Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, dava dilekçesinde taraflar arasındaki muvazaanın vurgulanıp talep kısmında önceki malikleri adına tescil talebinde bulunulmuş olmasına, 17/12/2009 tarihli dilekçe ile davanın, muvazaa hukuksal nedenine dayalı olduğunun açıklanmasına, aynı tarihli duruşmada da davacı vekilinin ellerinde aciz belgesi bulunmadığını ve muvazaa nedeniyle tapuların iptali istemini yinelemesine nihayet davacı tarafça temyiz dilekçesinde dahi alacağın doğum tarihinden dolayı tasarrufun iptali davası açmadıkları beyan edilmesine göre İİK 277 vd maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olmayıp BK. 18. maddesine dayalı olarak açılmış tapu iptali ve tescil işlemine ilişkin olmakla; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi uyarınca Yüksek Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06/06/2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, davanın alacağın tahsil edilememesi sebebiyle alınan aciz vesikasına dayanılarak açıldığının anlaşıldığı, İİK m.277 hükmünde belirtilen tasarrufun iptali davası olduğu, davanın 21/06/2016 tarihinde açıldığı, iptali istenen tasarrufun ise 20/04/2011 tarihinde gerçekleştiği, davanın tasarruf tarihinden itibaren İİK madde 284'de göre 5 yıl içerisinde açılmadığından bahisle hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekilleri tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf mahkemesince, davalı ... vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin HMK'nın 352/1-c maddesi uyarınca süre yönünden reddine, dava konusu taşınmazın, davalı ...'...
Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunmadığını ileri sürerek borçlunun dava konusu otomobilini diğer davalı şirkete satışına ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, dava konusu otomobilin satış yapıldıktan sonra dahi borçlu tarafından kullanılmaya devam edildiğinin tanık beyanları ile anlaşıldığı ve İİK’nın 277 vd maddelerindeki şartların davacı lehine oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir. 1- Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Sayılı dosya ile Adi Ortaklığın Feshi, Kar Ve Tasfiye Payı İstemi davası görüldüğünü, davanın kabulüne karar verildiği, karar gereği ihtiyati haciz istemimizin ve davanın kabulü ile Denizli 8. İcra Müdürlüğünün 2021/3334 sayılı dosyasındaki alacakların aslı ve ferileri ile sınırlı olmak üzere, halen davalılar üzerine kayıtlı dilekçemizde belirtmiş olduğumuz davalılar arasında gerçekleşen tasarrufların TBK m.19 ve İİK m.277 vd uyarınca iptali ve bu taşınmazlarda davacıya cebri icra yolu haciz ve satış isteme yetkisi verilmesine karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkeme 19/11/2021 tarihli tensip tutanağı ile , Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin dava değerinin (291.122,91- TL)%10'u teminat (29.112,30) ile KABULÜNE, teminat yatırıldığında Denizli 8....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, İİK 277 vd. maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davası olmayıp "vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle tesis edilen rehin işleminin iptaline ilişkin olup", Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 13.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 13.3.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine ... takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu araçlarını davalı Şirket’e satışına ilişkin tasarrufların iptalini talep etmiştir. Mahkemece, her iki tarafın ticari işletme olduğu ve uyuşmazlığın ticari işletme ile ilgili olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise davalı, üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1)....
Noterliğinin 24.09.2021 tarih ve 16752 yevmiye nolu sözleşmesi ile T1 A.Ş ye devir ve temlik edildiği, davalı borçlu taşınmazını borcun doğumundan sonra devrettiği, davalılar arasında yapılan taşınmaz satış işlemi muvazaalı olup TBK 19. Maddesi ve İİK.277 ve devamı maddeleri uyarınca iptalinin gerektiği, davalılar arasında yapılan satış işleminin müvekkil şirket yönünden iptalinin gerektiği, İİK.md 281/2 maddesi ve 5411 sayılı yasanın ilgili hükümleri uyarınca müvekkil şirketin bir güven kuruluşu olması sebebiyle teminatsız olarak ihtiyati haciz ve tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, İ.İ.K. 277 vd maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Maddeleri uyarınca bu tür tasarrufların batıl olup, hukuka aykırı olduğunu, borcun doğumunun tasarruflardan önce olduğunu belirterek davalılar arasında satıma ilişkin tasarrufun Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2011/4- 149 E sayılı ve 25.05.2011 tarihli kararı uyarınca muvazaalı olduğunun tespitine, BK 19 ve İİK 277 vd. Maddeleri uyarınca iptali ile, söz konusu tasarrufa konu taşınmazın cebri icra yolu ile Salihli 1. İcra Müdürlüğü'nün 2018/1251 Esas sayılı dosyası icra takibi dosyasından olan alacaklarını karşılayacak miktarda haciz ve cebri satış yetkisinin verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, davalılar arasında akrabalık bağı ve iş ilişkisi bulunmadığı, taşınmazların devredilen davalılar tarafından yaklaşık 10 yıldır kullanıldığı, devreden davalıların kaza nedeniyle paraya ihtiyaçları bulunduğu, satışların gerçek olduğu ve muvazaa bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalılardan ... ve ... Dıravacı mirasçıları vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, İİK 277 vd. maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....