Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Dava, tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda, davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu itibarla davalı ... vekilinin tüm davacı vekilin sair temyiz itirazları yerinde değildir....

    Somut olayda davacının 02/05/2002 tarihinde ve 2296 yevmiye numaralı akit tablosu ile dava konusu taşınmazı ...ci'den satın almışsa da, tapu sicil müdürlüğü nezdinde yapılan resmi satışın tapu kütüğüne işlenmemesi sebebiyle dava konusu taşınmazın mülkiyet hakkını kaybettiği, tapu sicilinin hatalı tutulmasından dolayı zararının doğduğu ve bu zarardan TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacının gerçek zararının tazmininin gerektiği açıktır. Ancak 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....

      Somut olay incelendiğinde, davacıların kısmi tapusunun iptal edilerek taşınmazın kayıt dışı bırakılmasında hukuka aykırı bir durum bulunmayıp, davacıların tapu kaydının iptalinden dolayı tazminat talebinde bulunabileceği anlaşılmaktadır. Somut olayda dava konusu Konya ili Akşehir ilçesi Tipiköy Mahallesi/Köyü 51 sayılı parselin 3200 m²'lik bölümünün kıyıya terkin suretiyle Akşehir Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/163 Esas, 2007/580 Karar sayılı ilamıyla tapu iptali ve tesciline karar verildiği ve bu kararın 09/04/2008 tarihinde kesinleştiği görülmüş, davalı taraf zamanaşımı definde bulunmuştur. Dava Medeni Kanunun 1007. Maddesinde düzenlenmiş bulunan tapu sicilinin tutulmasından dolayı devletin sorumluluğuna dayalı maddi tazminat isteğine ilişkindir....

      Kapsamında devletin bu tür davalarda sorumluluğu için ortada tapu sicillerinin tutulmasından ötürü bir zararın olması, zararla tapu sicilinin tutulması arasında bir nedensellik bağının bulunması ve zararın tapu sicilinin hukuka aykırı biçimde tutulmasından doğması gerektiğini, tapu sicilinin tutulmasında hukuka aykırılık yoksa zaten Devletin sorumluluğu söz konusu olmaması gerektiğini, aynı maddenin ikinci fıkrası "Devlet, zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder."...

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/334 E-2007/407 K. sayılı kararının infazı için 03.11.2011 tarih 2011/15513 başvuru numarasıyla yaptıkları başvurunun ...Tapu Müdürlüğünce taşınmazın beyanlar hanesindeki ihtiyati tedbir şerhleri sebebiyle reddedildiği, davacıların 12.12.2013 gün 2013/21253 başvuru nolu işlemle ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/334 E-2007/407 K. sayılı kararının infazını istediği, bu kez tapu müdürlüğünün 11.04.2014 tarihli yazıyla taşınmazın cebri satış yoluyla ... adına tescil edildiği belirterek davacıların tescil yönündeki başvurusunu reddettiği, bunun üzerine davacıların 16.04.2014 tarihli dilekçe ile eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur....

        Dosya kapsamından; davacı ...’in 27.10.1987 tarih ve 764 yevmiye numaralı senetle satın almış olduğu dava konusu taşınmazdaki hissesinde Bismil Tapu Müdürlüğü’nün 21.04.2015 tarih ve 1952 yevmiye numarası ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan çalışmalar sonucunda, dava konusu taşınmazın tapulama çalışmaları sırasında yapılan tersimat hatası nedeniyle taşınmazın yüzölçümünün düzeltilerek tapuya tescil edildiği ve davacının yapılan bu işlem sonrasında taşınmazın yüzölçümünde meydana gelen azalma nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep ettiği anlaşılmıştır. 4721 sayılı TMK'nun sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesinde "Tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararlardan devlet sorumludur....

          Bu nedenle, Devletin tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan sorumluluğuna dayanılarak açılan davalarda, bu sorumluluk hallerine ilişkin olarak düzenlenen zamanaşımı, munzam zarar ve hakkaniyet indirimi ya da makul indirim kurallarının uygulanma imkanı yoktur. T.M.K.nun 1007. maddesine dayanılarak açılan davalar için ayrıca zamanaşımı öngörülmediğinden, 6098 sayılı Borçlar Kanunun 146. (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunun 125. maddesindeki) 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması söz konusu olacaktır. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/966 E. 2017/113 K. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı Maliye Hazinesine izafeten Çınarcık Mal Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacıları olan davalılar aleyhine tapu iptal ve tescil ( kıyı Kanunu Gereğince açılan) davası açıldığı, davanın kabulü ile Yalova İli, Çınarcık İlçesi, Esenköy,137 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaline, kıyı olarak terkinine karar verildiği, kararın istinaf incelemesi neticesinde onama üzerine 28/12/2017 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır. Davacılar murisi T3 diğer müvekkillerinin babası olup, eşi Halime Zerrin Dereli vefat etmiş olup, miras bırakanın payı eşi ve çocukları arasında kanuni oranlara göre taksim olmuştur. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır....

          Bu gibi davalarda görevi tapu sicilinin tutmaktan ibaret ve mülkiyet hakkı sahibi olmayan tapu idaresine husumet düşmez. Davalılardan Tapu Sicil Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet noktasından reddi yerine davada hasım sayılarak yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının REDDİNE, 2.bent uyarınca hükmün BOZULMASINA, 12.01.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/485 E. 2015/224 karar sayılı kararın incelenmesinde; davacı T4 tarafından iş bu dosyanın davacı aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Karacabey İlçesi, Boğazköy mah. Kumluk mevlii 1418 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verildiği, kararın 03/03/2016 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....

            UYAP Entegrasyonu