İlk derece mahkemesince 19/01/2022 tarihli ara kararı ile, ihtiyati haczin yasal koşulları oluşmadığından ayrıca tasarrufun iptali davalarının niteliği gereği haklılık durumunun yargılama sırasında ortaya çıkacağından bahisle İİK 257 madde uyarınca ihtiyati haciz talebinin reddine karar verdiği görülmüştür. Dava, İİK 277 madde ve devamına göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarının İİK 281/2 maddesinde mahkeme iptale tabi tasarruflara konu olan taşınmazlar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın gerekip gerekmeyeceği mahkemenin takdirindedir. Eğer tasarrufa konu taşınmazlar elden çıkmış ise, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez....
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278,279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Somut olayda, Mahkemece hem TBK 19. maddeye hem de İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak gerekçe belirtilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Davacının dava dilekçesinde İİK 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptalinin talep edildiği görülmüştür....
Maddeleri uyarınca tasarrufun iptali davasında mahkememizin görevli olmadığı, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla, Mahkememizin görevsizliğine ..." gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; dava, İİK'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali niteliğindedir. Bu davalardaki amaç; borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı bazı tasarrufların geçersiz sayılması ya da iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasıdır. Böylece ve dolayısıyla o mal üzerinde cebri icraya devamla alacağın tahsili amaçlanır. Davada alacaklı ile borçlu olan şirketler arasında ticari bir alım satım ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Ancak davaya konu edilen taraflar arasındaki bu alım satım ilişkisi değil, davalı şirket ile diğer davalı 3. kişi arasındaki muvazaalı olduğu ve iptali istenilen işlemdir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Amasya 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/40 esas, 2023/10 karar sayılı dava dosyasında verilen tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) talebinin kabulüne karşı, davalı T7 tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Davanın KABULÜ ile, T7 tarafından dava konusu Amasya İli, Merkez ilçesi, Şeyhcui Mshallesi, 1563 ada, 8 parsel, Blok/Giriş:F6- B/ 1. Kat Bağımsız Bölüm No:4 sayılı taşınmazın Amasya Tapu Müdürlüğünün 29/09/2017 tarihli 12455 yevmiye numaralı işlemi ile davalı T6 na yapılan satış şeklindeki tasarrufun, davacının İstanbul 22....
Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davasını elinde geçici veya kesin aciz belgesi bulunan alacaklı açabilir. (İİK.m.277) Bu husus, dava şartı olup, hâkim görevi gereği doğrudan gözetmek zorundadır. Ancak, bu eksikliğin yargılamanın her aşamasında hatta temyiz aşamasında dahi giderilebilmesi mümkündür....
kat, 3 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmaz asıl borçlu davalı T3 adına kayıtlı iken Merzifon Tapu Müdürlüğünün 26/05/2021 tarih, 6907 yevmiye nolu işlemle davalı T6'ye devrine ilişkin tasarrufun 2004 sayılı İİK 277 vd maddeleri gereği İPTALİNE, -Tasarrufun iptaline karar verilen taşınmaz üzerinde davacının alacaklısı olduğu Merzifon İcra Müdürlüğünün 2021/757 esas sayılı takip dosyasındaki alacak ve fer'ilerinin tahsili amacıyla ve bu takipteki alacak ve fer'ileriyle sınırlı olmak üzere davacıya CEBRİ İCRA VE SATIŞ YETKİSİ TANINMASINA, " karar verilmiştir....
Hırdavat Tic.Ltd.Şti. ile davalı ... vekili, tarafları ve konusu aynı olan mahkemenin 2010/291 Esas 2010/219 Karar sayılı dosyasından yetkisizlik kararı verildiğini ve kararın kesinleştiğini bu durumda kesin hüküm bulunduğundan bu davanın reddi gerektiğini, ikametgah ve taşınmazın bulunduğu yer itibarıyla Sarayönü Mahkemeleri yetkili olduğundan davanın yetki itirazı nedeniyle reddi gerektiğini, iptali istenen tasarrufun borçtan önce yapıldığını, satışların muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... vekili, derdestlik nedeniyle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, HMK'nun 104/1-1 maddesi gereğince davanın derdestlik itirazı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu aleyhine icra takibi yaptıklarını, borçlunun mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazını davalı annesi ...’ye satışına ilişkin işlemin iptalini ve borçlu adına tescilini istemişir, Davalılar vekilleri, devir tarihinde borcun olmadığını ve davalı annenin alım gücünün olduğunu haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın İİK. 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, aciz belgesinin sunulmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 21.2.2012 Salı günü davacı ve davalı ... tarafından gelen olmadı. Davalı ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi dışında verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı ... dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R- Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup mahkeme kararı hükmü temyiz eden davacı vekiline 20.08.2010 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise davacı vekili tarafından HUMK’nun 432/1. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 13.09.2010 tarihinde verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesinin kararı ile; "Davanın hukuki nitelendirmesi mahkemeye ait olup her ne kadar davacı dava dilekçesinde davalı borçlunun murisinin mirasını reddine dair işlemin İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptali davası olarak nitelendirip , davalı borçlunun mirasın reddine dair tasarrufun iptalini ve haciz ve satış yetkisi tanınmasını talep etmişse de; murisin mirasın reddine dair kararın iptali davası MK 617 maddesinde düzenlenmiş olup, İİK 277 e devamı maddelerindeki tasarrufun iptali davasıyla ilgisinin ve koşulların olmadığından davanın hukuki nitelendirmesi mirasın reddi kararının iptali davası olarak nitelendirmeyi gerektirmiştir. (Benzer nitelikte Y.14.HD'nin 2019/2816 E.-2020/4371 K. Sayılı ilamı) M.K'nun 617....