Dava İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için,davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır....
Konunun aydınlatılması bakımından genel olarak mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 18.maddesinde (yeni 6098 s.TBK 19.m) düzenlenen genel muvazaa ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarına değinilmesinde yarar bulunmaktadır: 818 sayılı mülga Borçlar Kanunu'nun 18.maddesinde; (Yeni 6098 sayılı TBK 19.madde) “Bir akdin şekil ve şartlarını tayininde, iki tarafın gerek sehven gerek akitteki hakiki maksatlarını gizlemek için kullandıkları tabirlere ve isimlere bakılmıyarak, onların hakiki ve müşterek maksatlarını aramak lazımdır. Tahriri borç ikrarına istinat ile alacaklı sıfatını iktisabeden başkasına karşı, borçlu tarafından muvazaa iddiası dermeyan olunamaz.” hükmü ile genel muvazaa düzenlenmiştir....
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması ve davanın 5 yıllık hakdüşürücü süre içinde açılmış olması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı ile davalılar ... ve ... vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava ...nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı açılmış tasarrufun iptali davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2021/369 ESAS, 2021/556 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı, TBK md. 19) KARAR : Samsun 2....
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri ile TBK 19 md uyarınca tasarrufun iptaline ilişkindir. Öncelikle yerel mahkemenin istinaf başvurusu için verdiği ek kararın yanlış olduğu, istinaf harçlarının süresinde yatırıldığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla başvurunun esasının incelenmesine geçilmiştir. İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin bulunması gerekir. Bu ön şartların bulunması halinde İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/156 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İzmir 23.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/156 Esas sayılı dava dosyasında 10/11/2021 tarihli ara kararının istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı T6 vekili tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir ili, Karaburun İlçesi, Çatalkaya Mah. 3398 parsel , 2 nolu bağımsız bölüm B Blok da kayıtlı taşınmaz ile İzmir İli , Esenyalı Mah.,6048 Ada, 12 Parsel, 2 Nolu daire de kayıtlı taşınmazların hileli olarak önlenmesi amacıyla teminatsız olarak tasarruf konusu taşınmazların İİK md. 281/2 gereğince ihtiyaten haczine, davalıların devir işlemlerinin İİK md. 278 vd. Uyarınca iptaline , müvekkillerine dava konusu taşınmazlara ilişkin her türlü hak ve alacak üzerinde cebri icra yetkisi verilmesini talep etmiştir ....
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava dilekçesinde davanın İİK 277 vd md uyarınca açıldığından bahsedilmiş ise de dilekçedeki anlatım davanın TBK 19 md uyarınca açılmış bir dava olduğu düşüncesini uyandırmaktadır. Öncelikle bu konunun açıklığa kavuşması için davanın hangi hukuki sebebe dayandırıldığının davacı tarafa açıklatılması gerekmektedir. Davanın İİK 277 vd md uyarınca açıldığı kabul edildiği takdirde davacının tazminat alacağının sonradan hüküm altına alındığı ve icra takibine konu edildiği dikkate alınarak bu konudaki ön koşul eksikliğinin giderildiği kabul edilmelidir. Diğer ön koşulların da tamam olması halinde davanın esasına geçilmelidir. Davacı tarafın davayı açarken tüketici sıfatıyla dava açarak dava harçlarını yatırmadığı anlaşıldığından dava harçlarını yatırması için davacı tarafa süre verilmelidir....
amacıyla tasarrufun yapıldığı anlaşıldığından İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptaline karar vermek gerekmiştir....