Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 17/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının ...... irad kaydedilmesine, 13/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerinde bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Ancak; 1- İlk kararın, bozma sonucu tamamen ortadan kalkmış olduğu düşünülmeden, yazılı şekilde dava konusu taşınmazın terkini yönünde hüküm kurulmaması, 2-Tapu kaydında yeralan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; Gerekceli kararın; a) Hüküm fıkrasının 1. bendinde yeralan (yerin) kelimesinden sonra gelmek üzere (tapusunun iptali ile yol olarak tapudan terkinine ve ) ibaresinin eklenmesine, b) Hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Tapu kaydında yer alan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava konusu taşınmazların tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazların tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 03.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yeralan davalı F.. K.. payı üzerindeki haciz şerhinin işbu davalı yönünden hükmedilen bedele yansıtılmasına) paragrafının eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 31/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydındaki muhdesat şerhinin terkini davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 15.01.2019 gün ve 2018/2600 Esas- 2019/361 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı mirasçıları tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki muhdesat şerhinin terkini istemine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu 24 ada 33 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında "A ile gösterilen ev ...'a aittir" şeklinde şerh bulunduğunu, davalıların ... mirasçıları olup ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1974/92 Esas - 1977/925 Karar sayılı dosyası ile ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 16.12.2005 ve 9.5.2006 gününde verilen dilekçeler ile vakıf şerhinin terkini istenmesi üzerine davalar birleştirilerek yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 18.4.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R İstem tapu kaydındaki “... Vakfından mukatalı şerh”inin terkinine ilişkindir. Mahkemece 20 parselin 306 metrekarelik kısmı üzerinde mevcut vakıf şerhinin terkinine karar verilmiştir. Hükmü taraflar temyiz etmiştir. 1-Çekişme konusu 4764 ada 20 sayılı taşınmaz 931 ada 140 parselden gelmektedir. Bu parselin geldisi ise 931 ada 139 ve aynı ada 64 numaralı parsellerdir....

                  Bilindiği gibi, tapu kaydındaki dayanağı kalmadığı ileri sürülen kayıtların terkini ilgilisinin oluru, yetkili makamın yazısı veya mahkeme kararı ile olanaklıdır. Somut olayda; ortaklığın giderilmesi davasının davacısı tapu kaydındaki şerhin terkini için tapu müdürlüğüne başvuruda bulunmuş, ancak istemi karşılanmadığından ortaklığın giderilmesine karar veren mahkemeden istemde bulunmuştur. Bu istemin tapudaki şerhin lehtarlarına yöneltilecek bir davada ileri sürülmesi gerekir. Çünkü orta yerde bir tarafın başvurusu ile mahkemenin bir hakkın doğumuna, değiştirilmesine, sona ermesine veya korunmasına karar verilmesi hali olarak tanımlanan çekişmesiz yargı işi yoktur. Bu nedenlerle davacı ...’ın istemi bir dava gibi değerlendirilmemiştir. Diğer yandan, HUMK'nın 427. maddesinde de açıkça belirtildiği gibi usule ve esasa ilişkin nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilir....

                    Fıkrasında dava şartlarının düzenlendiğini, h bendinde " davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması" şeklinde hukuku yararın bulunması gerekliliğinin sayıldığını, İİK m 110/2 " haczedilen resmi sicile kayıtlı malların, icra dairesiyle yapılacak yazışmalar sonucunda haczinin kalktığının tespit edilmesi halinde, sicili tutan idare tarafından haciz şerhi terkin edilir ve işlem ilgili icra dairesine bildirilir" hükmünün haiz olduğunu, yasanın sözü edilen hükümleri uyarınca somut uyuşmazlıkta davacı tarafça mahkeme huzurundaki iş bu dava açılmadan önce tapu kaydındaki hacizlerin terkini için kesinleşmiş ilamı alan Tapu Müdürlüğünce önce tapu kaydındaki haciz şerhlerinin terkini için kesinleşmiş ilamı alan tapu müdürlüğünce ilgili icra müdürlüğüyle haciz terkinine ilişkin yazışmalar yapılması gerekirken icra müdürlüğünden her hangi bir talepte bulunulmadığını, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığını, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddedilmesini talep etmiştir...

                    UYAP Entegrasyonu