19. Hukuk Dairesi 2013/12095 E. , 2013/13118 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dava İİK 277. maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 02.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
19. Hukuk Dairesi 2013/11169 E. , 2013/12910 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Dava İİK 277 maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 02.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
19. Hukuk Dairesi 2014/11349 E. , 2014/12355 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık İİK 277. vd. Maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 15.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/492 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) KARAR : Adana 2....
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile alacaklının İİK’nun 277-280,maddesine dayalı karşılık dava olarak açtığı tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1.Dosyadaki bilgi ve belgelerden ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 04.03.2009 gün ve E 2008/543 K 2009/99 sayılı kararı ile borçlunun iflasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşıldığından İİK'nun 193/2 maddesi uyarınca takip düşmüş ve hacizler kalkmıştır....
Görüldüğü üzere HMK 389 İhtiyati Tedbir müessesi ile İİK 281/2 müessesi farklı düzenlemeler olup davacının hangi maddeye dayalı istemde bulunduğunu açıklaması gerekir. Davacı davası İİK 277. Maddesine dayalı tasarrufun iptali davasıdır. Dava sonucunda başarılı olması durumunda İİK 277 ve devamı maddesi gereği tasarruf iptal edilecek İİK 283/1 Madde hükümleri uygulanacaktır. Yani davacı alacağını almak için eldeki davayı açmış olup dava konusunun para olduğu anlaşılmaktadır. Davacı İİK 281/2 maddesi gereği ihtiyati haciz isteminde bulunmadığından bu maddeye göre resen inceleme yapılamayacaktır. Davacının HMK 389 maddesine göre tasarruf edilen taşınmazlara tedbir konma isteğinin ise taşınmazların aynına yönelik bir dava olmadığından ihtiyati tedbir şartlarının oluşmamasından dolayı tedbir isteminin reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır....
-Davalı T4 tarafından dava dilekçesi ve eklerine cevap dilekçesi sunulduğu, ancak süresinde cevap dilekçesinin sunulmadığı anlaşılmıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "1- Davacının davasının ESASTAN REDDİNE," karar verildiği görülmüştür. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin taşınmazın satım tarihinin 15.10.2015 olduğundan genel kredi sözleşmesinin de 11.11.2016 olduğundan bahisle ön şart yokluğundan usulden reddettiği ancak maktu vekalet ücreti vermesi gerekirken nispi vekalet ücreti verdiği, İİK. 277 ve 279. Maddelerinin olştuğu, üçüncü kişinin müvekkili şirketi zarara uğratmak kastıyla hareket ettiğini, 277 ve BK. 19'a göre dava açtıklarını beyan etmişir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava İİK’nun 277 ve devamı ve TBK'nun 19. maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesi, "davanın "tasarrufun iptali" talebine ilişkin olduğu, dava konusu taleplerin Aile Hukuku kaynaklı olması nedeniyle, davanın aile mahkemesi görev dahilinde kaldığı, görevin dava şartı ve kamu düzenine ilişkin olup re'sen gözetilmesi gerektiği" gerekçesi ile görevsizlik kararı vererek dosyayı görevli gördüğü Silifke Aile Mahkemesi'ne göndermiştir. Silifke Aile Mahkemesi, "İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davasında görevli mahkeme Asliye hukuk Mahkemesi" olduğu gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı vererek dosyayı merci tayin talebi ile Dairemize göndermiştir....
Bu durumda, mevcut davada, İİK'nun 277 ve devam maddelerinde yer alan tasarrufun iptali davasının görülebilme şartlarıdan olan, "iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması" şartının gerçekleşmediği açıktır. Dolayısıyla, İİK'nun 277 ve devam maddelerine dayanılarak davanın kabulüne karar verilmesi yerinde değildir. Dava dilekçesinde dayanılan ikincil talep, tasarrufun BK'nun 19 maddesi uyarınca iptaline ilişkindir. Ne varki, ilk derece mahkemesince bu talebe ilişkin hiç bir delilin toplanmadığı görülmektedir. İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile Türk Borçlar Kanunun 19.maddesinde düzenlenen muvaza nedenine dayalı iptal davaları birbirinden farklı davalar olup, farklı hükümlere tabidir....
TBK'nın 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek olmadığı gibi, bu davalarda hak düşürücü süre de uygulanmaz (Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2020/2277 E. ve 2021/605 K. sayılı kararı). Somut uyuşmazlıkta dava dilekçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine dayanılmış olup bu durumda davanın niteliği itibariyle TBK'nın 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkin olmasına göre bu davalarda hak düşürücü süre uygulanmayacağından davanın esasına girilmek gerekirken yanılgılı değerlendirme ile İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davalarında öngörülen 5 yıllık süre geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur....