Şti lehine haciz şerhlerinin konulduğu ancak ipotek lehtarı ve haciz alacaklılarının davada taraf olarak yer almadığı anlaşılmaktadır. Haciz veya ipotek şerhlerinin terkinine ilişkin davalarda lehtarların hakları etkileneceğinden haciz ve ipotek lehtarlarının davalı olarak gösterilmeleri gerektiğinden ipotek lehtarı İş Bankası A.Ş. ile haciz alacaklıları ..., .... Maden A.Ş. ve .... Mikronize Kalsit Ticaret Ltd. Şti'nin usulüne uygun olarak davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir...’’ gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, haciz şerhlerinin kaldırılmasına ipotek şerhlerinin kaldırılması talebinin reddine karar verilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir....
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbir şerhinin kaldırılması yönündeki talebinin davanın reddine dair verilen karar süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... 'nin alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı iki taşınmazdaki 1/2 hissesini 31.1.2012 tarihinde kardeşi davalı ... 'ye sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptaline,taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tadbir kararı konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı borçlu ... vekili, müvekkilinin aciz halinde olmadığını, dava konusu taşınmaz hisselerinin gerçek bedelle satıldığını belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki Haczin Kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı vergi borçluları ... ve ... adına kayıtlı taşınmazları taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile aldıklarını, davalının hacin şerhinden önce de tapuya şerh ettirdiklerini, bu nedenle davalı ... dairesinin haciz şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
Dosyanın incelenmesinden, aracın trafik sicilinde halen malik olarak görünen … 15.3.2001 tarihinde vergi dairesi müdürlüğüne başvurarak vergi borçları için tecil ve taksitlendirme talebinde bulunduğu ve aracını teminat olarak gösterdiği, davalı idarece 4.6.2001 tarihinde aracın trafik sicil kaydına haciz konularak düzenlenen haciz bildirisinin 5.6.2001 tarihinde Trafik Tescil Şube Müdürlüğüne tebliğ edildiği, davacının söz konusu aracı 5.6.2001 tarihinde noterde düzenlenen kat'i satış sözleşmesiyle satın aldığı ancak, araçla ilgili hacizden 23.5.2002 tarihinde adına tescili için trafik tescil şube müdürlüğüne müracaat ettiğinde haberdar olması üzerine haczin kaldırılması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işleme karşı açtığı davanın, haciz şerhinin noter satış sözleşmesinden önce konulması nedeniyle işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDAKİ ŞERHİN TERKİNİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; tapu kaydındaki haciz şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 05.11.2010 gün ve 364-672 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık haciz şerhinin kaldırılması istemine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : Alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek HÜKÜM : Sanığın beraatine Şikayetçi vekilinin istemi ile 118 ada 12 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması, 3564 ada 18 parsel sayılı taşınmazda ise satıştan önce bu dosya borcundan dolayı haciz şerhinin işlenmesi ve 86 parsel sayılı taşınmazdaki haczin devam etmesine göre, alacağın tahsil edilemediğinin ispatlanamadığı cihetle, şikayetçi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 16.01.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....
Kat 27 nolu bağımsız bölüm üzerinde az yukarıda belirtilen haciz şerhleri bulunduğundan bu haciz şerhlerinin fekkine karar verilerek kaldırılması talep ve dava edilmiştir. Davalı T10 vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın reddinin gerektiğini, hak düşürücü süre ve zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, kaldırılması talep edilen haciz şerhinin konulduğu tarihte taşınmazın başkası adına kayıtlı olduğunu, konulmuş olan haciz şerhlerinin kaldırılması için tahakkuk eden vergi borçlarının ödenmesi gerektiğini, tahakkuk eden vergi borçları taşınmazların aynından kaynaklandığını, davacının söz konusu taşınmazların aynından kaynaklanan vergi borcundan dolayı hacizlerin kaldırılması talebinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın reddini, "ihtiyati tedbirin" kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir. Davalı T4 A.Ş....
a ait 13619/100880 hisseye ilişkin olarak 30.12.2009 tarihinde tapu kaydının beyanlar hanesine işlenen ihtiyati tedbir şerhinin terkini istemine ilişkindir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, ihtiyati tedbirin İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/743 Esas sayılı dava dosyası üzerinden konulmuş olduğu gerekçe gösterilerek ihtiyati tedbirin kaldırılması talebine de aynı mahkemece bakılması gerektiğinden bahisle dava reddedilmiş olup, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dava 1 ada 1032 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesindeki 30.12.2009 tarihli haciz şerhinin terkini istemine ilişkindir. Davadaki istek sicile ve sicilde belirtilen taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılmasına dair şerhe yöneliktir....
Tescil kararı hacizden sonra verildiğinden ve tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm taşımadığından haczin kaldırılması istemi üçüncü kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabileceğinden (Yargıtay 12.Hukuk Dairesi'nin 2011/26475 Esas ve 2012/11847 Karar sayılı ilamı ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2016/230 Esas ve 2017/378 Karar Yargıtay 12, Hukuk Dairesinin 2017/3845 Esas ve 2017/10243 Karar sayılı ilamı) ve somut durumda da haciz konulduğu sırada taşınmazlar borçlu Sınırlı Sorumlu Beylerderesi Yapı Koop. adına kayıtlı olduğundan davanın ve taleplerin reddine karar verildiği, haciz tarihi itibariyle taşınmazın borçlu adına kayıtlı olup 02/07/2021 tarihindeki mülkiyet durumunun nazara alındığı dava ve istinaf dilekçesinde belirtilen tapu iptal ve tescile ilişkin kararın haciz tarihinden sonra 13/07/2022 tarihinde kesinleştiği yargılama süreci içerisindeki mahkemece verilen tedbirin de takip yapılmaması ve haciz konulmamasına yönelik olmadığı gibi tescil kararında...