WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İzmir 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/06/2021 tarih, 2020/148 Esas ve 2021/183 Karar sayılı hükmünün, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile davalı T4 arasında 24.09.2013 tarihli kredi kartı üyelik sözleşmesi imzalandığını, borcunu ödemekten imtina ettiği kullanılan kredi kartının geri ödemesinin yapılmaması üzerine İzmir 23. İcra Müdürlüğünün 2017/5781 Esas sayılı dosyasıyla icra takibine geçildiğini, takibin kesinleştiği, İzmir 19. İcra Müdürlüğü’nün 2018/14484 Esas sayılı takibin ve bu takipten borçlu-davalı T4 maaşı üzerine konulan haciz işlemlerine ilişkin tasarrufların İİK.’nun 277 ve devamı maddeleri ile TBK.’nun 19.maddesi ile gereğince iptaline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2021 NUMARASI : 2020/19 ESAS- 2021/507 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 01/07/2021 tarih ve 2020/19 Esas ve 2021/507 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Şanlıurfa İli Haliliye İlçesi Atatürk Mah. 20 ada 77 parsel 3. Kat 16 nolu BB taşınmazın satışına ilişkin tasarrufun müvekkili bakımından İİK. 277 ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptali, olmadığı takdirde TBK. 19....

Taşınmaz alacaklılardan mal kaçırma kastıyla el değiştirdiğini, aciz vesikası davanın her aşamasında sunulabilecek bir belge olduğundan ve aciz vesikasının sunulması için kesin süre verilemeyeceğinden, taşınmazları devralan borçlunun annesi olduğundan, Devir işlemleri TBK 19 uyarınca da alenen muvazaalı olduğundan ve muvazaalı devir işlemlerinde aciz vesikası şartı bulunmadığından ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talep edilmiştir. DELİLLER : Tapu Kayıtları, dosyada mevcut diğer bilgi ve belgeler. İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali ile terditli olarak BK 19. Maddeye göre muvazaaya dayalı tasarrufun iptal istemine ilişkindir....

Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali ya da BK 18. (TBK m.19) kapsamında açılmış iptal davası olması halinde dahi davacı alacağının iptali istenen borçlu tasarrufundan sonra doğmuş olduğunun anlaşılmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 0,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 22.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yargıtay'ın yerleşik içtihatları uyarınca aciz vesikasının yargılamanın her aşamasında alınarak ibrazının mümkün olduğunu, kaldı ki mezkur davanın terditli açıldığını, muvazaa nedenli Tapu İptali davası için aciz vesikası gerekmediğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup re'sen dikkate alınması gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri, olmadığı takdirde muvazaaya dayalı( BK 19) tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davalarında davanın dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek bir alacak olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277. md) bulunması gerekir....

    Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı açılmış tasarrufun iptali davaların dinlenebilmesi için: a) Davacının borçludaki alacağının gerçek olması, b) Borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, c) İptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması, d) Borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....

    HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tasarrufun İptali (İİK 277 ve Devamı), olmazsa terditli olarak açılan TBK. 19. maddeye Dayalı Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça dava konusu taşınmazın davalı borçlu tarafından alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla diğer davalı üzerine geçirilmesine sebebiyet verildiğinin ileri sürülerek İİK 277 vd. maddeleri gereğince taşınmazla ilgili tasarrufun iptaline ve dava konusu taşınmazlar üzerine İİK 283. madde gereğince alacak sınırlı kalmak üzere cebri icra yoluyla takip yapma hakkı tanınmasına, mahkeme aksi kanaatte olur ise muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tazminata yönelik karar verilmesi talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafça dava dilekçesinde İİK'nun 277 vd. düzenlemesi bulunan tasarrufun iptaline yönelik iddialar ileri sürülerek öncelikle İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptaline karar verilmesi talep edilmektedir....

    Dava, İİK 277 ve TBK 19 maddesi gereğince muvazaa nedeniyle tasarrufun iptaline ilişkin olup, dava konusu taşınmazın borçlu davalı Kemal'den diğer davalı kardeş İklime'ye 24/10/2014 tarihinde tasarruf edildiği, eldeki davanın ise 5 yıllık İİK 284 maddesindeki hak düşürücü süreden sonra 22/05/2020 tarihinde ikame olunduğu, böylece İİK 277 maddesine dayalı tasarrufun iptali davasının hak düşürücü süre yönünden süresinin dolduğunun anlaşıldığı, ancak dava dilekçesinde TBK 19'a dayandırıldığından ve TBK 19 maddesinde de herhangi bir zaman aşımı veya hak düşürücü süre bulunmadığından davacının davasının muvazaa yönüyle incelendiği anlaşılmakla, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü...

    Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nin 283. maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır." şeklinde karar verilerek görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirlenmiştir. Yine emsal nitelikte ki Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 09/04/2018 tarih, 2016/8983 E. ve 2018/3951 K. sayılı kararında da " ... Dava, İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali, davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir." şeklinde karar verilmiştir....

      Kat No:7 mesken nitelikli taşınmazın satışına ilişkin tasarrufun muvazaalı olduğu, borçlu ile diğer davalının uzun yıllara dayalı aile dostlukları ve sosyal medya arkadaşlıkları olduğunu ileri sürerek, söz konusu tasarrufun müvekkili bakımından İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptali, olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptali ve müvekkili bakımından dava konusu taşınmaz üzerinde Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2016/14729 E (Kayseri Genel İcra Dairesi 2020/79723) sayılı dosyasındaki alacak ve tüm fer’ ilerine yeter miktarda cebr-i icra yetkisinin verilmesine, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini müvekkili adına saygılarımızla arz ve talep ederim dedi....

      UYAP Entegrasyonu