maddesi uyarınca davalının ikametgahı mahkemesinde görülür (HMK md. 6). Davalılar birden fazla ise dava, davalılardan birinin yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde de açılabilir. Bu durumda davacı, davalılar aynı yerde oturuyorlarsa davasını orada, ayrı ayrı yerlerde oturuyorsa seçimlik hakkını kullanarak dilerse borçlunun, dilerse borçlu ile hukuki işlemde bulunan 3.şahsın yerleşim yeri mahkemesinde davasını açabilir. Alacaklı ile borçlu arasında yazılı yetki sözleşmesi varsa sözleşmede yetkili gösterilen yer mahkemesi de HUMK 22. maddesine göre yetkilidir (HMK md.17). Bu tür davalarda borçlu ile üçüncü kişi konumundaki diğer davalı arasında zorunlu dava arkadaşlığı olduğundan borçlu davalı tarafından yapılan yazılı yetki sözleşmesi diğer davalıyı da bağlar....

        Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasının elinde kat'i (İİK.nun 143.md) yada geçici (İİK.nun 105.md) aciz belgesi bulunan alacaklılar tarafından açılabileceğine, bu hususun davanın görülebilme koşulu olup mahkemece re'sen (kendiliğinden) gözönüne alınması gerekmesine, dosyada kati veya geçici aciz belgesinin bulunmaması nedeniyle dava şartının gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,25 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 27.1.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          UYAP Entegrasyonu