İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi tarafından yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı, ormanların korunmasına ilişkin Anayasanın 169. ve 6831 sayılı Kanunun 93. maddeleri karşısında, ormanlar üzerine herhangi bir şerh konulamayacağı belirlenerek taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tesciline ve davalı gerçek kişilerin tapudaki payları üzerine, davalı ... lehine konulan haciz şerhinin silinmesine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve usûl ve kanuna uygun hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 21/05/2013 günü oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 8.10.2002 gününde verilen dilekçe ile tapudaki tedbir şerhinin kaldırılması istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.10.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkemece uyulan Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuş olmasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanunun 13/J maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 11.10.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
HACİZ ŞERHİNİN KALDIRILMASIKAMU DÜZENİNDEN OLAN YETKİ KURALI 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 191 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 13 ] "İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.5.2005 gününde verilen dilekçe ile haciz şerhinin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 13.6.2006 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 16.1.2007 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili gelmedi. Karşı taraftan davalı vekili Av.H.... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 12/10/2015 gününde verilen dilekçe ile tapudaki ihtiyati haciz şerhinin terkini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24/03/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.Başkan...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini isteğine ilişkindir. Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara alacaklının icra müdürlüğü aracılığı ile el koymasıdır. İİK'nun 91.maddesi hükmü gereğince gayrimenkulün haczi ile takip konusu borç ve eşya arasında kurulan ilişki TMK'nun 1010.maddesi uyarınca tapu kütüğüne şerh verilmekle de sonradan üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir hale gelir. Haciz şerhinin terkini için açılan davalarda tapu sicil müdürlüğünün tapudaki ayni ve şahsi hakları ancak hak sahibinin başvurusu üzerine terkin edebilir. Hak sahiplerinin başvurmaması halinde bu kayıtların yolsuzluğunu ileri süren kişi hak sahiplerini hasım göstererek açacağı davada terkin talebinde bulunabilir....
İcra Müdürlüğünün 2013/258 sayılı dosyasında yapılan takip ile muris adına kayıtlı Çubuk İlçesindeki taşınmazların kaydına haciz konulduğunu, taşınmaz maliki muris ile mirasçısı borçlu arasında düzenlenen feragat sözleşmesi gereği borçlunun miras hakkı bulunmadığını ileri sürerek borçlunun mirasçı olmadığının tespitini ve taşınmazlardaki haciz şerhlerinin kaldırılmasını istemişlerdir. Birleştirilen dava ile de husumeti borçlu ..'e yöneltmişlerdir. Davalılardan ... icra takibinin kesinleşmesiyle tapu kaydına güven ilkesi uyarınca haciz konulduğunu, davalı ..ise davacıların dava açma hakkı bulunmadığını, sözleşmenin iptali istemine ilişkin dava bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davalı .. mirasçı olmadığının tespiti ile haciz şerhlerinin terkinine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili ile davalı .. vekili temyiz etmiştir. Dava, mirasçı olmadığının tespiti ile haciz şerhinin terkini istemlerine ilişkindir....
Mahkemece, dava konusu haciz şerhlerinin 17.11.2015 tarih ve 19938 yevmiye numaralı işlemle terkin edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı Hazine vekili temyiz etmiştir. Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara bir bakıma takibi yapan icra müdürlüğünün el koyması işlemidir. Haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi uyarınca borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple sona ermesi halinde de haciz şerhinin terkini mümkündür. Bir davada mahkeme tarafların talepleriyle ilgili olumlu veya olumsuz bir karar vermek zorundadır. Taraf istemleri hakkında bir karar verilmemesi yargılama ilkelerine uygun düşmeyecektir....
kişinin tapu kayıtlarında belirli olan ve kesinleşen haciz miktarları üzerinden sorumlu olup tüm takip borcundan sorumlu tutulmaması gerektiğini, Zira tapu siciline güvenen kişinin sicilin dayanağını oluşturan kayıt ve belgeleri inceleme yükümlülüğü bulunmadığını, 2.300,59 TL üzerinden hesaplamaların yapılıp haciz şerhinin kaldırılması gerektiğini, icra müdürünün hata yapıldığını kabul etmesine rağmen taleplerinin reddine karar verilmesine, usul ve yasaya aykırı olduğunu, İş bu nedenlerle ret işleminin kaldırılması ve 2.300,59 TL üzerinden faiz ve masraf hesaplamalarının yapılarak ödeme yapılmasından sonra taşınmaz üzerindeki haciz şerhinin kaldırılmasına, şikayet konusu 12.04.2021 tarihli ret işleminin iptal edilmesine, 2.300,59 TL olan şerh miktarı üzerinden faiz ve masraf hesaplamasının yapılmasına, 2.300,59 TL üzerinden hesaplama yapılan faiz ve masraf ödendiğinde taşınmaz üzerinde bulunan haciz şerhinin kaldırılmasına, Alacaklının satış isteminin iptaline karar talep etmiştir....
üzerine üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir şerhinin konulduğu, tapuda cins tashihi yapılmasının mahkememizce konulan ihtiyati tedbirin kapsamı dışında kaldığı ve bu tür işlemin devir -temlik niteliğinde olmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin talebinin reddi"gerekçesi ile; "Davalı vekilinin ihtiyati tedbirinin kaldırılması/ değiştirilmesi talebinin REDDİNE" karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Karşıyaka 1.Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin 09.10.2008 gün, 8377-11634 sayılı, 14.Hukuk Dairesinin 13.05.2008 gün, 4920-6189 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, tapudaki ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 14.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 14.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 13.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....