Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2013/105 Talimat sayılı dosyası ile açık ihale yöntemiyle davalı T3 tarafından satın alındığını, ihale bedelinin icra dosyasına yatırılmış olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davalılar arasında taşınmaz satışına ilişkin bir tasarruf olmadığı, taşınmazın davalı T3 tescilinin cebri icra yolu ile yapılan ihale sonucu gerçekleştiği, tasarrufun iptali davasının ön koşullarından olan taraflar arasında mevcut tasarruf koşulunun oluşmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın görülebilmesi için ön koşulların oluştuğunu belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri veya TBK 19. maddesi uyarınca tasarrufun iptaline ilişkindir....

HUKUK DAİRESİ KARARININ GEREKÇESİ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi'nin 19/04/2023 Tarihli 2023/1210 Esas 2023/1033 Karar sayılı kararında özetle: Dava, İİK'nın 277 vd. maddeleri gereğince tasarrufun iptali, bu olmadığı takdirde TBK madde 19 gereğince tasarrufun hükümsüzlüğünün tespiti ile, cebri icra yetkisi verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesinin 05/10/2022 tarihli ara kararı ile, davacının ihtiyati haciz talebinin kabulüne, dava konusu Bodrum İlçesi, Yeniköy Mahallesi, 1080 Ada 1 parsel, 33 nolu taşınmazın üzerine teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir. Ara karara davalı T3 vekili tarafından itiraz edilmiştir. İtiraz, 27/10/2022 tarihli duruşmada incelenmiş ve reddedilmiştir. Redde ilişkin 27/10/2022 (23/11/2022) tarihli gerekçeli ara karar yazılmıştır. Ara kararın gerekçesinde de asıl talebin İİK 277 vd. maddeleri uyarınca tasarrufun iptali, terditli talebin TBK 19. maddesine dayalı iptal talebi olduğu kabul edilmiştir....

Dava, İİK 277 ve TBK 19 maddesi gereğince muvazaa nedeniyle tasarrufun iptaline ilişkin olup, dava konusu taşınmazın borçlu davalı Kemal'den diğer davalı kardeş İklime'ye 24/10/2014 tarihinde tasarruf edildiği, eldeki davanın ise 5 yıllık İİK 284 maddesindeki hak düşürücü süreden sonra 22/05/2020 tarihinde ikame olunduğu, böylece İİK 277 maddesine dayalı tasarrufun iptali davasının hak düşürücü süre yönünden süresinin dolduğunun anlaşıldığı, ancak dava dilekçesinde TBK 19'a dayandırıldığından ve TBK 19 maddesinde de herhangi bir zaman aşımı veya hak düşürücü süre bulunmadığından davacının davasının muvazaa yönüyle incelendiği anlaşılmakla, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü...

Davacı dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davasının; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğunu belirtmiş, terditli olarak TBK 19. maddesine dayalı iptal talep ettiğini belirtmemiş ve bununla alakalı dosya kapsamında yapılan bir tam ıslah da bulunmamış olmakla, mahkemece tensip tutanağının da İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davalarının yargılama usulü olan basit yargılama usulüne göre hazırlanıp, bu usulün yargılama boyunca uygulandığı, gerekçe içeriğinde de davanın İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davası olduğu belirtilmesine rağmen, ön koşulların incelenmesinde TBK 19. Maddeye dayalı iptal davalarına özgü koşulların incelendiği, neticeden davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/03/2021 NUMARASI : 2020/247 ESAS - 2021/132 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; alacaklılara zarar vermek kastıyla yapılan Erzurum ili, yakutiye ilçesi, hasanibasri mah 834 ada, 111 parselde kayıtlı taşınmazın satışına ilişkin tasarrufların müvekkili bakımından İİK 277.ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptali olmadığı takdirde TBK.19.maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali ve müvekkili bakımından dava konusu taşınmaz üzerinde alacak ve tüm fer'ilerine yeter miktarda cebr-i icra yetkisinin verildiğini, dava konusu taşınmazın dava dışı 3.kişiye satılmış olması durumunda 3.şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk edeceğinden değerler nispetinde alacağın faiz ve ferileri ile yapılan takip masrafları da gözetilerek nakden tazminini, İİK 281/2 uyarınca dava konusu taşınmazların kaydını müvekkili şirketin...

e devrettiği, davalı ... ile davalı ...'in birbirlerini tanıdıkları ve uzaktan akraba oldukları, bu yüzden de aradaki ilişkiyi ve icra takibini bilerek işlem yaptıkları, İİK.277 ve BK.'nın 19.maddesinde belirtilen yasal şartların oluştuğu, davacının davasında haklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne ... ili, ... ilçesi, ... 47, 62, 74 ve 223 parsel sayılı taşınmazların davalı ... üzerine olan kayıtlarının iptali ile, devir ve satış tarihi olan 21/10/2013 tarihinden önceki şekilde devredilen hisse oranında davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesinde dava İİK 277 ve devamı maddelerine göre, İİK 277ve devamı şartları oluşmaz ise BK 19 hükümlerine göre davanın değerlendirilmesi ile davanın kabulü talep edilmiştir. Mahkemece İİK.277 ve devamı maddeleri ile BK.19 madde de belirtilen şartların oluşması gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

    da iptali gerektiğini, bu nedenle davacı müvekkil bakımından davalıların, alacaklı müvekkili zarara uğratmak kastıyla yaptıkları tasarrufun İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptaline olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptaline, TBK m.19 kapsamında inceleme yapıldığı takdirde dava konusu iddianın, taşınmazın aynına ilişkin olmaması yani alacağın tahsiline yönelik olması nedeniyle İİK. m. 283/ı ve kıyasen uygulanarak ‘tapu iptali ve tescile gerek olmaksızın' dava konusu taşınmazın cebren haczi ve satışına karar verilmesine, mahkemce İİK M. 280 vd. maddeleri uyarınca inceleme yapılacak ise davacı müvekkile, dava konusu taşınmaz üzerinde trabzon icra dairesinin 2019/30169 e. sayılı dosyalarıdaki alacak ve tüm fer’ ilerine yeter miktarda cebr-i icra yetkisinin verilmesine, taşınmazın dava sırasında veyahut davadan önce dava dışı dördüncü kişilere devir ve temlik edilmesi halinde davanın, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine...

    İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde: Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyi niyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....

    Düzenlemesi bulunan tasarrufun iptaline yönelik iddialar ileri sürülerek öncelikle İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptaline karar verilmesi talep edilmektedir. Dava dilekçesinde terditli talep olarak ise İİK'nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali ve cebri icra yetkisi tanınmasına yönelik bu talebin yerinde görülmemesi halinde TBK'nun 19. Maddesi kapsamında muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescili talebinde bulunulmaktadır. Davacı tarafın açtığı terditli davada, ilk talebin İİK'nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlemesi bulunan tasarrufun iptali talebi olması, bu talep yerinde görülmediği takdirde terditli olarak açılan TBK 19. Maddedeki muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescili talebinin dikkate alınmasının talep edilmesi hususları dikkate alındığında dosyayla ilgili olarak inceleme yapma görev ve yetkisi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne aittir....

    Mahkemece, davacı vekilinin hem tasarrufun iptalini hem de B.K.nun 19 md.ye dayalı muvazaa nedeniyle işlemin iptalini istediğini bildirdiğinden, işlemin yapıldığı tarih itibariyle davacının davalıdan alacaklı olduğunu dosyadaki belgelerle kanıtlayamadığı için B.K.nun 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle işlemin iptalini isteme hakkının bulunmadığı, yine İİK.nun 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptalinin de davalılar arasındaki tasarrufun borçtan önce yapılmış olması nedeniyle istenemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

      UYAP Entegrasyonu