Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 24.02.2015 gün ve 2014/14560 Esas-2015/1909 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, TMK'nun 713/1. fıkrasındaki kazanmayı sağlayan zilyetlik ve 2. fıkrasında yer alan, “…maliki 20 yıl önce ölmüş…” hukuki sebeplerine dayalı olarak açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır....

    Anılan kanun maddesi uyarınca, on yıllık hak düşürücü sürenin tespit sonrası nedenlere dayanarak açılan iptal ve tescil davalarına uygulanması söz konusu olamayacağından, yerel mahkemenin ret gerekçesi yerinde değildir. Dava, TMK.nun 713/2. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, kanunun açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanunun açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK.nun 713/2. maddesindeki düzenlemelerdir....

      Dava konusu taşınmazlar kadastro sonucu senetsizden 20 yılı aşkın süredir ...’ın zilyetliğinde olduğu açıklanarak davalıların murisi Hakkı Pınarbaş adına tespit ve tescil edilmiştir. Dava, TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesine dayanılarak açılan iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Anılan kanun maddelerinde davacının kazanmayı sağlayan zilyetliğinin malik sıfatı ile olması gerektiği açıkça vurgulanmıştır. Davacı taşınmazları kendi nam ve hesabına zilyet ettiğini ileri sürmüş ise de davalı taraf davacının zilyetliğinin malik sıfatı ile olmadığını “emanetçi” sıfatı ile olduğunu ibraz ettikleri 07.06.1983 tarihli anlaşma senedi başlıklı belgede de bu durumun belirlendiğini savunmuştur....

        Davalı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre nedeniyle usulden ve daha sonra esastan reddine yönelik karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine yönelik karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Olağanüstü Zamanaşımını Dayalı (TMK. 713/2) Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 564 ve 568 sayılı İş Bölümü Kararları gereği, 6. Hukuk Dairesi iş bölümünün 2. maddesinde; "Tapulu taşınmazlar hakkında, TMK'nın 713/2. maddesine dayanılarak açılan tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'ne aittir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava dilekçesinde dava konusu taşınmazla ilgili olarak kadastro öncesi Türk Medeni Kanununun 713. maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil davası sonucunda kesinleşen karar ile davacının eşi ... adına 21.11.1995 tarihli, 2 ve 3 sıra numaralı tapu kayıtlarının oluştuğu, bu davada davacı ...’ın murisi ve eşi ...’a halef olarak tapu iptali ve tescil istediği anlaşıldığından; dava, kadastro öncesi nedenle ve tapu kaydına dayanılarak, genel kadastro sonucu tapu kaydı oluşmuş ya da kamu orta malı (mera, yaylak, kışlak, genel harman yeri) olarak sınırlandırılmış taşınmazlar hakkında genel mahkemelerde açılan tapu iptal ve tescil davası niteliğindedir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.02012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan...

          Dava, tapulu taşınmazın haricen satışı ve TMKnın 713/2 fıkrasında öngörülen “..maliki yirmi yıl önce ölmüş..” hukuki sebebine dayalı olarak açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Kadastro çalışmaları sırasında; dava konusu 2,3,10 ve 11 parsellerin senetsiz yerlerden olup 288 tahrir nolu vergi kaydı ile ... oğlu ...’in zilyetliğinde iken 30 sene önce vefatı ile karısı ... ve çocukları ..., ..., ..., ... ve ...’e terk ettiği ve halen de bu mirasçılarının nizasız fasılasız ve malik sıfatıyla zilyetliğinde olduklarının mahalli bilirkişiler ve muhtar tarafından bildirilmesi üzerine 19.03.1955 tarihinde 7/28 hissesi ... adına, 3/28 şer hissesi ise ... evlatları ..., ..., ..., ... ve ... adına tespit edilmiş tespitin itirazsız kesinleşmesinden sonra, 10.09.1955 tarihinde tapuya tescil edilmiş ve dava tarihine kadar tapu kaydı intikal görmemiştir. Davalılardan ...tarafından açılan ... 5....

            Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkân tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği-dolu pafta sistemi –genel ilke ile bağdaşmaz. Ne varki, davacı iptal değil, sadece tescil isteğinde bulunmuş ise Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına göre, tescil isteği tapu sicilinde mevcut eski kaydın iptali isteğini de kapsadığı gözetilerek davacının ayrıca tapu kaydının iptalini de dava etmesine gerek yoktur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece, davalı ... aleyhine açılan iptal-tescil davasının kabulüne, tazminat davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve miras payı oranında tescil olmazsa tazminat isteğine ilişkindir Davacı, mirasbırakan babası ....'in 45 ada 26 ve 36 parsel sayılı taşınmazlarını diğer mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak davalı kızı ...e'ye satış göstererek temlik ettiğini, onun da taşınmazları diğer kardeşi davalı ...'...

                ve ... yönünden davanın kabulü ile, payları oranında tapunun iptali ile davacılar adına tesciline, diğer davalılar yönünden dava konusu taşınmazlara yönelik açılan tapu iptali tescil davasının reddine, terditli olarak açılan ve 22.08.1960 tarihinde davacılar murisi tarafından, davalıların miras bırakanına verilen 4.000 TL’nin alınan bilirkişi raporuna göre dava tarihinde ulaşmış olduğu 5.594,28 TL.den davayı kabul eden davalılar payına düşen 233,095 TL’nin mahsubu ile 5.361,19 TL’nin dava tarihinden işleyecek faizi ile birlikte iptal tescil davasını kabul eden ...,..,....,...,...,....,....,...,... ve ... dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar vekili ile bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, TMK.nın 713/2 maddesine (Olağanüstü Zamanaşımı) Dayalı Tapu İptali ve Tescil, Olmazsa Taşınmaz Satış Vaadine ve Harici Alıma Dayalı Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekili tarafından TMK.nın 713/2 maddesine (Olağanüstü Zamanaşımı) Dayalı Tapu İptali ve Tescil talebinde bulunulduğu, bu talebinin yerinde görülmemesi halinde Taşınmaz Satış Vaadine ve Harici Alıma Dayalı olarak Tapu İptali ve Tescile karar verilmesini talep ettiği görülmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu